Ramazan Ayının Fazileti İlahiyatcı & Eğitimci Mehmet DABAK tarafından yazıldı.

#1 von Kurban , 20.07.2011 22:36

Oct
18
2008
Ramazan Ayının Fazileti
İlahiyatcı & Eğitimci Mehmet DABAK tarafından yazıldı.

“Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.”(Bakara suresi-Ayet 185)
İhtirasları gemleyen, sabrı öğreten, Rabbimizin bizlere sayısız olarak verdiği nimetlerin kadr ü kıymetini bildiren, azgın nefislerimizi terbiye eden Rahmet ve Mağfiret ayı Ramazan-ı Şerife kavuşmuş olmanın feyzini, zevkini ve heyecanını yaşıyoruz. Bizi bu günlere kavuşturan Rabbimize sonsuz hamd ü senalar olsun.
Ramazan öyle bir ay ki, insana insanlığı öğreten, beşeriyeti yücelten, kalpleri nuruyla aydınlatan, mutluluk ve şifa kaynağı Kur’an-ı Kerim bu ayda indirilmeye başlamıştır. Cenab-ı Allah (cc) Bakara Suresi 185. ayet-i Kerimede;
“Ramazan Öyle bir aydır ki Kur’an onda indirilmiştir. O Kur’an ki insanlara hidayet kaynağıdır. Doğru yolun, hak ile batılı ayırt eden nice hükümlerin açık delilleridir.” buyurmuştur.
Ramazan oruç ayıdır. Oruç ise diğer hiçbir ibadette bulunmayan bir imtiyaz ve mazhariyete sahiptir. Resulullah (sav) efendimiz orucun önemi ve değerini;
“Her kim Ramazanda farziyetine inanarak ve yalnız Allah rızasını umarak oruç tutar ve bu ayı ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.” sözleriyle belirtmiştir.
Ebû Hüreyre radiya'llâhu anh'ten rivayet edilen bir hadis-i şerifte de Resûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurmuştur: Oruç bir kalkandır; (oruçluyu beşerî ihtiraslardan hıfz eder). Oruçlu kem söz söylemesin! Oruçlu, kendisiyle itişmek ve dalaşmak isteyene iki def'a: "ben oruçluyum!" desin!. Rûhum yed-i kudretinde olan Cenâb-ı Hakk'a yemîn ederim ki, oruçlu ağzın (açlık) kokusu, Allâhu Teâlâ indinde misk kokusundan daha temizdir. (Cenâb-ı Hak buyurmuştur ki:) Oruçlu kimse benim (rızâm) için yemesini, içmesini, cinsî arzusunu bırakmıştır. Oruç, doğrudan doğruya bana edilen (riyâ karışmayan) bir ibâdettir. Onun (sayısız) ecrini de doğrudan doğruya ben veririm. Hâlbuki başka ibadetlerin hepsi on misliyle ödenmektedir
Nefsin yalan, gıybet, şehvet ve haset gibi kötü fiillerinden korunmasında oruç ibadetinin çok büyük faydası vardır. Oruç nefsi yatıştırır ve uslandırır. Orucun bu özelliğini Peygamberimiz (sav) “nefsine hakim olamayanların oruç tutmalarını tavsiye ederek belirtmiştir. Tabii bu oruç Ramazan ayı dışında tutulacak oruçtur. Ramazan orucu Allah’ın emri olarak herkese farz bir oruçtur. Nefsine hakim olan da olamayan da bu bir ayı oruçlu geçirecektir.
Allah’ın bizlere Rahmet ve hidayet olarak gönderdiği Yüce Dinimizi kendi aklıyla yorumlamaya kalkan bir cahilin şöyle dediğine şahit olmuştum. “Bazıları bir ay oruç tutuyor ancak nefsini arındırabiliyor.Ben üç gün tutarsam bana yetiyor!?..” Ne kadar cahilane bir yorum. Allahın emri nerede kalıyor? Her işi aklımıza göre yorumlar, nakle (Kur’an’a ve sünnete) bakmazsak böyle saçmalıklara düşebiliriz. Aman dikkat!...
Ramazan ayı ibadetlerin daha bir özen göstererek yapıldığı, farzların titizlikle uygulandığı, sünnetlere devam edildiği ve nafilelerin arttırıldığı, bid’at ve hurafelerin de terk edildiği bir aydır. Bu Rahmet ayı vesilesi ile, defalarca bu sütunda değindiğim, başka platformlarda da ısrarla dile getirdiğim, Diyanet işleri Başkanlığının bazı illerimizden kaldırdığı, ancak Tokatımızda hala devam edegelen, Cuma Namazındaki Zuhr u Ahir bid’atından Tokatlıların ne zaman kurtarılacağını yetkililere sormak istiyorum. İnsanlarımızı kurtaralım artık bu bid’atten Allah aşkına. Allah u Teala(cc)nın emretmediği, Peygamberimiz (sav) in kılmadığı ve kıldırmadığı bu uydurma Zuhr u ahirden insanlarımızı kurtarmanın zamanı çoktaan geldi de geçiyor bile.
Ramazan Ayı açların doyurulduğu, çıplakların giydirildiği, düşkünlerin ellerinden tutulup kaldırıldığı, yoksulların himaye edildiği, dul ve yetimlere kol kanat gerildiği bir sosyal yardımlaşma ve dayanışma ayıdır. Hayır ve hasenatları arttırmanın tam zamanıdır bu ay.
Ramazan ayı insanların aralarındaki kavga ve kırgınlıklara son vererek birbirlerini sevip saydıkları, kötülükleri unutup bağışladıkları, mü’minlerin birbirlerine destek oldukları bir sevgi kardeşlik, barış ve hoşgörü ayıdır.
Cenab-ı Allah’ın mü’min kullarına ihsanı sonsuzdur. Ramazan ayında bu daha da artar. Bu ihsanları Peygamber Efendimiz (sav) şöyle beyan etmiştir:
“Ramazan ayında benim ümmetime Allah Teala’nın beş ihsanı vardır ki benden önce gelip geçen hiçbir Peygamberin ümmetine verilmemiştir. Bunlar: 1-Ramazanın ilk gecesinde Allah Teala Ümmet-i Muhammed’e rahmet nazarıyla bakar. Allah (cc) rahmet nazarıyla baktığı kullarına azab etmez. 2-Oruç tutanların ağız kokusu Allah katında miskten daha kıymetli ve güzeldir. 3-Ramazan ayının her gününde ve gecesinde melekler ümmet-i Muhammed’in günahlarının bağışlanmasını Cenab-ı Allah’tan isterler. 4-Allah Teala Muhammed ümmetinin sonsuz nimetler içerisinde sefa sürmeleri için cennete hazır olmasını emreder. 5-Ramazan-ı Şerifin son gecesi olunca Muhammed ümmetinin hepsinin afv ve mağfiret olunmasıdır.
Cenab-ı Mevla (cc)bizleri bu ayda gündüzleri oruçla, geceleri ibadetle geçiren, yaptığı ibadetleri Allah katında makbul olan, taraf-ı etrafındaki muhtaçlara yardımlarda bulunan, Ramazan ayının engin feyz ve bereketinden nasibkar olan ve sonunda da anasından doğduğu gün gibi günahlardan arınarak bayrama eren kullardan eylesin.Amin.

 
Kurban
Beiträge: 1.012
Punkte: 651
Registriert am: 19.08.2010


   

Oruç İle İlgili Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şerifler
[b]Ramazan Ayı Faziletleri[/b

  • Ähnliche Themen
    Antworten
    Zugriffe
    Letzter Beitrag
Anfragen und Anregungen bitte direkt an tiav@hotmail.de adressieren. Vielen Dank!
Xobor Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen
Datenschutz