Mektubat Ve Bazı Mesaili Mühimme/Salahuttın Ibni Mevlana Siracüttin Kds 68-75

#1 von Kurban , 26.03.2024 23:10

Mektubat Ve Bazı Mesaili Mühimme/Salahuttın Ibni Mevlana Siracüttin Kds 68-75

Müşaru ileyh:Bu Yolda Nefsini Fravundan a'la gören olanda vasılı hakikat olamaz.,der.Bu sözler uzun şerhe ve izaha muhtaçdır.
Malumdur ki:Masumiyet peyğamberlere mahsur,mahfuziyetde müminlere maksurdur.Nubuvvete tealluk eden umurda kati vardır.Velayete terettub eden umurda zan vardır.
HATİME:Allah bildirmedikce herkese mechuldur.İmanada ,küfüre de muncer olması muhtemeldir.İş böyle olunca Fravunla karşılaştırıp eşleştirmek nasıl olur?
Peyğamberlerden maadasının hatimesi mechuldur.Elde vahiy yoktur.İlham ve keşif sahibinden ma adsına huccet olmaz.Hatta kendisine de yukardaki kaideler mucibince ve hatime itibarile huccet değildir.Bu takdirde hatime hususunda daima lerzan olmak lazım gelir.Allaha iltica ve karar eylemek gerekir.Havf ile reca beyninde bulunmak eslem ve ahkem ahvaldir.
Vazifeyi ubudiyet ve abdiyeti yerine getirerek tasarrufatı ğaybe mekad olmak gerektir.Ümmetin ifrat ve tefrit ceryanlarına kapılmak kendini perişan eylemektir.Tedbirsiz ve kaidesiz bir haldir.Bu umuru nefsin yüzüne çarpılırsa anın soluğu munkesir olur.Tesallutu kırılır.Tasarrufu düçarızaaf olur.Bunun derecesiyle mutenasiben hurriyet artar.Mevlaya karşı ibadet ve ubudiyet başlar.fadıl ve tevfik mevla ile sıfatı merdudesi giderek sıfatı merziye ile ittisaf eder.İtminan emareleri yüz gösterir.Şerefi ubudiyet ve abdiyet ğayrı mutezelzil tehakkuk eder.Ölmeden evvel olmuş,ölmüş..badeha murde olmamak üzere dirilmiş olur.Bu bir fadlı ilahidir ki:Beyanatı mesbuke dairesinde harekete muvaffak kılınanlar hakkında cari ve mutehak olur.Allahu teala bütün talibleri bu hakikatle tehakkuka tadlıyla tevfikı kamil ata ve ınayet buyursun.Amin
İrtibatı Maddi-Fenalar ve Nisyanı Ma siva
İmamı Rabbani Hz..leri mektubatı kudsiyesin de irtibatı maddisinin devamına inkıtaya uğratılmasına büyü bir ehemmiyet vermiş,bu umura pek çok fevaid ve menafi merbut kılmıştır ki:Talibi hak olanların onlardan musteğni kalmasına imkan yoktur.Bizimle aynı hareket etmemeiz zruridir.Bütün dünya ile irtibatınız mnkati olmalıdır.
Yalınız benimle değil..mutedadan ınkıta ancak mertebeyi fena da olur.Anı istikab eden haleti baka da irtibatın devamı-zeval kabul etmediği tebeyyun eder.fakat badel fena olan istibat ve ademi inkıtakabelel fena olan irtibat ve inkıta gibi değildir.Belki Muciz ile mecaz arasında sabit ve baki olan nisbet ve hukuk gibidir.
Bizim handani aliyeyi şanımız indinde Fena,nisyanı masivadan ibaretdir.O halde ki :haliki masiva dan başka sahayı sine de bir şey mevcud ve meşuur olmamalıdır.
Hatta kendine şuur dahi kalmamakdır.Bu ademi şuur ve nisyanı ma siva fazlı hakla aali fıtrat olanlara bir hadde baliğ olur ki:Yüzlerce sene kalbine bir ma siva koymak içun uğraşsa ona muvaffak olamaz.Fenayı ma siva,intifayı masivaya muncer olur.İşte bu halete fenayı kalb denir.Kemalet ve marifet ve vusleti asliyeye nailiyet içun kabiliyeti olanın husulunun alamaeti dir.Velayeti suğranın da velayeti uulanın da enehemiyetli kemalatıdır.Fenayı kalbe mazhar olan bir ferdin hakkında velayeti suğra tehakkuk eder.Bu zevat hakkında ismi velayet sahih olur.Velayeti suğranın velayeti evliyanın,velayeti zıllıyenin kemali bu olunca,Velayeti kubranın velayeti enbiyanın ,velayeti aslıyenin diğer velayetin ..nubuvvet,risalet,ülül azemiyet kemaltının il ahir...ne olması lazım geldiğini artık tasavvur ediniz.İşte mizan ve miyarı hakiki budur.
Bu umuru muhabbet temin eder.Fefhem. Fetemmel..
Fenayı Nefs ise Velayeti kubra da mutehakaktır.Ana fenayı fillah ve fenayı asli de denir.Ammeyi evliya ve sofiyece yalınız fenayı kalbe fena fillah dinur.Fenayı nefse nail olan veli kibriti ahmer kadar nadiratdan dır. .Velayet ise ancak velayeti asliye de sabit ve payidardır.
Benim sizi terk etmeme aceba imkan varmıdır?O tarfdan terk vaki olsa bile bu tarfdan ebeda terk mutesavvar değildir.Esasen öyle bir halk ve fıtrate malikiyet yoktur.Sizin öyle bir tehayyulde bulunmanız beni büyük bir rikkate getirdi.Benim sizinle olan muamelem takdir ve meşiyeti ezele merbut ve musteniddir.Benim sizlerden başka kimim varki!Kalbimin hubbu hassasına makes ola...Benim elem ve anduhum sizin içindir.Ekdar ve ahzanım sizlere racidir.
Sizlerin ademi terakkileri korkusu,derd ve hüzünü kadar bana esir eden alemde hiç bir şey yokdur.Sizlerin terakkileriniz için bütün mevcudiyetimi bezil ve nisar etmezssem mürd olmayayım.
Terki Dünya Hakkında Mearifi Mühimme Ve İktisabı Zeka Ve Safa
Malumu Alileridir ki:Dünya ahiretin,ahiret dünyanın sıddı dır.Ruhaniyatı cismaniyatın,cismaniyat da ruhaniyatın mukabilidir.Bunlara terettub ve tealluk eden umur,keyfiyat,ahval de öyledir.İmdi,Dünyası temam olanın ,ahireti harab olur.Ahiret umuru aba olanında dünyası perişan olur.Cisim gülerse ruh ağlar,Ruh gülerse cisim,huzuzunun fevti sebebi ile ağlar.Ehli ahiret ile ehli dünya arasında dahi ihtilaf ve zıddıyeti tam mevcuddur.Bu umur erbabı basiret içun ayandır.
Talibi hak,hayatı tayyibieyi ahiret içun huzuzat ve refahiyatı zaileyi dünyeviyeyi terk etmek,hayatı ahireti ve rızayı hakkı taleb eylemek içun zaruridir.İkisini bir irad cemi cemı zıddeyn kabilindndir.Talibi ahiret olanların derecatı muhtelifdir.Bazıları kalen tariki dünyadırlar.Bunda bir semere ve netice hasıl olmaz.Bazıları halen tariki dünya olurlar.Bu halin sahibi haddine göre iktitafı semerata muvaffakiyet hasıl eder.Bazıları da hem halen hem filen tariki dünyadır.Bu zümreye terettup eden netayici daha azam ve etemm olur.Dünyayı terk de iki türlüdür.Biri terki hükmi,diğeri terki külli dir.Terki külli erbabı tamamıyla zahiren ve batınen tariki dünya olurlar.Bunların zahirleri ehli dünyaya harab görünür.Fakat sekir ile,hal ile bila irade dünyayı zahirleri harab görünenlerle bila irade dünyayı terk ednlerin yekdiğerine mümasileleri görünüşde varsa da,hakıkatde aralarında münasebet yoktur.Bunların biri mağlubulhaldir.Diğeri şuur ve irade ile sahibi kemaldir.Terki külli erbabından maksudumuz sahibi makam ve kemal olan zümredir.Lakin;bu zamanda terki külli ashabı yok gibidir.Terki hükmi erbabı ise:Terki külli erbabının halen ve fiilen olan terk keyfiyetini vicdanında
tekellüfle hakim kılmak dünya içinde dünyaya olan giriftarlığın vahametini anlayarak daima ruhen mutelim ve mustarib bulunmak hiçbir suretde yüzü gülmemek terki külliye mazhar ve muvaffak olmadığından dolayı müstemir bir hüzün taşımaktır.Ehli ahiret olmak içun bu kadarı zaruridir.Bu sıfatla itisafa muvaffak olanlara mevlanın terki kulli erbabına mümasil büyük lütuf ve keremde bulunması kaviyyen memuldur.Bir kimse de terki hükmi yokise onu ahli ahiret ve ehli sülük meyanında madud kılmak olamaz.
