Mizan ul İntizam Trcm(Mckoezdal)

#1 von Kurban , 16.11.2020 08:37

Rahman ve rahim olan Allah'a hamd ve Rasülüne ve al ve ashabına salatu selam dan sonra...

Bu kitabın adını "Şemsiye" diye isimlendirdim.
İş bu Mizanul intizam namı kitabı maarif nazareti celilesinin ruhsat namesiyle matbayı amire de
17 Receb/Sene 1305 de(yani 137 yıl önce) tabolunmuştur.
Konusu "Kavaidi Mantıkıye" dir. Yani Mantık kaidelerini beyan eder.
Bu kitabın Musannıfı:Seyid Ahmed issıdkı ibni Ali Burusevi
Bu kitab da kullanılan lafızlar beyan da Şemse benzemektedir.Bu yüzden Şemsiye denmiştir.
Ve bu kitabı
1.Mükaddime
2.3 Makale
3.Bir Hatime ile tertib ettim.


Mükaddime de iki Bahis vardır.
1. Mahiyeti Mantık ve ona olan ihtiyac ve beyanı nedir?.
]İLİM ya Yalınız Tasavvur olur.
Tasavvur:Yalın tasavvur demektir.
Bu ise: Bir şeyin suretinin husulu akıl da olması demektir.
Tasavvuru mutlak akılda hasıl olan bir şeydir.
Maddeden sıyırılmış mankuş(nakişlenmiş) suretlerdir.Yada Aynadaki suretler gibidir.
Madde deki suretlere ise malum denir.
Yada hüküm ile beraber Tasavvur olur.
İlim ya Tasavvur olur.Ya Tasdik olur.
Burada Hüküm demek:
Bir emrin diğer bir emre icab ve selb bakımından isnadı demektir.
Bunların cümlesine Tasdik denir.
Tasavvuratın üçüne de hükümle beraber Tasdik denir.
Bunların mecmu bedihi olan bir şey değildir.Eğer hepsi bedihi olsaydı her eyi bilmemiz gerekirdi.
Oysa bazılarını biliriz bazılarını bilemeyiz.Ve öğreniriz.
Ve hepsi nazari de değildir.Eğer her ey nazari olsaydı devir ve teselsül gerekir.
Devir demek:Bir şeyin başka aynı bir şeye bağlanması demektir.Burada Devir den takaddumi devirdir.
Bu ise muhaldir.Burada bir şeyin kendi nefsine istilzamı gerekir bu ise muhaldir.
Teselsül de ise ğayrı mütenahi bir şekilde bir çok emirlerin terettüb demektir.

Bu yüzden belki bazı Tasavvurat bedihidir.
Bazı Tasdikat bedihidir.Diğer bazı Tasavvurat ve tasdikat da nazaridir.
Yani bazı nazar ve kesbe ihtiyac duyar.
Bu kesb ve nazarsız akılda fikir ile hasıl olmaz.
Bu fikir malum emirlerin tertibidir.
Bu ise iktriran kaziye de Suğra ve kübradan oluşur.
Yada kıyası istisnayi de şartiye ve istisnayi mugaddimenin tertibidir.
Cinsden,arazı am ve fasıl mütekaddimine göre kavli şarihde hassa dan,Eam ve ehassın tertibidir.
Burada UMUR dan murad vahidin ma fevkıdır.Kitabı mantık da zikri geçen karine ile..Müteacchirin müfred tarife cevaz verdiler.
(Malum umurun tertibi Mechula teaddidir.)Tasdiki mechule yada tasavvuri mechule zihin teveccüh olsun diyedir.
(Bu Tertib daima bir savab değildir)Burada savab Hak manasına değildir.
Bu ise hükümün vakaya mutabakatı demektir.Bunun mukabili batıl demektir.
Ama sahihin mukabili Fasid dir.Burada Savabın manası sahih dir.
(Efkarının muktazasın da bazı ukelanın munakazası vardır.)
Bunlardan biri:Bu alem muteğayyirdir.Muteğayyir olan ise kadim olamaz. gibi.
Felsefecilerin diğer bazı kadiyye ise :Alem mutessire ihtiyacı yoktur.Mutessire ihtiyac duymayan ise kadimdir.gibi..
(Belki muhakkak :bir insan farklı vakitler de kendi nefsine tenakuz halini yaşıyor.)
(Bu durum da bedihat yani zaruriyatdan olan nazariyatın iktisabın yollarını tarif eden kanun ve kurallara ihtiyac belirmiştir.)
Burada kasıd: sahih, fasid fikirleri ihata eden mantık kanunlarıdır.
Böylee Mantık ilimi şöylece tarif edilmiş olur.
Bu bir alet ilimidir ki
kaideyi külliye yi içeren bir kanundur.
Bu kurallara uymakla zihinimizi tefekkür deki isabetsizlik gibi hatadan koruruz.
Mantık meselesinin hepsi bedihi değildir.Eğer hepsi bedihi olsaydı bu mantık ilimini öğrenmeye de ihtiyaç kalmazdı.
Bu mantık illiminin meseleleri nin hepsi nazari de değildir.Eğer hepsi nazari olsaydı devir ve teselsül gerekirdi.Bu ise batıldır.
(Belki bazısı bedihi ve diğer bazısı Nazaridir.Böylece bedehatden nazariler müstefad dır.
El Bahsüssani/İkinci Bahis
İkinci Bahis Mantığın mevzu dur.
Bir ilimin mevzu,mizan olsun nahiv olsun farketmez.O ilimin avarızından bahseder.
Ancak ya bil kül avarız olur.
Kendi mahiyetini mulhak bir avarızdır. Teaccub gibi.
Yada ona müsavi birine mulhak olan avarızdır.İnsana bakarak Dıhk gibi.
Yada Eammın bir cüzüne mulhak avarız dır.Hayvanın in
sana nisbeti gibi.
Gerek tasdikat ve gerekse Tasavvurat olsun malumatdan Mantığın mevzu:
Bu bir konudur ki bu mantık ilim sayesinde bizim mechulumuz olan tasavvurat ve tasdikata ulaşırız.
Böylece Tasavvuru külliye ve yada cüziyeye yada zatiye ve arazziye
yada Cins ve Fasıl ve hassa yahut araz ı amma olması bakımından bilgi sahibi oluruz.
Tasdik bakımından da Tavakkufu garib:Bu tavakkufu zatidir.Bu ise malumatı tasdikıyyenin kazıyye yi hamliye yada şartıya olmasıdır.
Yahud aksi kazıyye olmasıdır.Farketmez.yada Nakızı kazıyye olsun farketmez.
yada tavakkufu baiyd olarak bilgi sahibi oluruz.
Malumatı tasavuriyenin kazıyyelerin mevzuatı ve mahmulatı kazaya olmasına tevekkufu baid denir.
Adet ile mucerrebdir ki;
Tasavvura musil olan tasavvuri malumata gavli şarih denir.
Zira Kavli şarih çoğu kere murekkebdir.
Tasdika musıl olan tasdiki malumat bizi tasdiki meçhulumuz ulaştırdığından Hucct denir.
Bu sebepten birincisi: tasavvurat ikincisine:tasdikata vadi bakımından mukadem olması vacib oldu.Vadi zikir demektir.
Zira Tasavvur tasdika taban da mukaddemdir.
Zira Her tasdik olunmuş olan yer de mahkumu aleyh olan tasavvurat vardır.Bu ise ya resmi,sadık bir emir yada zaten olsun böyledir.
Mahkumu bih de böyledir,ister mahmul olsun hamliyat da olduğu gibi.
İsterse taliyan olsun şartiyat da olduğu gibi.Burada Mahkumu bih her ikisinden de eam dır.
(Hüküm ise)Yani Nisbetin beyne beyne tasavvuruna Hüküm tabir olundu.
Zira Hüküm için nisbetin beyne beyne olması şartdır.
Yukarda bahsedilen mahkum aleyh ile ilgili taksimatın nedeni
şu üç illetdn birinin bilinmemesi durumunda söz konusu olur.Zira
Bir şeyin vuku yada ademi vuku nun idrakı mumteni olduğundan yukarda anlatılanları bilmek gerekir..
Zira tasavvuratı selase şartlardır.İdrak ise meşrut dur.
Şartın intifası meşrutun da intifasını gerektirir.
Zira şart meşrut dan daha eam dır.Namaz için abdestin luzumu gibi.

Bu Risalenin makaleti Ula(birinci makalesi)
(Mufredat ile ilgilidir.)

Külliyatı Hams
Kavli Şarih
Bu dört nevileri
Bazılarına göre makasıdı Tasavvurat dır.

Makaleti ula da Dört Fasıl vardır.

