46.Hutbe
Konu:Mirac
Ayet.S.İsra 1"سُبْحَانَ الَّـذٖٓي اَسْرٰى بِعَبْدِهٖ لَيْلاً مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذٖي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰيَاتِنَاؕ اِنَّهُ هُوَ السَّمٖيعُ الْبَصٖيرُ ﴿١﴾
"Subbhanellezi esra bi adbihi leylen misnel mescidil harami ilel mescidil aksallezi barekna havlehu li nuriyehu min ayatina innehu huvessemiul basir"
Bir gece, kendisine bazı âyetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Harâm’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir. O, gerçekten her şeyi işitmekte ve görmektedir.
Hadisi Şerif:Resûlullâh miraça çıkmadan sadrının temizlenmesini şöyle anlatır:
“Ben Kâbe’nin Hatîm kısmında yatıyordum. Uyku ile uyanıklık arasında bana biri geldi, şuradan şuraya kadar (göğsümü) yardı. (Bu sözünü söylerken boğaz çukurundan kıl biten yere kadar olan kısmı gösteriyordu.) Kalbimi çıkardı. Sonra bana, içerisi îman ve hikmetle dolu, altından bir kab getirildi. Kalbim (çıkarılıp su ve Zemzem ile) yıkandı. Sonra içerisi îman ve hikmetle doldurulup tekrar yerine kondu…” (Buhârî, Bed’ü’l-Halk 6, Enbiyâ 22, 43; Müslim, Îman 264)
Not:Miraç, Peygamber Efendimizin (s.a.v) Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya oradan da Allah’ın huzuruna yükseldiği hadiseye denir. Recep ayının 27. gecesine Miraç gecesidir. Miraç kelime anlamı itibariyle göğe çıkma, yükselme anlamlarına gelir. İsra ve Miraç hâdisesi, Peygamber Efendimizin (s.a.v) hicretinden 18 ay evvel vukû bulmuştur.
Cemati Müslimin!
İyi bilmiş olun ki; Bu ayın yirmi yedinci gicesi miraç kandilidir.
Biz ce pek mubarek bir gecedir.Peyğamber efendimizin1340 sene evvel böyle bir receb şerifin 27. gecesinde Allahın emriyle mescidi haramdan mescidi aksaya gitmiş ve oradan ve oradan göklere çıkmış."
Arş kürsiyi seyretmiş.Mevlasına kavuşmuştur.Hiç bir peyğambere nasib olmayan bir devlet,o gece peyğamber efendimize müyesser olmuştur.
Bunun için bütün müslümanlar o geceye çok hurmet ederler.O gece çoluk çcuk sevindirilir.Fakirlerin kimsesizlerin gönlü hoş edilir.O gece camiler de cemaatle namazlar kılınır.Miraciyeler okunur.Dualar edilir.Herkes birbiriyle kandilleşir. Birbirini tebrikler.Böylelikle o mubarek gecenin büyüklüğü zihinler de yer tutar.
Peyğamber efendimize herkesin muhabbeti artar.Bunun için kandil gecelerine çok ehemiyet vermeli.
Daima böyle muabrek günleri ve geceleri hesab edup hiç unutmamalı.
İnsanın iki eli kanda olsa yine ne yapub yapub kendiniz biraz çekmeli,çevirmeli.
Ortalığını derleyub toplamalı.Üstünü başını güzelce temizlemeli.Hiç olmasa bu akşam kandil akşamıdır diye ikindi vakti camiye gidip cematle namaz kılmalı.
Kuranı Kerim okuyub yahud dinleyub gönlünü nurlandırmalı. Geçmişleri de hatırlayub onların da ruhlarını şadetmeli.Yatsıyı da cematle kılıp dünyamız ,ahiretimiz için dualar etmeli.Kandil geceleri pek güzel müslüman adetleridir.Böyle şeyler pek çok lazımdır. Bunlarsız omaz.Bir kandil gecesinin yerini başka hiçbir şey tutmaz.
Kandil geesi deyub geçivermemeli.Onun müslümanlığa ne kadar faidesi olduğunu bir kere düşünmeli.
Her kandil gecesi her köy de,her mahal de bir kişi tevbekar olsa sade bu yetişir.
Halbu ki bu kadar kalır mı ya...Nice kimseler bu yüzden camiye ısınıyor.Böyle böyle müslümanlığa bağlanub kalıyor.
Çocuklar bile bu yüzden camiye alışıyor.Nice araları açık kimseler kandilleşme yüzünden birbiriyle görüşüp barışıyor.
Böyle muabarek geceler de bir araya toplanışlar.,mevlidler, miraciyeleri okuyuşlar,o can ve yürekten dinleyişler;O güzel kokulu şeyler yakmalar,o gül suları sermeler,şükürler,şerbetler,ikram etmeler...sonra ne kadar Enbiya ,evliya varsa ,ne kadar gelmiş geçmiş din kardaşı varsa hepsini anmakla,onların ruhlarına hediye götürmekler,Bunlar ne kadar güzel,ne kadar faideli şeylerdir.Bunların hiçbiri boşuna değildir.Her birinin bir çok sebeb ve hikmeti vardır.
Bunun için siz de ey cemati müslimin! Böyle mubarek geceleri boşuna geçirmeyin.Halinize göre çoluğunuzu çocuğunuzu sevindirmenin çaresine bakın!
Üşenmeyin,Camiye gidip ibadet edin.Eşinizle,dostunuzla kandilleşin. Darğınlar ile barışın.Elinizden geldiği kadar hayır da,hasenat da bulunun.
47.Hutbe
Konu:Kadir Gecesi
Ayet:S.Kadir:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ ﴿١﴾ وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ ﴿٢﴾ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِّنْ أَلْفِ شَهْرٍ ﴿٣﴾ تَنَزَّلُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِم مِّن كُلِّ أَمْرٍ ﴿٤﴾ سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ ﴿
Hadisi Şerif:Men game leyletel kadri imanen ve ıhtisaben ğufire lehu ma tekaddeme min zenbihi"
Ey Cemati Müslimin!
Allahu teala ve tekaddes hazretleri Kadir gecesinin çok faziletli ,takdir eemiyeceğimiz kadar büyük ve mubarek bir gece olduğunu
Kuranı kerimin de haber veriyor.Kadir gecesi takdir ve idrak fevkin de mubarek bir gecedir.
Cenabı Allah "Kuranı Kerimi leyleyi kadir de inzal ettiğini ve bu gece de yapılan ibadetin bin ay ibadetden hayırlı olduğunu
söylüyor.Evet,Kuranı mubinin ayetleri rasülü ekrem efendimize bu geceden itibaren vahiy olunmuştur.
Bütün insanların sebebi hidayeti olan kuranı kerimin nazil olmaya başladığını bir gece elbetde idrak ve takdir edemiyeceğimiz
kadar şerefli ve yücedir.Cenabı Hak "leyleyi kadr bin aydan hayırlıdır."buyururyor.
Müslümanlar>!
Kadir gecesi ümmeti MUhammede mahsus inayeti ilahiyedendir.Bu mubarek gecenin şeref ve şanına nihayet yoktur.
Bu ulvi geceyi ibadat ve tatle geçiriniz.Bu kudsi gecenin füyüzatından istifadeye ğayret ediniz.Ve biliniz ki;
Kadir gecesi için de leyleyi kadir bulunmayan binlerce aydan daha şereflidir.
Bu gece yapılan ibadetlerin sevabı binler ce aydayapılan ibadetlerden daha ziyade dir.
Hak teala ve tekaddes hazretleri Kadir gecesin de müminlerin geçmiş hatalarını,günahlarını afv buyuruyor.
Şu kadar ki içki içenler anasına ,babasına asi olanlar ,akrabanın hukukuna tecavüz edenler,din kardeşlerine buğuz ve adavet de bulunanlar,
afvü ilahiyeye mazhar olamazlar.Rasülü ekrem s.a efendimiz hz.de şöyle buyuruuyor;Ümmetimden her kim faziletini tasdik, sevabını cenabı hakdan temenni ederek kadir gecesini ibadet ve taatle iha eylese,geçmiş günahları mağfiret olunur.
Öyle ise ey Müslümanlar! Bu gibi mubarek geceleri kendimiz için ğanimet bilelim,böyle geceleri boşuna geçirmeyelim.
