muderrisim@muderrisim.com
Size gönderilen e-posta:
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
KUR’ANIN ÇİZDİĞİ AİLE MODELİ
Ailenin kuruluşunda asıl amaç fert fert mensuplarını “yalnızca Allah’a kul
olmaya hazırlamaktır. Kur’anın genelinde ise ailenin kuruluş amaç-larına
bakacak olursak:
1-Aile sevgi huzur yuvası olmalıdır:
“Kaynaşmanız için size kendi cinsinizden eşler yaratıp da aranızda sevgi ve
merhamet peydah etmesi de O’nun (varlığının) delillerindendir. Doğrusu
bunda, iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır.” (Rum,31)
“Allah evlerinizin bir kısmını sizin için huzur ve sükun yeri
yaptı..(Nahl:16)“Sizi bir tek nefisten yaratan gönlü ısınsın diye ondan da
eşini yaratan O’dur.
Zikrettiğimiz ayetlerde aile bağının sevgiyle kurulması ve bu sevginin de
aile içi huzura dönüşmesinden bahsetmektedir. Efendimiz (as)’da aile içi
huzurun kadın boyutuna dikkat çekerek: “Dünya nimetlerinin en hayırlısı iyi
bir kadındır. Ona baktığında kendini ferahlatır. Kendisine Kızdığında seni
ferahlatmaya çalışır” (Kütüb-i Site, c. XVII, s.193) buyurmuşlardır.
Mutlu aile ile mutsuz aileyi tablo halinde karşılaştıracak olursak:
MUTLU AİLE:
1) Duygularda istikrarlı,
2) Birbirlerini düşünür ,
3) Uzlaşma,
4) Birlikte paylaşma,
5) Aile birliği içinde kendine güven,
6) Ortak karar alma.
MUTSUZ AİLE:
1)Duygularda karışıklık,
2)Birbirilerini devamlı tenkit,
3)Kendini kabul ettirme,
4)Ferdi egoizm,
5)Güvensizlik ve teklik,
6)Tek merkezli karar alma.
2-Eşler birbiri ile iyi geçinip anlaşmalı ve barış içinde olmalıdır:
“Anlaşma daima hayırlıdır. Zaten nefisler kıskançlığa hazırdır. Eğer iyi
geçinir ve Allah’tan korkarsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haber-
(1)
dardır.“(Nisa,128)“Onlarla iyi geçinin.Eğer onlardan hoşlanmazsanız (bilin
ki) Allah’ın, hakkınızda çok hayırlı kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış
olabilirsiniz.” (Nisa, 19)
H.z Ömer (ra): eşini sevmediği için boşamak istediğini söyleyen birine:
“Yazık sana, yuvalar sadece sevgi temeline mi dayanır? Sorumluluk ve
fedakârlık duygusu nerede? Diye kızmıştır.
Bir arı balı dahi dikenli çiçekler içinden hiç dikenle bir problemi olmadan
bal yapmak için gerekli özü alırken bir insan, eşinde gördüğü birkaç hata,
kusur yüzünden iyi yönlerini görmezlikte gelemez.
“Sizin en hayırlınız ailesine en hayırlı olanınızadır.”(İbni Mace, Sünen,
Nikah 50) buyuran sevgili Peygamberimiz (as) bu konuda söylenebilecek en
güzel sözü söylemiştir.
Aile içi kırgınlıklar, sevgi, şefkat, tolerans, otorite, sabır ve inançla
giderilmeye çalışılmalıdır. Yani evimiz “Daru’l-Gazab” değil,
‘Daru’s-Selam, “Daru’l-İsyan” değil “Daru’l-İslam olmalıdır.