Birincisi Lafızlar ile ilgilidir.
Yani lafızların manalara delaleti demektir.
Burada delalet demek:Birini dilince diğerini de anlamak ve bilmek demektir.
Lafızın manaya delalet vazı mutabakat ile tevessut eder.
Eammın cüzüne delaletin de tazammun delaleti de dahildir.
(İnsan denin ce insanın sadece Hayvana yahut yalınız natıka delaleti tazammuni bir delalet dir.
İztırari lafzın vazı vasıtası ile mevzu leh manadan iltizami delalet çıkmış oldu.
İnsanın ilim kabiliyeti yada kitabet sanatına delaleti gibi.
(Burada ki delalet iltizami bir delalet dir.
iltizami delalet de emri haricin bir hal üzere olması gerekir ki musemmanın tasavvurundan emri harıcin
tasavvuru lazım gelir. Yoksa lafızdan emri haricin fehmi mümteni olurdu.
Delaleti iltizamiye de emri haricin müsemmanın hariçce teahakkukundan emri hariicin teahakuku lazım gelmez.
Her ne kadar haric de araların da mülazemet olmamasına rağmen ama nın (körlüğün)basar üzerine delaleti gibi. )
Bilinmeli ki Mizaniyin delaleti iltizam da lüzumu zihniyi şart koştular.
Üsul alimleri ise zihni iltizamı bu delalet de şart koşmadılar.
Belki mutlak bir lüzum yani ister zihni isterse hariç deki lüzüm olsun yeterlidir,dediler.
(Besait de olduğu gibi mutabakat tazammuni delaleti istilzam etmez.
Oysa tazammuni delalet mutabakatı istilzam eder.
Burada besait den maksad noktalar ve mücerredatlar gibi..
Bunlar gerçek basiteler dir."ma la cüze leh" denir.
(Delaleti iltizamiye ğayrı müteyakkındır.)Yani bu istilzam müsellem değildir.Belki memnudur.
(Zira her mahiyet için zihni lüzum tasavvurundan emri haricin tasavvuru ğayrı malumdur.)
(Denilir ki;Her bir mahiyetin tasavvuru o mahiyetin ğayrısı değildir.)(Bu söylenti memnudur.)
(İşte bu sebebden tebeyyün etti ki Tazammuni delaletin ademi istilzamı demek istilzami delalet demektir.)
Tazammun ve istilzam arasın da tahakkuk bakımından umum husus min veciih vardır.
(Bu her iki delalaet ancak araların da mutabakat olursa mevcud olurlar.)
(Zira tabi metbusuz olamaz.Burada her iki delalet mutabakata tabidir.Metbu mana ise mutabakatdır.)
(Muabakat karinesile delalet eden burada maksuddur.Eğer bir cüz ile mananın cüzüne delaleti kasd edilirse,bu murekkebdir.
(Ramiyil hıcareti, gibi)
Eğer böyle olmazsa bu lafız müfred dir.Müfred bir lafızın tekbaşına kendinden bahis sahih olmaz.
Zira bu müfred lafız bir edatdır,Yani edat müfreddir.tekbaşına bir manası yokdur.
"Fi"ve "la" harfi gibi.
Eğer bu müfred lafız haberiyeye salih olursa o zamanheyeti ile üç zamandan birine delaleti olur.
O zaman da bu müfred (kelime olur.)

Yahut üç zamandan birine delalet etmezse o zmandan bu müfred kelime isim dir.
Katib ve darib lafızı gibi.
Bu takdir de bu lafızın manası yada bir çok manaları olur.
Eğer birincisi gibi yani bir manası olursa buna alem isim denir.Zeyid Ali gibi.
Eğer muşahhas ve muayyen bir manaya delalet etmezse "fi"harfi gibi.
Buna külli isim denir.
Bu takdir de haric de ve zihin de efradı mustevidir.
İnsan ve Güneş lafzı gibi.
Eğer bu lafızın manası bazısı bazısına tercih edilirse ona müşkil ve müşekkek küllidenir.
(Vücud deinilince hem vacib hem de mümkin vücud a delalet eder.Ehli hak indin de vücud ekseri vacib vücud ile anlaşılır.
Eğer kelimenin birden çok manası olursa,bu manaların arasında vazı müstevi ise Buna Müşterek mana denir.
"Ayın" lafızı gibi.
Bu kelime hem zeheb hem de basar manasına gelir.
Eğer böyle seviye olmazda manalardan biri tercih edilmişolursa,sonradan başka bir manaya(yani ikinci manaya) nakil olursa
Bu durumda birinci vazı manayı terk edip orffen ikinci mana tercih edilirse buna Orfi menkul bir isim denir.
Yada orfen ve adeten menkul isim denir.
(Eğer bu nakil nakli am olursa yani nakil ğayrı muayyen ise "dabbe" gibi ..
(Yada menkulu şeri ile yani nakil şeri ise .Salat ve savm gibi)
Zira salat önceleri dua manasına sonraları efali ve erkanı ile meşru kılınan namaz manasına gelir.
Eğer nakil orfi has ise buna istılahi nakil denir.
(Nuhat(kramer) ve nizar(mantık) istilahatı ve diğerleri gibi..
Örnek:
Fiil ilk mana olarak iş yapmaya denir
Saniyen bu lafız nahiv istilahatında bir manaya denir ki üç zamandan birine delalet eder.
Eğer o manayı evvelde ki vazı manayı sanide mevzu bakımından terk edilmemişse buna manayı hakikat denir.
Eğer bu manayı evvel terk edilmişse buna Mecazi mana denir.
Esed kelimesi bir hayvan ın adıyken racülü şüca da kullanılması ikinci amanaya nakil oluduğundan ilk mana terk edilmiş bu sebepten
Manayı mecaz odu.
Bunca müfred kelamın taksimatı yani;Mengulu orfi ve ve şerif taksimatlar nahiv ilimine göredir.
Mizanı mantık da ise hakikat ve mecaz manalar sadece isime mahsus değildir.Hem fiil ve hem harf de de olur.
(Her bir müfed lafızdır ki )(diğer bir lafza nisbetle onun muradifidir.)Mana bakımından lafızların aralarında tevafukluk var.)
(Yada iki lafız bir diğerine mana b akımından mubayin olur.)
(mürekkeb lafız ise ya Tam olurki muahtabı o lafız üzerine sükut sahih olur.)
(ya da ğayrı Tam olur ki bu tam mananın tam tersi dir.)
Mefhumu mana itibarıyla ya sıdka ve kizibe ihtimale olur yada olmaz.
(eğer kizibe ve sıdka ihtimali olumazsa buna murekkebi tam denir.
Eğer kizibe ve manaya ihtimali olursa,Buna Haber denir.
Kizib ve sıdıka ihtimal olmayan ise murekkebi tam ve inşai dir.
Eğer filin evleviyet ile talebi istila manasıyla delalet ediyorsa buna EMİr denir.
Örnek:Darebte ente de ente failin ente(mütekellim) olduğunu tekid için gelmiştir.
Fiilin delaleti veliyye ile özel mana olursa buna süal ve dua denir.
Tesavat ile bir delalet olursa buna iltimas denir.
Eğer delaleti evleviyetle olmazsa buna Tenbih denir.)
Burada temenni ,terecci ve nida da dahildir.)
Mürekkeb kelime eğer ğayrı tam olursa ve cüzi sani cüzü evvele takyid bir mana ise buna Takyidi denir.Hayvanı natık gibi.
Değilse Ğayri takyidi denir.
(Edat ve isim den murekkeb bir kelime gibi..Er racul gibi.."er" edat dır racül de ayrı bir kelime dir..bir kayıd yokdur..
(Yada bir kelime ve bir edatdan mürekkeb kelime olur.Kateb tu gibi..
Buarada keteb ve tu bir kelime ve bir edatdan mürekkeb kelimedir.

El Faslussani(İkinci Bölüm)
Meaniyi Müfred
Birinci Fasıl Meaniyi Müfred(Müfred kelimenin Manaları)üzerinedir.
Her mefhum (yani akılda anlaşılan şeyler)
Ya cüzü hakiki dir.Eğer mefhumun tasavvuru vukuunda olan şirketden bir engel teşkil ederse..
Ya da Külli olur.Eğer Vukuundaki bu şirkete bir mani olmazsa, külli olur..
Bu her ikisine de yani külli ve cüziye delalet eden lafıza ise külli ve cüzi lafız denir.
Küllinin ya mahiyetinin altında cüzi efradı olur.
Yada külli mana bu cüzi manaların mahiyetine dahil olur.
Yada cüziyatın mahiyeti mananın haricinde olur.
Birincisi :Yani tamamı mahiyetin tahtında cüziyat olursa buna nevi hakiki denir.
İster muteaddidi eşhas olsun yada ğayrı müteaddidi eşhas olsun.
Müteaddidi eşhasın haricde şahısları müteaddid olur.
Mahuvenin cevabın da şirket ve hususiyet hasebiyle magul olur.İnsan lafzı gibi cüziyatı haric de müteaddid bir ladfızdır.
Yada ğayrı muteaddidi eşhas olur.Burada bir şahıs a munhasır olur.
Hususiyeti mahza hasebiyle mahuvenin cevabın da magul olur.Şems kelimesi gibi.
Nevi hakiki ise ya hariç de olan bir in yada mahuvenin cevabında hakikatleri muttefik birden fazla üzerine magul(cevabi söz) olur.
Eğer ikincisi olursa yani bir den fazla hakikatler üzerine magul olursa;
Cüziyatın mahiyetin de mahiyeti müşterek,ve nevi aher olursa aralarında bir müşterek olmaz.
Tamamı cüzün nevi aher ile mahiyetler arasın da müşterek olursa mahza şirket hasebiyle mahuvenin cevabın da magul olur.
O zaman da buna CİNS isimlendirilir.
Zira hem ağyar ve hem de efradına mutenavildir.
Bir çok alimler bunu Mahuvenin cevabın da hakikatları muhtelif bir çok neviler üzerine külli maguldur. Diye resim ettiler.
Ya Cinsi garib olur:
İnsan nedir mahuve sorusuna ,insan Hayvandır magulu gibi.
ortak efradı cins bazısı ndan magul olur.İnsan ve feresin Hayvanat da müşterek olması gibi.
(İnsan Ve Ferese nisbetle Hayvan demek gibi.)

Ya da Cinsi Baiyd olur:

Mahuvenin cebabın da süal olunanın ğayrısıyla cevab olur.Buna doğrusu iki cevab verilir.
Eğer bir mertebe cinsi baiyd ise.
İnsana nisbetle cismi nami demek gibi..
İki mertebe baiyd olursa cevab üç olur.
Cisim nedir sorusuna Daş,İnsan ve feres cevabı gibi..
Cevab Dört de olur,üç mertebe cinsi baiyd olursa.
Cevher nedir sorusuna verilen cevap da;Hayvan,cismi tam,cisim,ve cevher denir.
Sen buna diğer örnekleri kıyas et...
Külli sani nin yani cüziyatda dahil olan külli müşterek mana olmaz eğer tamamı cüz ile aher arasında müştereklik varsa.Yada aralarında müsavat varsa.
Her hassas varlık hayvan demek gibi.
Eğer böyle olmazsa;ve mahiyet ile aher mana arasın da müşterek olur.
İnsan ve ağaçlar arasında müşterek mana hisssiyat gibi.
Bu neviye nazaran nevi aher ile araların da tamamı müşterek olması caiz olmaz.Zira mukader olan bunun tersidir.a teselsül de olmaz,
Belki bazısıdır.Yani bazı tamamı müştereki dir.
Burada müsavi bazı müşterek manalarda nihayet bulur.İşte o zaman baz a Faslı Cins adı verilir.
Yada bazısı (Faslı cins)hassas hayvanın faslı hayvan olduğu gibi(olur)Bu durumda nasıl olur da bazı cüz, cins de müşarik den olan mahiyeti temyiz eder.
Hayvan da olmakta natık ul insan olma bakımından feres den ayrıldığı gibi..
Bu cüz yada Fasıl olur..Buna da Resim diye cumhura göre isimlendirilir.
Eyyu şeyin huve fi cevherihi(Cevherinde bu nedir sorusuna cevap da bir şeye ihtimali olan külli fasıl olur.)
Bu durum da yani fasıl resim olabilidiğine göre iki mütesavi iki emri külliden mürekkeb olur yada
umuru külliyatı mütesaviyat olursa,bunlardan her biri tümünün hakikat manası için Fasıl olur.
Zira Vücud da hakikat mananın müşareketin den hakikat her biri temyiz edilir.
Müşarik manasından nevi için mümeyyiz olan Fasıl ,cinsi garib olur.Eğer cinsi garibin den temyiz olursa İnsan için Natık gibi.
Cinsi baidinden müşareketinden temyiz oursa Faslı baid olur.İnsan için Hassas gibi..
Üçüncüsü:
Cüziyatın mahiyetinden haric olan küllinin infikakı mümteni ise Arazı lazım olur.
Eğer mümteni olmazsa arazı mufarık olur.
Özetle:Mahiyetden haric külli ya arazı lazım olur yada arazı mufarık olur.
Arazı lazım Habeşi için sevad arazı lazımdır.Burada araz vücud için lazımdır.
Bu luzum mahiyet için oursa insanın mahiyeti hakkında teaccub etmek gibi..Zira insanın künhünü bilmek imkansızdır.
Bu ise ya beyyin mübeyyin olur.
Yani melzumun tasavvurunda lazımın tasavvuru gerekir.Bu tasavvur zihin de lazım ve melzum arasında yeterli olur.

Burada AC=AB açıları toplamı 180 derece
-120 derece=60 derece olan açılar da ve çok açılı düz ve dik çizgiler açısında ayrıca da Bürhanı süllemi hendesi üçgenin de
ve Altı açılı üçgende buraya örnek verilmiştir..ltf..bu üçgen şekillerine bakınız.Galeri de bu gösterilmiştir.

Zira da kaim zaviyeye müselles için mefuza selasenin zaviyeleri müsavi olur.
Bu müsellesin mahiyetine lazımdır.Bu burhanı süllemi cüzlerinden olduğu malumdur.Bu her kaim zaviye de
böyledir.Her kaim zaviye de ve müsellesden her birinde Bürhanı süllemi cüzü ile bilinen ise müsellesin mahiyetin de lazımdır.
Burada bilinen şekli evvel netice verir.Mefruza üç açı eğerkaimelerin açılarına aşit olur bu zaten müselesin mahiyetine lazımdır.
Ve bu matlub olandır.Şekli evvel Yani Açıları 180-120=60 derece olan eşkenar açılı üçgen bilinmeden diğerlerini şerh de müretteb bir kyas gerekir.
ANla.Bu şık da kıyası mutearif Bu fen de biraz bilgi ve tecrübesi olana gizli değildir.
Zhinde ouşan lazım ve melzumun arasında olan müsavat Erba(dört sayısının lüzumu gibi bir inkısamdır.
Dördün her parçası müsavi olması zihin de beyyin dir, bilinir.
Bir de ğayrı beyyin olur bu lüzum..
Lazım ve melzum arasında ki lüzumu zihni ile lüzüma ihtiyac duyar.Ama müsavatı ortaya(vasta)dır.
Müsellese kaim olan cizgiler için olan zaviyelerin müsavatı gibi..
Bu konu da da yukardaki üçgenlerin örnekleri geçerlidir.
(Ve denir ki; Bu lazım ve melzum arasındaki lüzum un beyyin olması aralarındaki tasavvurdan dolayıdır.
Birinin tasavvurundan diğerinin tasavvuru luzumu beyyin dir,demek oluyor.
Birincisine yani manası itibarıyla bu luzumun beyyin olanı daha eam yanu umumidir.
Arazı Müfarık ise;
iki kısımdır
1.Seriuzzeval olur.
Dehşet ve hayretden oluşan humra(ızargınlık) gibi..
Korkudan saralmışlık gibi..
Bunlara süratle zail olan sıfatlardır.
2.Bati uzzaval olur.Şeyb ve şebab gibi..İhtiyarlı ve Gençlik gibi
Bu her arazı lazım ve mufarıkların her bireri ya bir efradı hakikate mahsus olur ya da omaz.
Bu ise ya Hasse olur,Eğer Efradi bir hakikate mahsus olur ise.
İnsan için bil kuvvet ve bil fiil dıhk(gülmek)gibi..
Yada Arazı am olur;Efradi bir hakikate mahsus olmazsa..
İnsan ve hayvan için bil kuvve ve bil fiil maşii(yürümek)gibi..
Hassa ise şöyle resmedilir.
Yalınız bir hakikatın tahtında efradına mahsus,
ve mahmul olan magulu küliye dir.
Ve gavli araziyedir.Fasıl ve cins ve nevi gibi değildir.
Arazı Am nedir?
Arazı am:Bir ve daha fazla hakikatlerin efradına mahmul külli bir maguldür(sözdür)
Buda Gavli Arazidir.
KÜLLİYAT BEŞ KISMA AYRILIR.
1.Nevi:
2.Cins:
3.Fasıl:
4.Hassa:
5Arazı am dır.
[b]
El Fasussani(İkinci Fasıl)

