Serh-i Akaid (Teftezani)S.9.
Bilesin ki;Ahkam-i Seriyye Amel ve ibadet (uygulamaya) tealluk eden keyfiyetiyle feriy'ye ve asliy'ye olarak ikiye ayrilir.
1.Asli olan Hükümler'e Ahkam-i Asliyye denir
Asli ahkam dan anlasilan,Itikad ve inanc'a âid hükümler'dir.
Buna ilm-i Tevhid ve ilm-i sifat da denir.
2.Feri olanlara da Ahkam-i Feriyye ve Ameli'ye denir.
Buna serii ve fikhi ilimler denir.Namaz'in nasil kilinacagina dair hükümler gibi..
Bu Ilimler Neden Sahabe ve Tabi'iyn dönemlerin de yoktu?, gelismemisti?
Cevap:
Sahabe ve sonrakiler döneminde bir ihtilaf olunca,direkt Rasülüllah yahut sahabenin büyüklerinden konulari hemen sorarlar, daha henüz ihtilaflar cok gelismeden ihtilaflari önlerlerdi.
Zira aralarinda,hem zaman cok gecmemisti, ve hemde Rasülüllah'in sohbetinin berektiyle bu gibi ilimlerin tedvinine ihtiyac yoktu..Bu ilimler fitnenin cogalmasi, meselelerin birbirne karismasinda bir araya getirlmesi zaruri ilimler halini aldi.Yoksa,insanlar daki karmakarisiliktan bir sürü fitneler orataya cikmasi kacinilmaz olurdu,nitekim öyle de olmustu..
Bu Ilim;konulari bablara ve fasillara ayirarak,gaye ve amacina ,asil ve fruu'na göre uygun olarak tedvin edildi..Görüslerin ihtilafi bir sürü bidatci ve heva hevesina göre fetvalarin zuhuruna yol aciyordu.
Bu sebepten,Ehli sünnet alimleri Nazari deliller ve istidlal,istinbat(istihrac) ve ictihad'a ehemiyetli mesgul oluyorlar,Meselelri edillesiyle isliyor,cogaltiyorlar.Fasil ve bablara ayirarak tertib ediyor.Kavâ'id ve asillar olusturarak Hükümler cikartiyorlar di.Bunlarin bir kismi, Fikih bir kismi Akâide'de asillar olusturmakla mesguldular..
Mezhepleri farkli görüslerini aciklarken,istilahatlari farkli anlamlarin kaynaklarini de vazi sebeblerini de beyan ediyorlardi.
Ahkam-i ameliye nin delilleriyle bilinmesine Fikih,ahval-i edille'nin olusmasina da,kurallar ve kâ'ideler'e baglanmasina da Üsül-i fikih deniyordu.
Akaid'in delilleriyle bilinmesine de Kelam ilmi deniyor du..
Fikih ve fakih:nedir ve kimdir?
Cevap:Vüs'at-i nisbetin'de,tüm bildigi ve isti'dadi ölcüsünde Hükm-i Seri de zanni delil olusturmak icin bütün gayretini sarfetmekdir..Bunu yapan'a Fakih denir.
Bu tarif de tefsir ve hadis ilmi disinde bir fakih ve fakih tanimlanmistir.
Ilim ve Irfan arasinda Ne fark vardir?
Cevap:Marifet cüziyat da,ilim külliyata mustemaeldir.
a)Ilim mürekkebat da,marifet ise besait(mufredat da)kullanilir.
Allahi tanidim denir,bildim denmez.Marifet cehilden sonra idrak anlamina kullanilir.Ilim,
(Haber-i (Sadik) sabitle elde edilen bilgiler Nakiza ihtimal olmamak ta, Sek ve süphe ile zevalina ihtimal olmamakta(tevatur yoluyla yahut bedidhi yahut hissiyat ile) sabit olan ilm-i daruri ile sabit ilme benzer)
Haka-iki esya sabit dir,kavlimiz;fesadi acik olan(Essabit-u Sabitun)mislin de degildir.Cünki burada mevzu ile mahmulun müteradifi oldugu sabit olup,anlasilip,bunun dogrulugu beyana ihtiyac yoktur.Keza,ana ebunnecim ve scha'ri scha'ri)sözü gibi dagildir.Zira bu söz de mubteda olan(ana) lafziyal (scha'ri)lafizlarini kati sekilde tevil etmek gerekir..
Yani bu örnek tevil yoluyla hamledilerek anlasilir.Ana(ben kemal),mevsuf ve meshurum demktir.Scha'ri ise belagat ile sifatlanmak icin gelmisdir.Belagat ile tevil edilir.Buradaki Tevil mananin müfid(anlasilmasi)icindir.Ama Haka-ik ül eschya sabitetun de ise,Tevil ahfi ve lugavi yi izale etmek icin gelmistir.Akaik-ül eschya ile.vacüb -ül vücud örneklerindeki tevil(Ana ebunnecim)deki tevil icin yani masni müfid olsun icin degil,tevili lugaviyi def etmek icindir.
Bundan murad,Esya nin hakikati,diye isim verdigimiz seyler ise,vakia da(haricde) mevcüd dur.Ard,sema,ars, gibi isim ile itlak ettigimiz seyler,haric de mevcüddur,demek olur.Essabit ussabit ve ana ebunnecim...deki gibi manayi müfid olsun ve belagat icin bir tevil degildir.
(Hazal kelam müfid) cümlesi bir tekiddir..cünki mahmul mevzu icin beyan,beyana muhtac oldugu icin.mahmul mevzu#un gayri olmasi gerekir.Bu sebeptenbir seyin gayri üzerine hali ittifakla müfiddir..
Amma Akil ise;
Bir kuvvet ki kendiisyle Nefis,bir cok malumat ve idraklara musaid,kabiliyet kesbeder.
Bu Akil da,Ilmin tesbitine hizmet eden sebeplerden dir.
(Akil ya ilim bakimindan, Daruri yahut Iktisabi olur..)
Her küllin cüz'ün den büyük olacagini bilmek ilm-i dariyatdandir.
(Istidlal yoluyal sabit bilgilere Iktisabi denir)herkesin istidlali farkli olabilecegibi,ona giden yollar da farkli olabilir ancak,dogrularin asil itibariyla ayni olmasi gerek..
(Bi cemi-i ecza-ihi )Yer ve göklerden ve icerisindekilerden,özerlerinden bütün cüzleriyle Alem (Muhdesün)hadisdir,sonradan olma bir varliktir.Yani Alem önceleriyokdu, bu yokluktan vücud alemine yaratilarak geldi.
Felsefeciler den bazilari bunun aksini iddia ederler;
Bu alem yaraticiya muhtac olmaktadir.ancak kendiis süreti maddesi unsurlari ve sekilleriyle bir nevi kadimdir,derler.
iste bunlardan kacinmak icin musannif Alemin husudusnu söyledi..,zira bu Alem,(ya Ayan yahut (araz) dir.
Eger bir sey bizatihi kaim se,o sey ayandir.Eger bizatihi kaim degilse arazdir.Ayan ve arazin her bireri hadisdir.Bu konuyu fazla uzatmayalim..cok seyler denilebilir fakat:
(Ayan olanlar)kendileri kiyam bi zatihi dirler.)bizatihi kayim dirler.
Bunu biz alemin aksami ile,karinesiyle biliyoruz
Mütekellime göre,Kiyam bi nizatih demek?,
Kendisinin bir temekkün ve tahayyüzü baskasinin yerlesmesi ve yer edinmesine bagimli degildir.
Araz bunun tersine bagimlidir..
Zira arazin temekkünü baskasinin ki burada cevher dir ,cevherin temekkününe bagimlidir.
Zaten arazin temekkünü cevherin makami ve temekkünine bagli,onunla ayakta durur.