Günahlarımızı afettirmek için ibadet ve taat de bulunalım.Böyle bir mubarek gecede bile afedilmeyecek günahlardan,dinimizin menettiği işret gibi,Kumar gibi,muzır şeylerdn sakınalım.Hiç kimsenin hukukuna tecavüz etmeyelim.Ebeveynimizin kalplerini kırmayalım.
Akrabamıza ,komşularımıza ve bütün din kardeşlerimize elimizden geldiği kadar iyilikte bulunalım.
Ya rabbi sen afedicisin,afvı seversin,beni affet.duasına devam edelim.
48.Hutbe
Konu:Ramazan Bayramı
Ayet:"Gad eflaha men tezekka ve zekerasme rabbihi fesalla"قَدْ اَفْلَحَ مَنْ تَزَكّٰىۙ ﴿١٤﴾وَذَكَرَ اسْمَ رَبِّهٖ فَصَلّٰىؕ ﴿١٥﴾
Hadisi Şerif:"Bayram günleri sevinmek, neşelenmek gerekir. Hz. Ebu Bekir, kızı Âişe validemizin evine gidince, iki cariyenin tef çalıp oynadığını gördü. Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hz. Ebu Bekir, Resulullahın evinde böyle şey yapılmasının uygun olmayacağını bildirerek, onların susmalarını söyledi. Peygamber efendimiz, Hz. Ebu Bekir’e, (Onlara mani olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir) buyurdu. (Buhari)"
Ey Cemati Müslimin!
Bakın Receb,Şaban derken Ramazan gelip geçüp Bayram oluverdi.
Sağ olana göre bunun gibi daha nice bayramlar gelir geçer.Lakin asıl marifet böyle günleri gönül uyanıklığı ile geçirmektir.
Ğafletle geçen bayramların insana bir faydası yok dur.
Bir müslüman ki kendi zevkinden,kendi keyfinden başka bir şey düşünmez;milletinin ,memleketinin selameti uğrunda bir fedakarlıkta bulunmaz;
Fenalık,tenbellik dedik mi hepsi mükemmel;İyiliğe gelince hiç bir şeyler yok.
Müslümanın böylesi ha olmuş,ha olmamış ikisi de bir gibi bir şeydir.
Biz hamd olsun müslümanız.Ama ibadetsiz taatsız,ilimsiz ahlaksız,işsiz güçsüz müslüman olmaz.
Olsa da öyle müslümanlığın adama bir faydası dokunmaz.Bir ağacın ağaclığı dalıyla ,budağıyla,meyvesiyle bayrağıyla değilmidir.
Dalsız budaksız,meyvesiz,yapraksız ağaç olur mu?Olsa da ona odundan başka bir şey denir mi?
Şimdi ey Müslümanlar!
Bılmiş olun ki;Bayram demek,Ramazan demek,din iman demektir.Ramazanı ramazan bilen,bayramı bayram bilen selamete erdi demektir.
Çünkü öylesi şerrini,hayırını bilir.Karını zararını seçip kendini güzelce çekip çevirir.
Allah da öylesinin her tuttuğunu kolay getirir.Bakarsın o adam,artık işin de gücün de bir feyiz bulur.Bir bereket bulur.
Asla sıkıntı yüzü görmez olur.Ahlakı düzelir.Tama etmez.Hilebazlık etmez.Kimseye bir zarar eriştirmez.
Her şeyde hakkına razi olur.Kimseye kin beslemez.Herkese muhabbet eder.Herkese iyilik etmek arzusuna düşer.
Böylelikle insan adeta melek haline gelir.İşte ramazanların bayramların,bütün mubarek günlerin faidesi budur.
Bu gibi şeylerdir.Böyle olunca ey cemaat!
Gelin siz de şu maybarek bayramın kıymetini bilin.Kendinizi biraz çekip çevirin.Kendinizi biraz dünyaya ,ahirete yarar hale getirin.
Zekatlarınızı,sadakalarınızı verin,elinizden geldiği kadar fakirleri,acizleri ;yetimleri öksüzleri sevindirmeye ğayret edin.
Darğınlar ile barışın.Aradaki gırgınlıkları kaldırın.Bayramdan sonra da güzel güzel çalışın.Çabalayın.
Gönül hoşluğu ile işlerinizi yoluna koymaya bakın.
Ben Allaha yemin ederim ki;böyle yapanların ,bu yolu tutanların emekleri asla boşa gitmez .Ergeç onların akibetleri hayırolur.
49.Hutbe
Konu:Kurban Bayramı
Ayet:S.Kevser:"بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اِنَّٓا اَعْطَيْنَاكَ الْـكَوْثَرَۜ ﴿١﴾ فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْۜ ﴿٢﴾ اِنَّ شَانِئَكَ هُوَ الْاَبْتَرُ ﴿
Hadisi Şerif:"Yevmelfıtri salatun ve sadakatun ve yevmenahri salatun ve nüsükun"
Ey Cemati Müslimin!
Pek ala bilirsiniz ki:Herkesin hali vakti birbirine uymaz.Halk arasın da malının,mülkününhesabını bilmeyecek kadar zenginlik olduğu gibi sene de bir defa et
yüzü görmeyecek kadar fakirler de vardır.Gerçekten nice muhtaçlar bulunur ki yoksulluk içerisin de kasulup kavrulurlar da dertlerini kimseye
dömezler.Yarı aç,yarı tok gezip yatarlar da asla hallerini belli etmezler.İşte böyle muhtaçlar için kurban bayramı bir ziyafetdir.
Yoksullukl çekmeyen bu ziyafetin ne demek olduğunu anlamaz.Onu,bütün sene et yüzü görmeyen biçareler bilir.
Ey vakti hali yerin de olan müslümanlar;
Siz sakın fakirlere muhtaçlara karşı katı yürekli bulunmayın.Onlara acıyın.Kendinizi bir defa onların yerine koyup düşünün
Sizin keseniz de o zavallıların da hakkı bulunduğunu unutmayın.
Bunun için sade zekatla,sade fitre ile kalmayın.Daima muhtaçlara yardımdan geri durmayın.Hele bayramlar da onları daha ziyade kollayın.
Böyle zamanlar da onları daha ziyade gözetin.Bütün iyiliklerin ,ibadetlerin faidesi hep döne dolaşa yine size gelir.
Bunu da asla hatırdan çıkarmayın.Şimdi bilmiş olun ki;
Ey cemat!
Erkek kadın,her kimin ki borcundan,geçineceğinden fazla sekeli sekesiz külçe halin de,ya başka bir şekil de 20 miskal
ve ya daha ziayade altunu vardır.Şeran o kimse kurban kesmek için zengin sayılır.Böyle sekesiz altunu olmayup da on üç bucuk
türk altunu ile bir de türk altun çarığı olan kimseler de böyledir.
Altunu olmayubda ikiyüz dirhem gümüşü yahut 26 bucuk gümüş mecidiyesi olan kimseler de kurban kesecektir.
Böyle bu kadar altunu veya gümüşü olmayubda onların tutarı kadar kaime Banknot gibi geçer akcesi bulunan kimseler de
Kurban kesmek vacibtir.
Bu kadar altun gümüş yahut kaime,banknot gibi geçerli akce olmasa da ticaret için sermaye edindiği mal olsa,malın kıymeti de
yirmi altı bucuk gümüş mecidiye ya daha ziyade olsa o kimse de zengin sayılır.
Bir adamın elinde dediğim kadar altun,gümüş yahut olmasa da biraz altun,biraz gümüş ,biraz da ticaret malı bulunsa ,bunların hepsinin
bahası da 26 yirmi altı buçuk gümüş mecidiye tutarın da ,ya daha ziyade olsa o kimse de zengin sayılır.
Bir kimsenin altunu ,gümüşü,kaimesi,banknotu,veya ticaret malı olmasa da otuz dokuzdan fazla koyunu,yirmi dokuzdan fazla sığırı olsa,
yahut dörtden fazla devesi bulunsa o kimse d kurban kesecek..İşte kendilerine kurban kesmek vacib olan bunlardır.
Ey Cemati Müslimin!
Kurban,koyundan,geçi den,deveden sığırdan olur.
Başka hayvanlardan kurban olmaz.Bu dediğim hayvanların erkeğinden dişisin den kurban olursa da devenin,sığırın,dişisini,
koyunun,geçinin erkeğini kurban etmek daha makbul dur.
Kurban edeceğiz diye bu hayvanların yavrularını kesmek lazım.En aşağı devenin beş senelik ,sığırın iki seneliği
koyunun ,geçinin de birer seneliği kurban olur.Bundan küçüğünü Kurban etmek caiz olur.
Sade altı ayı bitirip yedinci aya basmış olan ve bir senelik ten farklı olmayan gösterişli bir kuzuyu kurban etmek caizdir.
Yedi kişinin ortaklaşarak bir deveyi ya bir sığırı kurban etmesi de caizdir.
Lakin bir koyunu ya bir geçiyi ancak bir kişi kurban edebilir.Dişleri dökülmüş,kuyruğunun yarısından fazlası kesilmiş,bir gözü veyahut
iki gözü kör olan ve yürüyemeyecek derecede topal,hasta yahut zayıf bulunan hayvanlardan kurban olmaz.
Ey Cemati Müslimin!
Bayram namazı kılınmayan yerler de namazdan sonra kurban kesilmeye başlanır.
Bayramın birinci günü kurban kesemiyenler ikinci yahut üçüncü günün akşamına kadar kesebilir.
Ondan sonra kurban kesilmez.Geç vaktin de yani bayramın ikinci,üçüncü gecelerden kurban kesmek caiz ise de mekruh dur.
Kurbanı kesmeye götürürken hoş tutmalı.İte kaka götürmemeli.Keserken de hayvana zahmet çektirmemeye ğayret etmeli.
Kurban etine gelince;efdal olanı,Kurban etini üçe bölüp bir bölüğünü fukaraya ikram etmeli.Bir bölüğünü eşe dosta hediye
eylemeli,geri kalanını da kendi çoluğuna çocuğuna bırakmalı.Kurbanın postunu muhtaçlara vermek.Yahud evde kullanmak caizdir.
Lakin siz bundan sonra hep kurban derilerini tayyare cemiyetine vermek!
Memeleketimizin tayyareciliği için böylelikle de yardımda bulunun.Sevabınız kat kat olmuş olur.
Hem kurban sevabı alırsınız.Hem de tayyare için sevab kazanırsınız..
Ey Kurban kesmek kendine vacib olan müslümanlar!
Sakın bu yıllar da kurban bahalıdır.Kurban kesmem dimeyin.
Peyğamber efendimiz:Hali vakti yerinde olupda kurban kesmeyin sakın bizim camiamıza yaklaşmasın"
buyurmuşlar.Anlayana göre buna ağır bir sözdür.Ne acı bir azardır.
Bir kaç lirayı kıyamayup da peyğamberinden böyle acı bir söz işitmeye razi olan kimse aceba ne yüzle ahirete
şefaat umar;Aceba ne suretle ben peyğamberin ümmetiyim diye gezer?
50.Hutbe
Konu:Ramazan haftası
Ayet:وَمَنْ أَعْرَضَ عَن ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنكًا وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَى
Ve men a'rada an zikri fe inne lehu maişeten danken ve nahşuruhu yevmel kıyameti a'ma.
Hadisi şerif:"Men isteva yevmahu fehuve mağbunun"
Ey Cemaati Müslimin!
Bakın Ramazan gitti.Bayram bitti.Herkes de ettiği ile kaldı.Gelecek Ramazana kim yetişe kim kala.Artık orasını Allah bilir.
Şimdi bizim bileceğimiz,bizim yapup edeceğimiz bir şey varsa oda herşeyden evvel tevbelerimizi muhafaza etmektir.
Mubarek Ramazan da tevbekar olanlar,bir daha günah işlememek için Allaha söz verenler;tevbelerinde duruyorlarsa,o verdikleri sözlerinden dönmüyorlarsa ne mutlu!
Bilmiş olsunlar ki onların Ramazanları,bayramları hep mubarek olmuştur.
Öyleleri kendince iyi haller,güzel huylar peyda ederler.En sonunda da selamete ererler.Lakin Ramazan da tevbe tevbe deyup de bayramda her fenalığı
yapanlar,yine öyle eskisi gibi bir takım fena yollarasapanlar da bilmiş olsunlar ki onların ne ramazanları ramazandır,ne de bayramları bayram.
Demek ki bu zavallılar o camilerden,o cemaatlerdeen bir şey öğrenememişler;
O mubarek gecelerden asla bir fiade görememişler.
Demek ki o idilen tevbeler,o verilen sözler hepyalanmış,hiç birinin aslı astarı yokmuş.O kılınanamazlar,o tutulan oruçlar demek sahici namaz,sahici oruc değilmiş.Hepsi Neuzu billahi ...adet yerini bulsun gibi..bir şeymiş.
Eğer öyle olmasaydı elbette böyle olmazdı.
Elbette o tevbelerin bir faidesi görülürdü.Elbetde o ibadetlerin bir eseri,biraz tortusu kalırdı.
Adam hiç olmazsa insan biraz insaf ederdi de bir kaç kötü huydan olsun vazgeçerdi.
Halbu ki o yok ,bu yok,sonra yine eski gevşeklik,yine eski gönülsüzlük tamamıyla yerinde ne anladık bu ramazandan,bu bayramdan?.
İşte asıl düşünülecek,asıl ehemmiyet verilecek şey budur.İnsan gittikce iyileşeceği yer de gittikce fenalaşıyor.
Bir adam ki gittikce dine,dünyaya yarar bir hale geleceği yerde dünyasını da ahiretini de perişan edup gidiyor.
Elbette öylesinin akibetin den korkulur.Zira mümin olan kimsenin her günü bir gün evvlekin den daha iyi olacaktır.
Bir müslümanın hali gittikce iyileşecek,gittikce işi gücü yoluna girecekdir.
Bir kimsenin hali gittikce iyileşmese,fenalaşmasa da hep bir karar da buda makbul değildir.
Mutlaka müminlerin her günü evvelkinden daha a'ala olacaktır.böyle olmayanlar zarar dadır.Ziyanda dır.
İşte bunu bilin de Ey cemati müslimin!Gittikc iyileşmenin,gittikce ileri gitmenin çaresine bakın,Ramazan da vazgeçtiğiniz ahlaksızlıklardan,uygunsuzluklardan uzak durun.
O mubarek ayda kazandığınız iyi hallerden,güzel huylardan ayrılmaya ğayret edin.Git gide daha iyi şeylere alışmaya çalışın.Git gide dine dünyaya
daha elverişli işler görmeye çabalayın.Çabalayın ki ey Müslümanlar! Herkes bizi geçmiş,il alem bizden pek çok ileri gitmiştir.
Biz ğaflet uykusuna dalmışız,mıhnet meşeakkat içerisin de bunalmış kalmışız.
Lakin fırsat henüz elden gitmemiştir.Hemen silkinub kalkmak,bizi geride bırakanlara koşup yetişmek kabildir.
Müslümanlar için Allahdan ümid kesmek yoktur.Çalışup çabalamak ne kadar güç olursa olsun dayanub diş sıkmak gerekir.
Bu olacak şey değil diye işi gevşetmek bizlere yaraşmaz.Bize düşen ne yapub yapub alemden geri kalmamaktır.
Bu da boynumuza borc olan en büyük vazifeler beklerken nasıl olurda bir takım adi günahlar ile avunup dururuz?
Nasıl olur da miskin miskin yanar uyuruz?
Kalkın ey Müslümanlar kalkın!
Büyük emirl eri var.Peyğamberin başlamış oduğu büyük büyük işler var.
O emirler o işler hep sizi bekliyor.Durulacak zaman da değiliz.Fabrikalar açılacak,şemendüferler yapılacak,madenler çıkarılacak,kırlar,ovalar,dağlar,dereler,bu halde kalmayacak.Hepsinden altun akacak.Milletin yüzü gülecek.Selamete çıkacak.İşte ey Cemati Müslimin!
Bütün bunlar Allah'ın emir ettiği şlerdendir.Bütün bunlar peyğamberin başladığı şeylerdendir.
Bu emirleri tutmayanlar,bu işleri yapmayanlar için bilmiş olun ki ne dünya da selamet ve seadet vardır.nede ahiret de rahat ve huzur...
51.Hutbe.
Konu:Askerliğin şerefi
Ayet:يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا هَلْ اَدُلُّكُمْ عَلٰى تِجَارَةٍ تُنْجٖيكُمْ مِنْ عَذَابٍ اَلٖيمٍ ﴿١٠﴾
تُـؤْمِنُونَ بِاللّٰهِ وَرَسُولِهٖ وَتُجَاهِدُونَ فٖي سَبٖيلِ اللّٰهِ بِاَمْوَالِكُمْ وَاَنْفُسِكُمْؕ ذٰلِكُمْ خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَۙ ﴿١١﴾
"Ya eyyhellezine amenu hel edullukum ala ticaretin tuncikum min azabin elimin.Tuminune billahi ve rasülihi ve tücahidune fi sebilillahi
fi sebilillahi bi emvalikum ve enfusikum zalikum hayrullekum in kuntum talemune"
Meal:"﴾10﴿ Ey iman edenler! Sizi, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti size göstereyim mi?
﴾11﴿ Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır."
Hadisi Şerif:"İctenibussebal mubikat eşşirku billahi,vessihr,ve gatlünnefsi elleti harramallahu illa bilhakı,ve eklüriba,ve ekl malilyetimi,vettevelli yevmezzhfi,ve gazfül muhsanatil ğafilatil muminat"
Hadisi Şerif 1:"Aynani la yemessuhannaru ebeden:aynun beket min haşyetillahi,ve ayun batet tahrusu fi sebilillahi "
Hadisi Şerif 2:"Allimu benikumürremye fe innehu nikayetüladuv"
Cemaati Müslimin!
Dünya da düşmansız insan olmaz.!İnsanın dostu bir ise,düşmanı bindir,derler.Bunlar boşuna söylenmiş sözler değildir.
Düşmanın aşikarı var.Gizlisi var.Bilineni var,bilinmeyeni var.Küçüğü var,büyüğü var.
Fakat düşman değil mi?Hepsi fırsat kollar.Hepsi bir zamanını bekler.Onun için insan daima uyanık bulunmalı.Düşmanı korkutacak
Düşmanın tecavüzüne fırsat vermeyecek kadar kuvvetli,o kadar uyanık olunmalı.
O kadar uyanık olunmalı,Düşmana küçük büyük dememeli.Düşman karınca da olsa yine ehemmiyet verimli çalışmalı.
Bütün kudretini sarf edup daima kuvvetli ve hazır bir vaziyet de bulunmalı.Başka suretle dünya da rahat yaşanma.Yaşatmazlar.
Allahu teala haretleri buyuruyor:Ey mümin kullarım,diyor.
Sizi azabı elimden kurtaracak bir ticarete delalet edeyim mi?
Size böyle bir kazanc göstereyim mi? Allah ve Resülüne iman ediniz,Allah yolun da malınızla,canınızla, mücahede ediniz.Eğer bilirseniz bu sizin için hayırlıdır.
İnsan dünya ve ahiret de ancak bu suretle rahat eder.Cennet ve Cemalüllaha ancak böylelikle kavuşabilir.
Allaha iman etmeyenler,Rasülü muhtereminin emirlerini dinlemeyenler,düşmana karşı canla başla mücahede den geri duranlar dünyada sefil,ahiret de zelil ve hakir olurlar.
Ey Cemati Müslimin! Ey Allahın kulları!
Düşmana karşı kuvvet hazırlamak üzerimize farzdır.Bu kuvvetlerin en mühim aksamından biri de şüphe yok ki"Asker" dir. Asker,düşmanlara karşı dinimizi,yurtlarımızı
,ırz ve namusumuzu bil fiil muhafaza eden silahlı bir kuvvet dir.Bunun için askerlik çok büyük,çok mükaddes bir vazifedir.
Alliahını peyğamberin ,yurdunu yuvasını seven,ırz ve namusun kıymetini bilen her insan askerliği seve seve yapmalı.Bizim dinimiz de askerliğin mertebesi çok yüksektir.Ölürse şehid,sağ kalırsa ğazi dir. Peyğamberlik rütbesinden sonra en yüksek mertebe şehidlik mertebesidir.
Bir insan için bu iki unvan ne büyük,ne şerefli bir unvandır.Onun için askere çağırılınca koşa koşa ve sevine sevine gitmelidir.
Peyğamber s.a efendimiz "Silah altına davet olunduğun zaman hemen icabet et.Buyurmuştur.
Peyğamberimizin bu emrini tutmak,boynumuzun borcudur.Askere çağırılıp da gitmeyenler,Askere gitmemek için hiç bu kadar bahaneler,hastalıklar icad edenler
Allaha ve peyğamberine ,dünaya ahiretde cezlarını bulurlar.Azabı elimden yakalarını kurtaramazlar.
Ey Müminler!
Bilmiş olun ki bir asker için büyükvazife,amirlerine zabıtlarına,kumandanlarına itaat etmektir.S.a efendimiz"Hoşunuza gitmese de amirlerinizin emirlerini dinleyin.Ve onlara itaat edin.Buyurmuştur.
Amirlerine itaat etmeyen asker,ordunun bozulmasına sebebiyet vermiş böyleleikle memleketine ihanet de bulunmuş olur. Çünkü itaatsızlık ,
intizamsızlık düşmanın ğalebesini hazırlar.Onun içindir ki askerin amirine karşı itatsızlığı ,Allah vermesin,memleketin ve milletin mahvolmasına sebeb olur.
Vazifesini bilen,iyi bir asker,Allahın ve peyğamberin,amirleri ne söylerse onu yapar.
İtaatsız bir asker ,Allahın ve peyğamberin ğazabını kendi üzerine alır.Dünya ve ahiret de rezil olur. Rüsvay olur.
Askerlik te gösterilen her vazife mukaddesdir. Talim ve nöbet ise mukaddes bir vazifedir.Buyuruyorlar ki;
Allah için bir gece nöbet beklemek,gecesi namaz,gündüzü oruclu iken bin geceden hayırlıdır.
Talime çıkmamak için yalanda nhasta görünmek büyük,çok büyük bir günah dır. Nöbet bekler iken uy
uyumak,Bulunduğu karakolu düşmana teslim etmek de büyük bir günah dır. Efendimiz bir hadisi şerifinde şöyle buyurmuşlardır;
İki göze cehennem ateşi dokunmayacaktır.Biri Allah korkusundan ağlayan göz,diğeri de Allah yolun da gece vakti karakolu bekleyen göz.
Çocuklarımıza atıcılık,askeri talimler,yaptırmak da peyğamberimizin emirlerinden dir.
Ey Cemaati Müslimin!
Ey Allaın emirleini tutan halis müminler!
Düşman ile karşı karşıya gelmeyi arzu etmeyiniz.Ah bir muharebe olsa da şöyle yapsak,demeyiniz.Fakat her ne sebeble olursa olsun
düşman ile karşı karşıya gelmeye mecbur olursanız,o zaman düşmandan ziyade sebat ediniz.
Düşmana arka cevirmeyiniz.;Düşmanlar dan kaçmayınız.Çünkü düşmandan kaçanların cezası dünya da husran ve helak,ahiret de ıkabe dücar olmaktır.
Bunlar dünyada sefalının,ıab da cehennemin esfeli safiline yuvarlanır ki;çok fena bir akibetdir.
Rasülü ekrem s.a efendimizin şu hadisi şeriflerine dikkat ediniz;
İnsanı dünya ve ahiret de felakete sevkeden,İnsanın mahvine sebeb oan yedi dane büyük günah var ki onlardan sakınınız.Biri Allaha şerik koşmak,Allahın yapacağı
yaptığı işleri başkasına isnad etmek.İkincisi sihir ve afsunculuk yapmak;
Üçüncüsü Allahın haram kıldığı katli nefsi cinayetini nahak yere irtikab etmek.Dördüncüsü Faiz yemek.Beşincisi Yetim malını yemek.Altıncısı Muharebe meydanından kaçmak.Yeincisi Namuslı ve hiç bir şeyden haberi olmayan mümin bir kadına iftira ve isnad da bulunmak.
Dua Kısmı:
Rabbul alemin teala ve tekaddes hazretleri dini mubini islamı nusreti ilahiyesi ile teyid ve afakı beşeriyeti nuru iman ile tenvir eyleye..
Ehli islamı daima aziz ve mensur.Düşmanlarını zelil ve makhur eyleye..
Ehli islamın kuvvet ve seadet,ve emin ve selametlerini mezdad,umuru diniyye ve dünyeviyelerin d tevfikatı sübhaniyesine mazhareiyetle dilşad eyle.
hükumeti cumhuriyetmizi adil ve ihsan ile payidar,ve evliyayı umuru mülk ve milletin nefi ve hayrına matuf icraatı haseneye muvaffakat ile peyrayedar eyleye.
Beldemizi vesair biladi müslimini afat ve mesaibden masun,ve asakiri celadet mesiremizi nusreti ilahiyesine makrun eyleye.
Rabbena atina....
Rabbeneağfirli...subhane rabbike rabbil izzeti amma yesifun....