Konu: Mebahisi Külliye ve cüziye dir.
Elfaz ve cüziye i faslı salisin beş kısmı vardır.
1.Bahis:
Küllidir ki efradı itibarıyla haric(ayan da) de mümteni ül vücud olur.
Lafızın nefsi itibarıyla mümteni değildir.
Yani mefhumu lafzı külli bazen de zihin de mümteni olur.
Şeriki barinin isimi az ve nadir oldu"şerikil bari ız ismuhu" demek gibi..
2.Bazen de mümkinül vücud olur.,Ancak haric de mevcüd değildir.
Anka (kuşu) gibi..
3.Bazen de sadece bir örneği mevcüd olan vücud olur.kendisin den başkaca varlığı mümtenidir.
Bari teala nın varlığı gibi..
Ya da kendisinden başkasının varlığı mümteni olmaz..Şems (Güneş)gibi..
Külli mevcüdü olan bazen çokca olur.Yada mütenahi olur.Yedi kevkebi(dokuz ) seyyare gibi..
Yada Ğeyrı mütenahi olur.Nefsi natıka gibi.
2.Mebhasi Sani:
Biz hayvana hayvan dediğimiz de külli bir ifade dir.
Üç emir de müteala edilir.
1.Külli bir ifade dir.Külli tabiatından bahsedr.
2.Mürekkeb ifade dir.
birinci de Mahiyeti itibarıyla külli bir ifade etmiş oluruz.
İkinci de de mantık bakımından bir külli ifade dir.
3.Külli ve akli bir ifade dir.
Belki tahakkuku mümkin olmaz.
Külli tabi ise haric de mevcüddur.
Zira külli tabi mevcud hayvanın bir cüzüdür.Zeyid hayvanın bir cüzü Hayvanı natık dır.
külli tabi hariç de mevcuddur.Tabi külli olan da haric de mevcüdun bir cüzüdür.
Mantiki ve akli külliy olanlar ise
Bunların vücudiyetin de hılaf vardır.
Burada nazar mantıkdan haricdir.
Zira bunların vücudiyeti ilahi hikmetler bahsine girer.
3.Kısım olan mütesavi külliyat dır.
diğerinin sadık olduğu efrada küllilerin her bireri de sadık olur.
İnsan ve natık gibi.
Her insan natıkdır ve her natık insan dır.
Küllilerin arasın da umum husus mutlak vardır.
Eğer diğerinin sadık oluğu yerde bunların her bireri de sadık olursa..Ama aksi olmaz.
Hayvan ve insan gibi..
Her insan hayvandır ve her hayvan insan değildir.
Küllilerin arasın da umum husus min vecih vardır.
Eğer yalınız ca diğerinin sadık olduğunun bazısına sadık olan külliler olur ise ...
Hayvan ve ebyaz gibi..Her hayvan ebyaz değildir.bazı hayvan ebyaz ve baı hayvan ebyaz dır.
Mütebayin külliler olur..
Eğer diğerinin sadık olduğu efrada sadık olmaz. sa..
İnsan ve feres demek gibi..
Mütesavi külliyelerin nakizı da mütesavi olur.
Eğer böyle olmazsa külliyeden her birinin kizb olan diğerini doğrular..
Doğrularda diğerinin yalanladığını beriki doğrular.
Bu ise muhaldir.
İnsan ve natı gibi..
Külilerden eammın nakizi mutlakan ahassın nakizından mutlakan daha ehas dır.
Böyle olunca
Eammın nakizi efradın üzerine sadık olan üzerine nakizi külli ehass sadık olur.
Bunun aksi doğru değildir.
Burada Akis den maksad Loğavi dir Mantıkı akis değil zira mantıkı akis caiz olur.
Birincinin doğtu olmasına gelince yan;
Şu sözümüzün sıdkı gibi:
Hayvan olmayan da insan değildir gibi..
Eğer bu sözümüz doğru olmasa,nakizi doğru olur dur.Bazı insan hayvan olmayan da insan değildir,doğru olurdu.
Eğer mezkur olan misal de nakiz olsa,aynı ahas eammın nakizi nin sadık olduğu nun bazısı üzerine doğru olurdu.
Zira nefinin nefyi isbat demektir.
Bu durumda Bazı hayvan olmayan da insan dır..demiş olursunuz.
Bu durum eam olmadan ehassın sıdknı müstelzimdir.Bu ise eammın olmadığı durumda muhaldir.
İkinciye gelince:
Örnek:Her insan olmayan hayvan da olmaz değildir.Sözünün doğruluğu:
Zira
Eğer bu doğru olmazsa,
Ehassın nakizinin üzerine doğruladığı bütün efradının üzerine eammın nakizi doğru olurdu.
Bu ise yani;Her insan olmayan hayvan da olmaz.nın sıdkı..
Eammın sıdkı olan efradına ehassın sıdkını müstelzim olurdu.
kudemaya göre.Aynul eam nakizin aksi ile olur.
Bu ise muhaldir.
Bu külliler tebayünü cüzi ile mütebayin olan küllilerin nakizi our.
Zira bu nakizleri Bir şey üzerineir(La şey vela Vücud gibi bir şeye) asla sadık olan şeyler değildir.
Zira aralarında tebayünü külli vardır.
Bu durum da tebayünü cüzi katan tehakkuk etmez.
Eğer bu nakizler birlikte bir şeye doğru olsaaraların da tebayünü olur.
Mütebayinlerden biri diğerine ancak nakizi olur.İnsan ve Feres gibi.
Tebeyünü cüzi cezmen lazimdır.

Dördüncü Mebhas:

Üçüncü fasıldan nevi muayene ve hasse olan lafızlar Cüzi olur.
Mutlak cüzi mezkur manaya denildiği gibi.
Buna Cüzi Hakiki isimi verilir.
Bu Cüzi mana;
Her eam mın altın da münderic olan cüzlerine itlak olunur.
Birkısmına da Cüzi izafi isimi verilir.
bunu Mertebesi Dörddür.
1.Nevileri umumi olur.Nevi ali de denir
"Cisim" demek gibi.
cismi nami,ve hayvan ve insan dan daha umumidir.
2.Nevi ehas olur.Yani ehassul enva olur.
Bu ise "İnsan "gibi nevi safildir.
Buna Nevül enva de denir.
3.Aliden ehas,safilden eam olur.
Buna Nevi mutevassıt denir.
Hayvan ve cismi nami gibi..
Bunların hepsi insandan daha umumi,cisimden daha hususidir.
4.Bunların hepsine(nevi ali ve sefil)den mübayin olur.
Buna ise müfred nevi denir.
Eğer biz cevherin akıl için cins olduğunu söylersek.
Eğer akıl nevidir dersek Bunun altın da eşhas vardır ki bunlar ukulu aşere dir.
Bu durumda neviden daha eam değildir.

Ecnası(cinslerin)mertebesi de Dört dür.
Lakin cevher gibi meratibi ecnasdandır.Buna da Cinsul ecnas denir.
Cinsi safil denmez.Hayvan gibi.
Cinsi mutevassıta örnek:Cismi nami ve Cisim gibi.
Cinsi Müfede örnek Akıl..
Eğer cevher akıl için bir cins değildir dersek..

Nevi İzafi:
Nevi hakiki Nevi izafi olmadan araların da umum husus min vecih mutlak yokdur.belki her birerleri diğerlerinden daha eam dır.
Hakayıkı basitalar gibi..Akıl,Nefis ve natıka gibi..her birerinin nevi safile sıdkı mevcud dur.
Bunlar envayı hakikatler dir.Enavayı izafiyetlerden değildir.
Mahuve nin cevabın da cüzü magul eğer mutabakat ile mezkur olursa Mahuvenin tarikında vaki olan cüzü magul denir.