Madem ki:Dünya ahiretin ahiret dünyanın,Ruhaniyet cismaniyetin,cismaniyat ruhaniyatin,ehli ahiret ehli dünyanın,ehli dünya ehli ahiretin zıddıdır;Hayatı ahireti,Hakkı isteyen,bu hususda Allaha teveccüh eden eşhasın matlab ve maksadına muhalif olan cihanı, Mevlanın tam vermemeesi,ahiretin temamını,rızasına mazheriyet içun dünya umurunu ebter bırakması dünya hayatını envayı mıhnetler,meşakkatler içinde geçirtmesi sevdiği kulları hakkında mahzı lütüf ve inayetidir.Hayatı ahiretin iyi olmasını rızasına mazheriyetini murad buyurmadığı kullarına bu suretle muamele etmemesi de muvafık hikmetidir.Bu mazheriyet,sahıbine bu büyük hüsran ve hırmandır.
Şuhalde talibi ahiret ve Mevla olanların dünyalarının ehli dünya gibi geçmemesi,Allahu tealanın onları ahiret hayatına,rızasına mazhar kıldığının alametidir.
Ehli ahiretin dünya da çektiği mihnetler,sülüke ademi muvafikeyeti,hlainde sülük tarikıyla hasıl olacak nisbeti,tasfiyeyi kalb, tezkiyeyi nefse tekabul edicidir.
Çünkü Mevlayı muteal darusselamına indi hazretine kabul buyuracağı kullarını safayı kalb ve zekayı nefssiz kabül buyurmaz.Elbette bunlar mazharı safa ve zeka olacaktır.Bu da bervechi muharrer mıhnetler ve meşakketler ile cebir ve telafi edilecektir.Hatta bir kimsenin safa ve zekası dünya da çektiği her nevi mıhnetler ve meşakketlerle hasıl olmazsa firaşı mevtinde çekeeği hastalığın şiddet ve temadisiyle,bununla da hasıl olmayacak derece de zülumat ve küdürat sahibi ise nezı ruhunun
usret ve suubiyetile,bununla da olmasa husula gelemiyecek derecede ise kabirin sıkmasıyla,bununla d ahasıl olmayacak derece de ise süali munkereyn ve nekirinin şiddet ve dehşeti ile,bununla da hasıl olmayacak had de ise azabı kabir ile, bununla da husule gelemiyecek derecedeyse kabirin sıkmasıyla,bununla da husule gelemiyecek derece de ise süali munkereyn ve nekirin şiddet ve dehşeti ile hevli mahşer ile..Vel hasıl mahşer de tul u vukufla,ve temadiyi muhasebe ile ve saubeti murur sırat ile Ve bunlarda husulu safa ve zeka elvermesse nare duhul ile ve nar da tathir olmakla tathiri safa ve zeka elde edecek.Darusselama girecek rızayı mevlaya nail olacak Hayatı tayyibeyi ahirete mazhariyet hasil olacak.Nar da tathir,zülümat ve küdüratı son drece de ğaliz ve azim olanlara mahsusdur.
Zerreyi iman ashabı nekadar cehennem de kalsa yicennete girecklerdir.ne badettathir Fakat ekseri ehli imanın safa ve zekalarının blutfu mevla dan memuldur.undan evvel husule gelmesi Azabı kabire kadri zeka ve safa sı elde edemiyenlerin egalli kalil olması keremi hudadan mesuldur.Dünyadayken zeka ve safa yı nefse mazhar olamamaktanmustarib olanların hayatı dünyevileri ğayri müsaid geçenlerin ammeyi ehli imana nazaran havasdan bulunmaları hasebiyle mevtden evvel safa ve zekaya mazhar kılınarak rahat ve meseretle ruhlarını teslim edeckleri,dünyadan ahirete mesud olarak intikal eyleyecekleri mahzı fadli ilahi ile şüphesizdir.
Bütün peyğamberlerin eimme ve ekabiri dinin,velilerin hayati dünya daiken envaı mıhnetler ve meşakkatler ile geçti.Eğer dünyada mücerred taliibi hak için refah mümkün olsaydı,onlar buna daha ehak idiler.Seyyidi alem efendimiz bisetden itibaren mücadeleye başladı.Bila sükun ve huzuru firaş mevtine kadar devam ett.
onun çekdiğini kimse çekmedi.Rahmetelilil alemin iken kan dökdü.La yuad muharebeler etti.Ölüm zamanında bile Üsame ordusunu ihzar ve sevk ile meşğul oldu.
Halbuki mahbubi rabbil alemin kendisiydi.Hiç bir muhib mahbubunun böyle olmasını ister mi?Elbette istemez.Fakat bu uur bizim dünyada bildiğimiz muhib ve mahbub arasında cari bir umurdur.Meseleyi maddi mihnet ve dertler ve mahrumiyetler ve müşkilatlar ve iptilaların manada refahlar ve sürürlar seadetler teşkil ettiği esasına ira eylediği gibi iş bir akis olur.Muhibbe karşı mahbubun yahut maşuka karşı aşıkın böyle yapması başka türlü müamelede bulunmaması icab ettiği tebeyün eyler.
Ya Rasülallah!Sana muhabbet yapmak isterim.diyene karşı Hz.Peyğamberin "fakre amade ol"Allahu tealaya muhabbet etmek isterim.kelamına karşı da "Belaya hazır ol"buyurduğu herhalde malumlarıdur.Muhabbetin alemti sihhati mahbuba muvafakatdır.Zatı nubuvvetin zatullaha giriftarlıktan başaka her şey den mücerred ve fakir olduğu sabittir.Allaha muhabbet edene ekmel vecihle muhabbet olacağı bedihidir.Allahın sevdiği kulu azaba,nara dücar olacak umura giriftar etmeyeceği derkardır.
Onun için devam ve alayiş kasir olan hayatı dünya da ruh ve nefisi beşeri fakr kadar,bela kadar,tathir,tasfiye,tezkiye eden hiç bir şey yoktur.Ubudiyet lezzet ancak bu umurun sadmeleri dirler.Fena ve yokluk zevki ancak bunlar ile tadılır.Fakat tehamülü müşkildir.Semeresi azamdır.Bütün ekabir bilhassa fıtratinden mahbubiyet olanlar buna maruzdurlar.Küffarın refahını mevzu bahis etmiyorum.Çünku o refahı aynı hırman ve husrandır.Bunları dünyaları harab olanlar içun de hiç bir refahı ahiret mutesavver olmaz.Çünki azamı kebair şirktir.nar da hulud bunlara munhasırdır.Mevlayı mutalden hali hazır hayatı dünyamıza azim netice bahşeylemesini,zaaf ve biçareleliğimize nazarla lütüf ve keremi,fadıl ve inayetle muamaleye tabi tutmasını niyaz ederiz.
MADİ VUCUDUNAİDİYETİ,VE İNSANLIK DEVLET
Hamde izha ettiğimiz aasarı hub,memnuniyeti mucibtir.Fakat eğer benim hiç olduğumu bilseniz,ihtimal herşeyden ferağat edersiniz.Ben hakikatde mücrim,günahkar,ğafil,kahil,kasır,zayıf bir şahsım.Eğer mevlanın sıfatı vucud ve kayyumiyeti takdiri ezel mucibince bana tealluk etmese ve bu tealluk etmese ve bu tealluk bir lemha inkıta pezir olsa derhal madumu mahz vela şey sıf olurum.Esasen mesbugul adem olanın bu teallukatı haliki teala olmasa mevcudiyeti ariza ile kıyam ve sebatına da ihtimal ve imkan mefkuddur.İnsanların benim diye işaret ettikleri maddi vucud onun mukavvimine racidir;o mukavvim ruhdur.Ruhun benim demesi de onun mukavvimine halikına ayitir.Ondan başka mevcudu hakiki ve kayyumi hakiki yoktur.Gerek maddiyeti beşerin,gereke hakikatı beşerin sıfatı halikiyet ve vucud ve kayyumiyet tealluk etmezden evvel nasıl vucudu,teayyunu yok idiyse;

 
Kurban
Beiträge: 1.013
Punkte: 651
Registriert am: 19.08.2010

zuletzt bearbeitet 24.04.2024 05:52 | Top

   

Mektubat Ve Bazı Mesaili Mühimme/Salahuttın Ibni Mevlana Siracüttin Kds(76)
Mektubat Ve Bazı Mesaili Mühimme/Salahuttın Ibni Mevlana Siracüttin Kds Trcm Eden Mck Kurban Hoca 58-68

  • Ähnliche Themen
    Antworten
    Zugriffe
    Letzter Beitrag
Anfragen und Anregungen bitte direkt an tiav@hotmail.de adressieren. Vielen Dank!
Xobor Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen
Datenschutz