MÜMINLER KARDESTIR

#1 von ZAFER HOCA ( Gast ) , 01.04.2013 13:09

Müminler Kardestir
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
"Mü'minler ancak kardeştirler..." (Hucurât, 10)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
"Birbirinize kin tutmayınız, hased etmeyiniz, sırt dönmeyiniz ve ilginizi
kesmeyiniz. Ey Allah'ın kulları, kardeş olunuz. Bir müslümanın, din
kardeşini üç günden fazla terketmesi helâl değildir." (Buhârî, Edeb 57, 58,
62; Müslim, Birr 23, 24, 28, 30-32.)
Ortak vasıfları ve temel görevleri Allah'a kul olmaktan ibâret olan
müslümanlar, bu vasıflarını korumak ve görevlerini yerine getirmek için
bazı noktalara özel ihtimam göstermek zorundadırlar. Bu noktaların başında
"kardeşlik" kavramına ters düşecek duygulara kapılmamak, öylesi
davranışlarda bulunmamak gelir.
Buğz: Sevgisizlik, birilerine karşı içinden kin ve nefret duymak, düşmanlık
beslemek demektir. Bu sebeple de bir müslümanın bir başka müslümana
buğzetmesi, herşeyden önce kardeşlik kavramına ve duygusuna ters düşer.
Ancak buğz, tamamen dini kaygılar sebebiyle ve Allah rızâsıiçin olursa, o
zaman sakıncalı olmaktan çıkar ve olumlu bir anlam kazanır.
Haset: Başkasının sahip bulunduğu maddî mânevî bir değerin onun elinden
çıkmasını istemek demek olan haset, dilimizde kıskançlık kelimesiyle
karşılanmaktadır. Bu mânada müslümanların birbirlerini kıskanmaları,
çekememeleri, her birinin yekdiğerinin imkânlarında, malında, mülkünde,
mevki ve makamında gözü olması, önce kardeşlik hukukuna sığmaz, sonra da
toplumda emniyet ve güven bırakmaz. Aslında iyice tetkik edilecek olursa,
hasedin temelinde ilâhî takdir ve taksime itiraz etmek niyet ve anlamının
bulunduğu görülecektir. Hasedin yasaklanmasının belki asıl sebebi de budur.
Kıskançlık ve çekememezliğin ilk ve asıl zararı, bu duyguya sahip
olanlaradır. Başkalarında bulunan nimetlerin onlarda kalmakla beraber, bir
benzerinin de kendisine verilmesini istemek, arzu etmek yasak değildir. Bu
tür duyguyagıpta ve imrenme denir. Gıpta, güzelliklerin artmasını temenni
etmek anlamı taşır.
Sırt çevirme: Buğz ve haset birer duygu idi. Sırt çevirmek ise, bu
duygulara dayalı olarak, düşmanlık olsun diye müslümanlara arkasını dönme,
görüşüp konuşmama, onlardan kopma demektir ve bu bir davranıştır.
Müslümanların birbirlerine arka vermeleri, destek çıkmaları gerekirken,
birbirlerine sırt dönmeye kalkışmaları, elbette "kardeşlik"le bağdaşmaz. O
yüzden de yasaklanmıştır.
İlişki kesme: Maddî mânevî bütün ilişkileri koparma, müslümanlarla
ilgilenmeme demektir. Eskiler buna kat-ı alâka derler. Kardeşler arasında,
ciddî ve meşrû bir sebebe dayanmayan bir ilişki kesme, çok ciddî mânada bir
bozgun alâmetidir.
Küsme, konuşmama: Çok farklı sebeplere dayalı olarak insanlar birbirlerine
kızabilir, küsebilirler. Ancak bunun makul ve meşrû bir sürede sona
erdirilmesi gerekir. Bu süre hadîs-i şerîfte en fazla üç gün olarak
belirlenmiştir. Üç güne kadar küs durmanın hiç bir sakıncası yoktur,
sanılmamalıdır. Onun da sakıncası vardır ama küsme olayı üç günü taşarsa,
işte o zaman açıkca "haram" sınırına girmiş olur. Kişisel değil de tamamen
dinî sebeplerle üç günden fazla küs durulabilir. Buna delil olarak, Tebük
Seferi'ne mazeretsiz katılmayan Ka'b İbni Mâlik ve arkadaşlarıyla,
haklarında âyet gelinceye kadar, Hz. Peygamber ve ashâbının elli gün küs
durdukları gösterilmektedir. (Riyâzü’s Sâlihîn, 6.Cilt, Erkam Yay.)


--

ZAFER HOCA

   

Bir Sohbet
HÜSNİ HATİMENİN ALAMETLERİ İMANLI GİTMENİN ALAMETLERİ

Anfragen und Anregungen bitte direkt an tiav@hotmail.de adressieren. Vielen Dank!
Xobor Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen
Datenschutz