İnsan nedir sorusuna cevaben:
Hayvanı natık demek gibi.
Eğer cüzü magul tazammun ile mezkur olursa,buna Tazammun denir..
Cismi nami nedir yada cismi hassas ve müteharrik nedir sorusuna Hayvan demek giibi.
Cinsi Ali;en yüksek cins demektir.
Fasıl olması caizdir.
Fasıl demek müsavi iki emirden mürekkeb olur.
Bu cinsin taksimleri vardır.
Bu sebebepten Cevher ya mürekeb olur yada cevheri mücerred olur.
Mücerred cevher akıl ve nefis gibi..
Yada Nevi safil olur.
Ondan daha aşağıda bir varlık yoktur. Nevi insan gibi..
Nevi safilin faslı olur.Natık insan gibi..
Yada faslı olmaz.
Nevi safil fasıl olur.Zira ondan onun tahtında nevi değil şahıslar vardır.
Bu sebepten taksim edilmezler..
Ecnas ve enva bakımından mUtevassıtlar
Hem taksim olunanhem de temyiz eden fasılları vardır.
Her bir fasıl ki aliye kaim dir saifile de kaimdir.
Ama aksi olmaz.Yani saifile kayım olan alisi de olmaz.
Her bir safile taksim olan aliye de taksim olur.Aksi küllisi geçerli olmaz.Nahik sahil ve insan örneği gibi
Faslı Rabi(Dördüncü Fasıl)
Tarifat(tariflerin)beyanatı hakkın da dır.
Kavli Şarih olan (Muarraf)yani bir şeye muarraf olan demek
malum umurun tertibiolan fikirler ya da mechulun elde edilmesin de tahsil olan emirler ve fikirlerdir.
(O şeyin tasavvurunu istilzam eder. Yada O şeyi diğerlerinden temyiz eder.Buna Tarif dnir.
(tarif edilen şeyi nefsi tarif olması caiz değildir.
Zira bu durumda tarif den önce bilinen ile tarif etmiş olunur.
Bir şey kendisinden önce bilinemez.
Tarif muraf dan daha umum olamaz.Daha umu bir tarifle anlatılamaz.
Zira ifadeyi tarif de eammın kusuru vardır.
Tarifin murafdan daha ehas olması da caiz olmaz.
Zira tarif edilenden daha gizli olmuş olur.
Tarif edilen muraf umum ve husus da murafın mahiyeti için müsavidir.
Bu tarife Haddi tam denir.
Haddi Tam:Cinsi garib ve faslı garibinden oluşur.
Faslı garibinden oluşan yada faslı garib ve cinsi baidindn Tarifi ise Haddi Nakıs dır.
Resmi Tam:
Tarif cinsi garibinden ve hassa sından olursa resmi tam dır.
Resmi Nakıs:
Bu tarif sadece hassasından olursa..
Yada cinsi baidi ve hassasından tarif edilir.Cinsi baid,Cismi natık ile insanı tarif gibi..
Bu tarifler de bilinen e denk bir tarif den kaçınmak gerek.
Hareket ti sükün olmayan diye tarif gibi.
Zevc ferd değildir demek gibi..
Tarifde bilinmeyen ile tarif den de kaçınmak gerek.
Devir gerektirdiği için bir şey kendisiyle de tarif edilmez.
Devir iki kısımdır:
1.Devri Tekaddumi.
Devri Maiyet.
Devri Maiyet caiz dir.
Husulünden önce husulu ile olur ki bu batıldır.Zamaniye bakımından maiyyet den ibaret
olan kısım ise caizdir.Batıl değildir.
Bu devir ister bir mertebe de isterse birden çok mertebede ittifak ile olsun.farketmez.
Devir olanlar arasın da müşabehet ve ittifak vardır.Heyeti şecat de racül ile esed arasında ki müşabehet gibi..

Birden fazla mertebe d müşabehet de devir'e örnek:
Bir bakıma gizli bir devir oluyor demektir.
İkiyi tarif ederken;İki bir çift (zevc)dir.Zevc ise mütesavi olan iki demektir.
Mütesaviler ise biri diğerine eşit demektir.Sonra da "mütesavi iki şeye "isnan" denir,demek gibi..
Yani İsneyni bilmek için Zevc nedemek bilmek gerekti.Zevc i bilmek için mütesaviyi bilmek gerekti.
Mütesaviyi bilmek te bir şey nedir bilmek gerekti..Onun da bilinmesine ikiyi bilmek gerek..
Burada manası bilinmeyen ve ğarib elfazı kullanmamak gerekir.Yoksa kıyasda anlam ve delalet omaz.
Sami için bilinmeyen bir tarif ağarazı bakımından bir anlamı yoktur.

El Magaletüssaniye(İkinci Makale)
Kazıyeler ve hükümlerin ahvalini beyan hakın da..
Bu bölüm bir
Mükaddime ve
üç fasıl dan ibaretdir.
Mükaddime de bazı tarifler ve ahkam ile ilgili bilgiler vardır.
Kazıye nedir?
Ve aksamı..
Kazıye:Bu bir kavil dir ki söyleyene kavli sadık veya kazib demek mümkün olur.
Kazıye yi Hamliye :
Hamliye bir kazıyedir ki iki bil fiil ve bil kuvveh müfred tarafları olur.
Zeydün huve alimn Ve zeydun huve leyse bi alimin.gibi..
Kazıyeyi Şartiye olur.
İki farklı müfred olmaz birbirlerine bağımlı olur..
Bu ise Şartıyeyi muttasile yada Munfasile olur.
Ş.Muttasile:
Bir kazıyenin sıdkı diğer bişr kazıyenin sıdkına bağlıdır.
Eğer bu insan ise bu da hayvandır..demek gibi..
Yada Eğer bu insan değilse bu cemad dır..demek gibi..
Ş.Munfasıla ise:
Kizib ve sıdık da beraberce yada yalınız birin de binefsihi kazıyeler arasın da tenafi vardır.
Bu aded ya tekdir yada cift dir sözümüz gibi.
Bu insan hem katib hem de esved olur olmaz. gibi..

Faslı Evvel:
1.Hamliye:
Burada Dört Bahis vardır.
1.Bahis
Burada bahis Eczayı Hamliyedir.
Ve Envayı Hamliyenin kısımlarıdır.
Hamliye kazıyesi üç cüzden mürekkebdir.
1.Mahkumu aleyh
Buna Mavzu da denir.
2.Mahkumu bih:buna Mahmul denir.
3.Bu ikisi arasındaki rabıta olan lafızlar dır.
Buna vazı da denir.
"Zeydun huve alimun gibi.."
Bunlaraın hepsi aynı zamanda bir kazıyye de denir.
Bu Kazıyye 3 dür..
mevzu olan lafız..mahmul olan lafız,ve rabıta olan lafız diye..
Bazı lüğat de bu rabıta hazif olur.öyle kullanılır.
Zira manasını saimin(dinleyicinin) şuuru .vardır..gerek görmez..
Kazıyeyi Mucibe:
Bu araların daki nisbet eğer mevzu mahmuldür demek sahih olursa bu kazıye kazıyeyi mucibedir.
El insanu Hayvanu demek gibi.
Kaıyeyi Salibe:
Eğer aralarındaki nisbet ile mevzu mahmul değildir demek sahih olursa..buna kazıyeyi salibe denir.
El insanu Leyse bi hacer demek gibi..
Kazıyeyi Hamliye mahsuse olru
Kazıyenin mahmülü şahsı muayyene ,yani mavzu hamliye cüzi hakiki olursa buna mahsuseyi şahsiye denir.
"Zeydun Katibun" demek gibi..
Eğer mevzuyu hamliye külli olursa,buna delalet eden lafza SUR denir.Zira aralarında üzerine hüküm sadık olan
mevzu ve cüzlerinin efradının kemmiti vardır.
Bu durum da hamliyeye mahsura yı musevvere denir.
Hamliyeyi mahsure dört kısımdır.
1.Külli olur,eğer hüküm efradı hamliyenin tümüne şamil olursa..Buna sureyi mucebeyi hamliye denir.
Bunun kelimesi"Küllün"dür.
Küllü narin hareh demek gibi..yani her ateş yakıcıdır..demek gibi..
Yada Salibe ve sureyi mucibeyi külliyeyi hamliye olur:
Kelimeleri;"Laşeye vela Vahid" dir.

Laşeye vela vahidun minel insani bi hımarin..yani insandan hiçbiri ve hiçbir şeyi taş değildir demek gibi.
Burada hüküm bazı efrad üzerinedir.Buna Cüziye denir.
Bu cüziye ise ya mücibe ve süre olur..Sureleri de "Baz ve vahid" kelimeleri olur.
"bazul hayvani insanun yada vahun minel hayvani insanun demek gibi."Zira burada bazı insanı hasir ile
buna tahsir etmek ğayrı muteberdir.aksi ise bazı insan
hayvan değildir demek olur.
Bahsi Sani(Mahsuratın Tahkiki konusun da dır.)
Küllü C B dir demek gibi..
Bu bazen bi "hasebil hakikat" olarak kullanılır.
Bu sözün manası mucibeyi külliyeyi hakikatı;
her nezaman C varlığını düşünsek,yani C nin efradı mümkine den olduğu halde
Be de var olduğu müddetce efradı mümkineden olacaktır.
(Yani "C" melzum olduğu müddetce "o" be için de melzumdur.
Ve Her C Be dir..sözümüz,Bazen de bi hasebil haric kullanılır.
Hissi müşterek (havası hamse)ve hayal ve vehimler gibi..
Allame Taftezani;ye göre Hariç demek beş duyu ile idrakı mümkün olanlar demektir.
Mucibeyi külliye yi haricenin tarifin de:
Haric de her "c"ister hükümün öncesi ve sonrası ve şimdiki haliyle olsun,"b" dir.

MEBDE-ÜL CÜDÜL..................MEBDE-ÜL CÜDÜL
1.Mücibeyi küliyeyi hakikah...Salibeyi külliyeyi hakikah...Mücibeyi cüziyeyi hakika...Salibeyi cüziyeyi hakika..
.Mücibeyi külliyeyi hariciye...Salibeyi külliyeyi hariciye..Mücibeyi cüziyeyi hariciye..

2.Salibeyi külliyeyi hakikah....Mücibeyi cüziyeyi hakika...Salibeyi cüziye yi hakika..Mücibeyi külliye yi hariciye.
.Salibeyi külliyeyi hariciye....Mücibeyi cüziyeyi Hariciyeye.. Salibeyi cüziyeyi hariciye..

3.Mücibeyi cüziyeyi hakika.....Salibeyi cüziyeyi hakika..Mücibeyi külliyeyi hariciye...Salibeyi külliyeyi haricye
Mücibeyi cüziye haricye...