Aile içinde barışın sağlanması ancak aile ferlerinin birbirlerine
gösterecekleri saygıya bağlıdır. Baba ve anne aile içinde birbirlerinin
saygınlığını korumak zorundadır. Çünkü sevgiye giden yol saygıdan
geçmektedir. Ayrıca bir ailenin iyi zamanı olabileceği gibi sevimsiz geçen
zamanları da olabilecektir. Mühim olan bu zamanlarda davranış usullerini
bilmek ve ona göre davranmaktır. Yanlış olan bu davranışlar hissi olunmadan
tespit edilmeli ve özür dilemekten çekinilmemelidir.
3-Eşler birbirini olgunlaştırmalı eksik ve kusurlarını gidermelidir:
“Onlar sizin için bir örtü, siz de onlar için bir örtü hükmündesiniz..”
(Bakara:187)Eşler iki bakımdan birbirlerinin elbisesi, örtüsü hükmün-dedir.
Bir taraftan birbirleriyle bütünleşirler, diğer taraftan elbisenin ayıp ve
kusurları örtmesi, sıcak ve soğuktan koruması gibi birbirlerinin halini
örter, iffetini korur, günahtan sakındırırlar.Eşler birbirlerini
olgunlaştırıp, eksik ve kusurlarını giderirken şunlardan uzak durmalıdır:
1) Emir vermek,
2) Uyarmak, gözdağı vermek ,
3) Nutuk çekmeye kalkmak,
4) Sınamak sorguya çekmek,
5) Ahlak dersi vermek,
6) Ben bilirim havasına girmek,
(2)
7) Yargılamak, eleştirmek, suçlamak,
4-Eşler birbirlerini cehennem yakıtı olmaktan korumalıdırlar:
“Ey insanlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan
cehen-nem ateşinden koruyunuz.”(Tahrim:6)Hz. Ömer: Ya Rasulullah!
Kendi-mizi koruyabiliriz ama ailemizi nasıl koruyabiliriz? Diye sorunca,
Rasulullah (as) “Allah’ın sizi yasakladığı şeylerden onları engellersiniz,
Allah’ın size emrettiği şeyleri onlara emredersiniz. İşte bu onları korumak
olur” buyurmuştur.
İnsanlar nedense eş ve çocukları bir hastalığa yakalandığında en iyi
doktoru tercih eder ve tedavi yoluna gider, hasta olmaması için çeşitli
önlemler alır. Güzel olan da budur. Yalnız eş ve çocuklarının eğitim ve
öğretimi için de bu tip önlemler almazlar. Eşimiz ve çocuğumuzu ebedi
kurtuluşa götürecek eğitim ve öğretim ihmal edilmemesi gereken bir konudur.
Bu ise, Kur’an ve Rasulullah’ın yaşamıdır.
5-Eşler birbirlerinin iffetini korumalıdır:
“Kadınları iffetli yaşamanız zina işlememeniz şartıyla mehirlerini vererek
nikâhlamanız size helal kılındı.” (Nisa 24-25)
Beli bir kadının belli bir erkeğe ait olduğunu resmileştiren ve namusu
korumayı gerçekleştiren açık evliliğe dayalı aile, insan fıtratı ve insanın
insan olmasından doğan gerçek ihtiyaçları ile uğraşan ve bağdaşan en
mükemmel sistemdir. İşte bu sistemle İslam, toplumu zinadan koruyup, meşru
ölçüde bu ihtiyacı temin edip toplumda bir düzen sağlamayı amaçlamıştır.
İffetin neredeyse sokaklarda çiğnendiği, iffetsizlik reklâmlarının yatak
odalarına kadar girdiği günümüzde eşler birbirlerini bu noktada toplumun
kucağına atmamalı, iffetini koruyabilecek zemin oluşturduktan sonra
ihtiyaçlarını meşru olarak gidermenin bütün yönlerini denemeli ve bu konuda
birbirlerine cömert olmalıdırlar.
Netice itibariyle Kur’anın çizdiği aile modeli “yalnızca Allah’a kul olmak”
düsturu üzerine kurulmuştur.
Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen |