14.Ders:Maide 89/Keffareti Yemin
لَا يُؤَاخِذُكُمُ اللّٰهُ بِاللَّغْوِ ف۪ٓي اَيْمَانِكُمْ وَلٰكِنْ يُؤَاخِذُكُمْ بِمَا عَقَّدْتُمُ الْاَيْمَانَۚ فَكَفَّارَتُهُٓ اِطْعَامُ عَشَرَةِ مَسَاك۪ينَ مِنْ اَوْسَطِ مَا تُطْعِمُونَ اَهْل۪يكُمْ اَوْ كِسْوَتُهُمْ اَوْ تَحْر۪يرُ رَقَبَةٍۜ فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلٰثَةِ اَيَّامٍۜ ذٰلِكَ كَفَّارَةُ اَيْمَانِكُمْ اِذَا حَلَفْتُمْۜ وَاحْفَظُٓوا اَيْمَانَكُمْۜ كَذٰلِكَ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اٰيَاتِه۪ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ ﴿٨٩﴾
89: Allah kasıtsız olarak yaptığınız yeminlerden dolayı sizi sorumlu tutmaz, fakat bilerek yaptığınız yeminlerden dolayı sorumlu tutar. Bunun kefâreti, ailenize yedirdiğinizin orta hallisiyle on fakiri bir gün sabah akşam doyurmak veya giydiğiniz orta hallisiyle onları giydirmek yahut bir köleyi hürriyetine kavuşturmaktır. Buna gücü yetmeyen üç gün oruç tutmalıdır. İşte yemin ettiğinizde onu bozmanın kefâreti budur. Bununla birlikte, yeminlerinize bağlı kalıp gereğini yerine getirin. Şükredebilmeniz için Allah size âyetlerini işte böyle açıklamaktadır.
Tefsir
Ağızdan kasıtsız bir şekilde, düşünmeden ve rastgele çıkan yeminlerin herhangi bir bağlayıcılığı yoktur. Bunların gereğini yerine getirmek lazım gelmediği gibi, bozulması da bir kefaret gerektirmez. Çünkü bu bir akit değildir. Fakat gelecekle alakalı olarak “vAllahi şöyle yapacağım, böyle yapacağım, şöyle olursa böyle edeceğim” tarzında kişinin kendini bağladığı, sağlam bir irade ve niyetle akdettiği yeminler bağlayıcıdır. Bunların gereğini yerine getirmek icap eder. Aksi takdirde cezayı gerektirir. Bu tarz yapılan yemin iki türlüdür. Birincisi günah olmayan bir şeye yemindir ki, bunun bozulması caiz değildir, büyük günahtır. Diğeri günah olan bir işi yapmaya yemindir ki, bunda sebat etmek bozmaktan daha günahtır. Bu sebeple daha hafif olan günah tercih edilerek böyle bir yemin bozulmalı ve kefareti ödenmelidir.
Bozulan yeminin kefareti, kişinin maddî imkânlarının durumuna göre şu yollardan biriyle ifâ edilir:
Maddî durumu müsait olan:
› Ya ailesine yedirdiğinin orta derecesinden bir gün sabah akşam on fakiri doyurur,
› Veya on fakiri baştan ayağa giyindirir,
› Yahut bir köleyi özgürlüğüne kavuşturur.
› Bunlardan birini yapmaya gücü yetmeyecek kadar fakir olan birisi ise, bozduğu yeminin kefareti olarak üç gün oruç tutar.
İslâm, helâl olan nimetleri haram kılmayı yasakladığı gibi, haram kıldığı şeylerden de şiddetle sakınılması gerektiğini haber verir:Ömer Çelik
Kelime Tahlil
Akettüm ül eyman
Akaad akıd aynı aileden bir kelimedir. Manası düğüm ve Maddi sözleşme yapmak,Ayet de ise Yemin etmek demektir.
Eyman.Yeminin çoğuludur.Vallahi billahi tallahi denilerek yapılan yeminler.
Tahriri Ragabeh:Hürriyetine kavuşturmak.
Ragabeh:Köle demektir.
Ricsün:Aklın ve insan tabiatının çirkin gördüğü şeyler demektir.
İçtinab:Kaçınmak,yaklaşmamak.Ayetde haram demektir.
Şeri hükümler:
Keffareti Yemin de orucu aralıksız tutmak şartmıdır?
Hanefilere göre arka arkaya orucu tutmak farzdır..Zira Bu oruc keffaret ve ceza orucudur.
İbni Mesud ra ayete "mütetabiaten" ilavesiyle okumuştur.Yani Arka arkaya demektir..
Şafiilere göre:
Arka arkaya keffare orucunu tutmak şart değildir.İmamı Malikte aynı görüştedir.
Ayrıca bu konuda imamı Malik ten tbir rivayetde mevcüddur.
2.Hüküm
Yemini Bozmadan önce Keffaret Vermek caizmidir?
Hanefilere göre:
Yemini bozmadan keffaret vermek caiz değildir.
Bu konuda Müslim Ve Nesai de geçen:
Kim bir şeyi yapmak için yemin eder de sonra hayrı o işte değil başkasın da görürse hakkında hayırlı olanı yapsın.Ve yeminine de keffaret versin Buyurulmuştur.
Zira keffaretin farz olması günahın kaldırılması içindir.
Şafilere göre keffareti para ve giyim kısmını yemini bozmadan önce de verebilir..
Ve zekate kıyaslayarak..bu hüküme varmışlar.
Yani bir yıl geçmesini beklemeden zekat verilebileceği gibi yemin bozmadan da bu tür keffaret ödenebilir.
Bu konuda malikilerde aynı görüştedirler.
3.Hüküm:
Hamır kelimesi bütün sarhoş edenleri içerir mi?
Hanefilere göre Hamır:
Hamır sadece Üzüm suyundan yapılan şaraba denir.
Zira aklı izale edip iradeyi zayıflatmaktadır.
Üzüm suyu dışındaki sarhoş edenler de haram ise de buna hamır denmez.
Onları haramlığı bu illete kıyasla sabittir.
Cumhura göre:
Hamır:Kaynatılmış ve mayalanmış üzüm suyuna has bir isim değildir.
Bu sebepten diğer aynı özellikteki sular8içecekler) da hamırdır ve haramdır.
Üzüm hurma,bal buğday yada arpa ve darı sularına da denir.Onlarda haramdır.
Bu konuda Enes bin Malik ten yapılan bir rivayetde vardır.
Bu konuda Bakara 219 da bakınız.
4.Hüküm
Hamır,bizatihi harammıdır?Yani hamrın bizzat kendisi de pis midir?
Hanefilere göre Hamır bizatihi pis olduğundan haram değildir..
Servic ve daha sonraki işlemlerden dolayı,sarhoş eden özelliğinden dolayı haramdır..
Bizatihi domuz eti gibi pis bir şey değildir.
Cumhura göre:
Hamır murdar dır Bu sepepden de haramdır.
Zira Rics murdar demektir.Murdar ve rics olmasından dolayı da bizatihi haramdır.
Haramlılığı aynen domuz etigibidir.