4.Salibeyi cüziyeyi hakika......Mücibeyi külliyeyi haricye..Salibeyi külliye Haricye..Mücibeyi cüziyeyi hariciye

Salibeyi cüziye yi Haricye
5.Mücibeyi külliyeyi hariciye..Salibeyi külliyeyi haricye..Mücibeyi Cüziye Hariciye...Salibeyi Cüziye

6.Salibeyi Külliye yi Haricye....Mücibeyi cüziyeyyi Haricye...Salibeyi Cüziye yi Haricye

Müntehal Cüdul.....

El Bahsuüssalisü(Üçüncü Bahis)
Kazıyeyi Madule Nedir..?
Tahsil ve Udul un Beyanı hakkın da dır.
Bu ise madule ve muhassala de dir.
a.Eğer harfi selb mavzu dan bir cüz olursa..Ellahi cemaden gibi..
b.Mahmul den bir cüz olursa..El cemadu la alem..gibi..
c.Hem mavzu hem de mahmulden bir cüz olursa....Ellahi la alem..
Bu durumda kazıyeyi madule denir..mücibe olsun gerek salibe olsun..
Eğer harfi selb bunlardan hiçbirinin cüzü olmazsa bu kazıyeyi hamliyeye muhassale denir.
İster mücibe ve ister salibe oldun..
İtibar kazıyenin icabı ve selbiyesine dir.Mücibe de nisbeti sübutiye ve selbiye ile mümkindir.
Kazıyee farketmez.
Her hay olmayan bir şey alemde değildir.. mücib dir her iki tarafları admiyan olmasına rağmen...
Müteharrikolan hiç bir şey sakin değildir sözümüz her iki tarafi vücudi olmasına rağmen kazıye salibedir.
Zira burada selb sakin olmakla ilgili..

Mebde ül Cüdül

1.Mücibeyi maduleyi mevzu......Salibeyi maduleyi mevzu...mücibeyi maduleyi mahmul...Salibeyi maduleyi mahmule.
.Mucibeyi maduleyi Tarafeyn..Salibeyi maduleyi Tarafeyn...Muhassaleyi mücibe..Salibeyi Basite..

2.Salibeyi maduleyi mavzu......Mücibeyi maduleyi mahmul....Salibeyi maduleyi mahmule..Mücibeyi madule yi Tarafeyn..
Salibeyi madule Tarafeyn......Muhassaleyi mucibe...Salibeyi Basite..

3.Mücibeyi Maduleyi Mahmule....Salibeyi maduleyi Mahmule...Mücibeyi maduleyi Tarafeyn...Salibeyi Maduleyi Tarafeyn..
Muhassalayı mücibe...Salibeyi Basite..
4.Salibeyi Maduleyi Mahmul...Mucibeyi Maduleyi Tarafeyn...Salibeyi Maduleyi Tarafeyn...Muhassaleyi mücibe..Salibeyi Basite..

5.Mucibeyi maduleyi Tarafeyn...Salibeyi Maduleyi Tarafeyn...Mucibeyi Muhassale...Salibeyi Basite..
6.Salibeyi Maduleyi Tarafeyn....Muhassaleyi Mucibe....Salibeyi Basite...
7.Muahassaleyi Mucibe....Salibeyi Basite...Müntehel Cüdul...Bitti..

Ve Salibeyi Basite :Selb edati mahmul ve mavzu dan bir cüz olmazssa demektir.
Salibeyi Basite Mücibeyi maduleyi mahmul den selbin sıdkı(tehakkuku) içun daha umumidir.
Bu ise mevzunun ademi anında mahmul vasfının icabın da değil.Şerikul bari leyse bi basir sözüöüz gibi.
Zira Mahmulun icabı ancak muhakkak var olan bir şeye sahih olur.
Kazıyeyi hamliyeyi hariciye de yada mukadderede ve mevzunun hakikatında olduğu gibi.Yani Kazıyyeyi hakikat de olduğu gibi.
Salibeyi basite nin mevzu mevcud olurlarsa,bu durumda selibeyi basite ve mucibeyi madule yi mahmule mütelazim olur.
Zeydun leyse bi katibun gibi..
Salibeyi basite ve mucibeyi maduleyi mahmul arasındaki lafızdaki fark:
a.kaziyeyi hamliyeyi sülasiye de aralarındaki lafzi fark:
b.Kazıyeyi hamliye mücibe olur.Eğer harfi selb üzerine rabıta mukaddem olursa..
"Zeydun huve leyse bi katib..ev la katib..yada ev ğayru katib.gibi
c.Salibe olur.Eğer harfi selb edatı rabıtadan tehir ederse.
Bu durumda kazıyed aralarındaki fark;
a.Niyyet ile olur.
b.İstilah ile olur.Yani adeti kavimin ne olduğuna bağlı kullanılır.
(Yani ğayır lafzınıntahsisi üzerine racidir.
Yoksa icabı madule ile değildir.
"Leyse"kelimesi selbi basit ve aksine tahsis dir.
Şöyleki bu istilahın aksi;"Leyse" kelimesi çoğu kere salibe de kullanılır.La ve ğayır ve dune edatları icabı madulede müstameldir.

El Bahsürrabi(Dördüncü Bahis)
Kazayayı müvecciheler hakkındadır.
Arlarında yani mahmulatden mavzuate İcab veya selbiye keyfiyetinden oluşan bir Nisbet lazımdır.
Daruret"la daruret"Devam "la devam gibi..
Buna da Maddeyi kazıye denir.
Buna delalet eden lafza da "Cihetül kazıye" denir.
Bu konuda yani Kazayayı müvecihe ve ahkamın da bir çok adet vardır.
Bu konuda Onüç Kazıye vardır.
1.Ena cüzü olan manasın da Kazıyeyi Basite dir.
Bu kazıye yalınız ca Mücibeyi hamliye yada salibeyi hamliye olur.
Küllü insanin hayvanun biddarureh demek gibi..
Salibeye örnek:La şeye minel insani bi hacer biddarureh..gibi

Kazıyeyi hamliyeyi murekkebe..
Bu kaziye hem selbiye hemde mücibe olur.
Her insan Dahik dir..daima gülmez ama itlak ame göre gülücüdür.
Basite altı kısımdır.
1.Darureti Mutlaka..Mahmulun mevzuya sübutuna biddarure hüküm olunur.
a.Mahmulun selbi ile olur, mevzu mevcüd olduğu müddetce ..bununla meşruteyi ammeden ihtiraz vardır.
Küllü insanuin hayvanun biddarurere
Selbine örnek:la şeye minel insani bi hacer.gibi..

2.Daimeyi Mutlaka;
a.Bu bir hamliyeyi müveciheyi basite dir ki mahmulun mevzuya sübutunun devamı ına hüküm olunur.
b.Mahmulun selbi nin devamı ile hüküm olunur,zatı mevzu mevcüd olduğu müddetce..
Bunlara dair icab ve selb bakımından örnekler önceden geçti..

3.Meşrutayı amme:
a.Bu bir hamliyeyi Mucibeyi basite dir ki;Bir şart ile mahmulun mevzuya sübutunun darureti ile hüküm olunur.
Bu şart zatı mevzunun mevzunun vasfından olmasıdır.
"biddarure küllü katibin müteharrikul esabi ma dame katiben"
b.Selbiye örnek:Bid darure La Şeye minel katibi bi sakinil esabi ma dame katiben"..

4.Örfiyeyi Amme:
Bu bir örfiyeyi ammedir ki bunda Hamliyeyi mücibeyi basite mahmlun mevzuya icab ve selb de mevzuya sübutu bir şart ile
hüküm olunur.Bu şart Zatı mevzunun mevzunun vasfında olmasıdır.
5.Mutlakayı Amme..
Bu tür hamliyeyi mücibeyi yada selbiye de basite de mahmulun mevzuya sübutu bil fiil hukum olunur.
İtalakı amme ile Küllü insan müteneffisunn..itlakı amme ile la şeye minel insani bi müteneffisin..gibi

6.Mümkineyi Amme dir.
Bu bir mümkineyi amme dir ki,mutlaka biddarure muhalifin tarafından irtifası ile hüküm olunur.
İmkanı Amme ile;küllü narun harre gibi..
İmkanı amme ile
La şeye minel harri bi baridin..
gibi..

Mürekkebet;
Yedi şekildir.
1.Meşrutayı Hassa:
Bu tür de mevzunun vasfı "la daimen"de olduğu gibi bi hasebizzat lam ve daime ile vasıflanmış olmasıdır.
a.Burada meşrutayı hassa eğer mucibe olursa;
"biddarure küllü katibun müteharrikulesabi madame katiben la daimen"
Bu mücbeyi meşrutanın terkibi;
mucibeyi meşrutayı amme ve salibeyi mutlakayı ammeden dir.
b.Mücibeyi hassa olursa;
Biddarure la şeye minel kitabi bi sakinil esabi ma dame katiben la daimen "
Bunun terkibi:Meşrutayı ammeyi salibe ve mücibemutlakayaı ammeden olur.
2.Urfiyeyi Hassa:
Bu "bi hasebizzat la devem kaydıyla mevzu masıflanmıştır.
Eğer mücibe olursa terkibi ;Micebeyi urfiyeyi amme ve salibeyi mutlaka dan olur.
Eğer salibeyi yi urfiyeyi hassa olursa Terkibi;
Salibeyi urfiyeyi amme ve mücibeyi mutlakayı ammeden olur.
Mücibeyi ammeyi hassanın icab ve selbiye olarak önceden geçti..
3.Vücudiyeyi La darure..
Bu mutlakayaı amme ve bi hasebizzat la darure kaydı ile muttasıfdır.
ia.Vücudiyeyi la darure mücibe olur:
"küllü insanin dahikun bil fiil la biddarure.gibi..
Bunun Terkibi;Mücibeyi mutlakayı amme ve salibeyi mümkineyi amme den oluşur.
Eğer vücudeyi la darure salibe olursa;
"La şeye minel insani bi dahikin bil fiil la biddarure "gibi..
Terkibi:
Salibeyi vücudiyeyi la darurenin terkibi Salibeyi mutlakayı amme ve mucibeyi mümkineyi ammeden olur.
4.Vücudiyeyi La daime:
a.Bi hasebizzat La devam kaydıyla kazıyeyi basite(mutlakayı amme)dir.
Burada İster mücibe ister salibe olsun farketmez..
Terkibi:İki mutlakayı ammeden oluşur.Yada her birinden yani mutalakayı ammenin biri mücibe diğer selbiyeden oluşur.
buna dair icab ve selbiye bakımından örnek geçti..
Mebde ul Cüdul
.......................................
1.Darureyi Mutlaka...Daimeyi Mutlaka...Meşrutayı amme bil manal evvel...Meşrutayı amme bil manasani...Urfiyeyi amme ...Mutlakayı amme
Mümkineyi amme...Meşrutayı hasse...urfiyeyi hasse...Vücudeyi La darure..Vücudeyi la daime...Vaktiye....Münteşire....Mümkineyi hasse...

2.Daimeyi Mutlaka...Meşrutayı amme bil manalevvel...Meşrutayı amme bil manassani...Urfiyeyi amme..Mutalakayı amme...Mümkineyi amme...
Meşrutayi amme ...Mutlakayı amme...Mümkineyi amme...Meşrutayı hasse...Urfiyeyi hasse....Vücudeyi la darure...Vücudeyi la daime...Vaktiye...Münteşire
...Mümkineyi hassa...
3.Meşrutayı amme bil manal evvel...Meşrutayı amme bilmanassani...Urfiyeyi amme...Mutlakayı amme...Mümkineyi amme...Meşrutayı hasse...Urfiyeyi Hassa...
Vücudiyeyi la darure...Vücudiyeyi la daime...Vaktiye...Münteşire...Mümkineyi hassa...
4.Meşrutayı amme bil manassani....Urfiyeyi amme....Mutlakayı amme....Mümkineyi amme..Meşrutayı hassa....Urfiyeyi Hassa....Vücudeyi la daruriye....Vücudeiyeyi la daime...Vaktiye...Münteşire...Mümkineyi hassa..
5.Urfiyeyi amme....Mutlakayı amme...Mümkineyi amme...Meşruteyi Hassa...Urfiyeyi Hassa....Vücudeyi la daruriye....Vücudiyeyi La daime....Vaktiye..münteşire
Mümkineyi hassa...
6.Mutlakayı amme....Mümkine amme...meşrutayı hasse....urfiyeyi hassa...Vücudiyeyi La darure...Vücudiyeyi La daime...Vaktiye....Münteşire....Mümkineyi hassa...
7.Mümkineyi amme....Meşrutayı hassa....Urfiyeyi hassa....Vücudiyeyi la darure...Vücudiyeyi la daime....Vaktiye....Münteşire....Mümkineyi hassa.
8:Meşrutayı Hassa....Urfiyeyi hassa....Vücudeyi la daure...Vücudeyi La daime...Vaktiye...Münteşire...Mümkineyi hassa..
9.Urfiyeyi hassa...Vücudiyeyi la darure..Vücudiyeyi La daime...Vaktiye ...Münteşire...Mümkineyi Hassa...
10.Vücudiyeyi la darure.....Vücudiyeyi la dime....Vaktiye...Münteşire...Mümkineyi hassa..
11.Vücudiyeyi La daime...Vaktiye...Münteşire....Mümkineyi hassa..
12.Vaktiye....Münteşire...Mümkineyi hassa...
13.Münteşire....Mümkineyi hassa..

5.Vaktiye dir.
Bu bir Hamliyeyi müvecciheyi mürekkebedir ki ;
a.Mahmulun mevzuya tesbiti yada ondan selbi ile olur.
b.Bi hasebizzat la devam ile mukayyed ,mevzunun vücudu vakitlerinden muayyen bir vakit de olur..
Eğer mücibe olursa,:"Biddarure küllü kamerin munhasifin vakte hululiyetil erdı beyne ve beyneşşemsi la daimen"örneği.
c.Mücibeyi vaktiyenin Terkibi:
Mücibeyi vaktiyeyi mutlaka ve salibeyi mutlakayı ammeden dir.

Eğer salibe olursa,"Biddarure la şeye minel kameri munhasifun vaktetterbi la daimen" gibi
Salibeyi vaktiyenin terkibi
Salibeyi vaktiyeyi mutlaka ve mücibeyi mutlakayı ammeden olur.
6.Münteşireyi Mürekkebe olur.
Bidarure ile mevzuya mahmulun sübutu ve selbi ile hükum olunur.
Bi ahasebizzat "la devam" ile mukayyed,vücudu mevzu evkatından ğayrı mukayyed bir vakit de olur.
Biddarure küllü insanin müteneffisun fi vaktin ma la daimen"..gibi mücibeyi münteşire olur.
Bunun Terkibi;
Mücibeyi münteşire mutlaka dır..
Ve salibeyi mutlakayı amme dir.
Salibe olur;
"La şeye minel insani bi müteneffisin fi vaktin ma la daimen "
Terkibi;Salibeyi münteşire mutlaka ve mücibeyi mutlaka amme dir.
7.Mümkineyi hassa dır."darureyi mutlaka irtifa"selbi ile hüküm olunur.
Hem adem hemde vücud canibinden selbiyle hüküm olunur.
Bu Mümkineyi hassa ister mücibe isterse salibe olsun terkibi şöyledir;
iki mümkineyi amme den birisi mücibe diğeri de salibe den olur.
Mücibe;"bil imkanil hassı küllü insanin katibun"
Salibe;bil imkanil hassı la şeye minel insani bi katib" gibi..
Mürekkeb kazıyelerin terkibinin marifetind kaide şudur;
"La devam" mutlakayı ammeye,
"La darure"mümkineyi ammeye işaret dir.
İcab ve selb keyfitetinde kadıyeyi ulaya muhalifdir.
Külliye ve cüziye bakımından aralarında müvafakat vardır.
"La devam ve la darure "ile mukayyed dir.

El Faslussani(İkinci Fasıl)
Şartıyeynin Aksamı hakkındad..
1.Şartiye
Birinci cüzüne Mükaddime ikinci cüzüne Tali denir.
Müttasileyi lüzumiye olur.
Tedayuf :
Aralarındaki bir alakadan dolayı mükaddemin sıdkı üzerine talinin sıdkı tahakkuk eder.
Bu alaka İlliyet ve tedayufİbirinin tasavvuru diğerinin tasavvuruna bağlıdır.

Müttasileyi İttifakiye de olur..
Aralarındaki bir alaka dan dolayı değilde mutlaf bir ittifakdır.
"İnkanel insanu natıkan fel hımaru nahikan"gibi..

Münfasileyi Hakika olur..
Mükaddem ve tali cüzleri araların da sıdı ve kizib de birlikde Tenafiyet vardır.
"emma en yekuneladedu zevcen ev ferden"

Yada mücibeyi maniatul cem olur.
Yalınız Sıdık da Mükaddime ve tali cüzleri arasın da Tenafiyet ile hüküm olunur.
"emma en yekune hazaeşşeyu haceren ev şeceren"

Yada maniatul huluv olur.
Yalınız kizib de cüzler arasında tenafi ile hüküm olunan mücibeyi munfasiledir.

Zeyden amma en yekunel fil bahri ve amma en yekune la yuğrak" gibi..
Bu üç taksimatın her bireri ya inadiye olur:
Bu tenafi zati cüzeyn de olur.
Yukar da geçen örneklerde olduğu gibi..

Ya da İttifakiye our.
Ararlarındaki tenafiye mücerred ittifak ile hüküm olunur.
Esvedi la katib için şu sözümüz gibi:
emma en yekune haza esveden ev katiben" gibi..

Yahut Hakikaten mücibe olur..
"emma en yekune hazaeşşey La esveden ev katiben"
bu hal d maniatul cem olur."esveden ev la katiben"gibi
Maniatul hülüv ve salibe olur..bu sekiz kazıyelerin cümlei...
salibeyi kazaya salibeyi lüzumiye olur.
Bu şartiyelerde bulunan lüzumi inadiye ve ittifak kaldırlır.yerine mücibe olurlar.
bu sebebden salibeyi lüzumiye yani salibeyi lüzumiye denir.
ve yine salibeyi inadiye denir.Yada salibeyi ittifakiye de denir.
Ve bazı mücibeyi lüzumiye sadık ve kazib iki cüzlerden sadık olur.
Ve bazıları da sıdık ve kizibliği mechul mükaddeme ve taliden mürekkeb olur.
Mükaddemi kazib ve tali sadık olur ama tersi olmaz.Yani mükaddemi sadık ve kazibi taliden oluşmaz.İnkane zeydun
insanen fehuve hacerun.."
Yada kazib cüzlerden olur..
yada kazib mükaddem ve sadık tali den mürekkeb olur."İn kane zeydun haceran feuhve hayvanun"
iki sadık cüzlerden bazı müttasileyi mücibeyi lüzumiye yalan olur.
bu tür kazıye Eğer mücibeyi muttasıle lüzumiyeden mürekeb olur..Eğer ittifakiye olursa
Bunun kizbi iki sadık cüzlerden oluşması muhaldir.
Munfasileyi mücibeyi hakikat ise hem sadık hem de kazib cüzlerden mürekkeb olur.
ve iki sadık ve kazib cüzlerden kazib netice verir.
Mucibeyi maniatul cemi iki kizbden yada bir sadık bir kazib den mürekkeb olarak sadık olur.
yada iki sadık cüzlerden mürekkeb olur ama kazib kazıye olur.
Mücibeyi maniatul huluv iki sadık cüzlerdn mürekkeb olan sadık kazıye olur.
Ya da bir cüz sadık bir cüzü kazib olan sadık kazıye our.
Kazib kaziyeler de iki kazib cüzlerden mürekkeb maniatul huluv ve mücibe olur..
Ama salibe gerek muttasile ve gerekse münfasıle olsun salibe kazıyelerin sevalibin de
mücibeyi takzibeder bazen de tasdik eden örneklerden olur..ve tasdik eder.
Ve Külliyeyi Şartiye;
Dört kısımdır.
1.Tali gerek lazım muttasile ve gerekse muanid münfasile olsun
mükaddeme hüsulu cemi evda(ahval) da mümkün olur.
Bu öyle bir ahval dir ki;
mükaddemin ahvale ictimaı mümkin olan bir umurun iktiranı sebebiyle bu ahval hasıl olur.
"Küllema kane zeydun insanen kane hayvanen" gibi
İZeyidin insaniyetine hayavaniyetin lüzumunu sabittir.

Cüziyeyi şartiye:
Bazı evza ve ahval de aynen külliye gibidir.
İnkane hazeşşeyhu insanen fehuve zenciyyun"gibi
(Mahsuse ise)yani şahsiyeyi şartiye vazı muayyen ve zamanı muayyen gibi ahvalde külliye gibidir.Yani
Tali mukaddeme müanid ve ya lazım olmakta aynen böyledir.

Muttasile de mücibeyi külliyenin sürları;
Küllema ve mehma, ve meta dır.

Munfasile de mücibeyi külliyenin süru "daimen" kelimesidir.
Gerek muttasile v egerekse munfasile de salibeyi külliyenin sürları
:Leyse elbetetetn dir.Bu her ikisin dede mücibeyi cüziyenin baen sürlar olur.
Bazen de olmaz.
"İaza kane hazeşşeyhu hayvanen fehuve insanun,izakane hazeşşeyhu hayvanen fehuve emma bağalun,ve amma bagarun"gibi
baen de olmaz.;iza kaneşeyhu hayvanen fehuve amma feresun ve amma hımarun"gibi
Ve bazen de harfi selbin icabı küllinin sürleri üzerine idhali ile olur.
"Leyse külleme,ve leyse mehma,veleyse meta,g,b,..
münfasilede ise"veleyse daimen"edatları ile gelir.
Mühmele ise müttasile de "lev in ve iza" edatları ile gelir.
Münfasile de ise "vav" edatı ile gelir.
Şartiye ya iki hamliyeden ya iki muttasileden,ve iki münfasileden olur.
Hamliye:in kane hazeşşeyhu insanen feuhve hayvanun ,vel adedu emma zevcum ve emma ferdun"gibi
"Küllema kanet hazaşşemsu taliaten kanenneharu mevcuden fe kullema kanetil erdu mudieten fel alemu ğayru muzlim" gibi..
İki munfasile;
Küllema kane hazel adedu zevcen ev ferden femma en yekune munkasimen bi mütesaviyeyn ev ğayre mütesaviyeyn
Ve bir hamliye ve muttasileden terekkub eder.
Küllema kanetişemsü taliaten kanenneharu mevcüden fevücudunnehar lazimun li tuluişşemsi"

Bu Şartiye bazen de hamliye ve münfasileden oluşur.
İn kane haz zevcen ev ferden kane haza adeden"
Bunların hepsi iki kısma ayrılır:
Münfasıle haric..
Zira mefhum hasebiyle mükaddem tali den daha fazla imtiyaza sahibdir.
Münfasile de is eyalınız ca vazı itibariyle mümtazdır.
Aksamı Müttasilaat Dokuzdur.
Münfasilat ise altıdır..
Burada emsile 15 e baliğ oldu..
bu örnekleri istihrac etmek sana kaldı..

El Faslüssalisu
Kazayanın8kaziyelerin)ahkamı hakkın da dır.
Burada Dört bahis vardır:<
1.Bahis
Tenakuzun tarifini beyan eder.
İcab ve selb de kazıyelerin ihtilafı bi hasebizat olur.
Yani vasıta sız demektir.
Kaziye den biri sadık diğeri ise kazibe olur.
Tenakuz mahsus ve şahsileşmez,her yerde olur.
Ancak mevzuların ittihadı anında tehakkuk eder.
Mevzu un ittihadın da vahdeti art ve vahdeti cüz ve kül derc olunur.
Bu tenakuz ittihadi mahmul anın da tehakkuk eder.
Buna vahdeti zaman ve mekan derc olunur.
Buna vahdeti izafet ve vahdeti kuvvet ve fiil de derc olunur.
Eğer bu tenakuz mahsur ler de olursa,muhtelif kazıyelerin ittihadine rağmen
kemmiyet de ihtilaf gerekir.
Zira iki cüzlerii de sadık ve külliyelerin kizibi vardır.
Her kazıyenin maddesin de mevzu mahmul den eam olur.
Eğer Tenakuz müvecciheler de olursa kazıyelerin icab ve selb de ihtilaf etmeleri lazımdır.
Bütün cihetiyle bu ihtilaf lazımdır zira cihet de ittihad olsa tenakuz olmaz.
mücibeyi mümkineyi amme nin hükümü ve salibeyi mümkian bir mutabakat vardır
Mümkinelrin imkan maddesin de sıdkı ve darurelerin kizibi için ihtilaf lazımdır.
"Küllü insanin katibunbiddarure veleyse insanin katiben biddarure "
Darureyi mutlaka nın nakizi mümkineyi amme dir.
Mümkineyi ammenin nakizi darureyi mutlakadır.
ure veleyse küllü insanin Zira daruretin selbidarureti ztiye ile beraber cezmen tenakuzelerden dir.
"Küllü insanin hayvanun biddarure iddarure bel bazul insanı leyse bi hayvanin"
Daimeyi mutlakanın nakizi mutlakayı amme dir.
Zira bazı zamanlar da mahmulun mevzuya selbi ine icabı münafi dir.Aksi de böyledir.
Meşrutayı amenin nakizi hıyniyeyi mümkine dir.
Bundan kasdımız;
Bu bir hamliyeyi müveccihe basite dir ki muhalif canibinden vasıf canibiyel olan "darurert"in rafı ile hüküm oundu..
"Küllü men bi zatul cenbi yumkinu en yesale fi bazı evgati kevnihi mecnuben" gibi..
Kendine sahib olan biri bazen öksürebilir.

Urfiyeyi ammenin nakizi de Hıyniyeyi mutlaka dır.

 
Kurban
Beiträge: 1.013
Punkte: 651
Registriert am: 19.08.2010

zuletzt bearbeitet 17.01.2021 | Top

   

İki Yayın Birleşmesi ve daha Yakını ne demek?
Mekki ve Medeni Ayetlerin Özellikleri

Anfragen und Anregungen bitte direkt an tiav@hotmail.de adressieren. Vielen Dank!
Xobor Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen
Datenschutz