HÜSNİ HATİMENİN ALAMETLERİ İMANLI GİTMENİN ALAMETLERİ

#1 von ZAFER HOCA ( Gast ) , 01.04.2013 11:37

HÜSNİ HATİMENİN ALAMETLERİ İMANLI GİTMENİN ALAMETLERİ
Yüce Allah lütuf ve ihsanıyla bunları bizim için takdir etmiş bulun-
maktadır. Her kim bu hallerden birisi ile ölürse bu onun için bir müjde
olur. Hem de nasıl bir müjde:
01.ALAMET:kişinin ölüm esnasında şehadeti söylemesidir. Bu hususta birtakım
hadisler vardır:
1.Her kimin son sözü la ilahe illallah olursa cennete girer: Bu hadisi
Hakim ve başkaları hasen bir sened ile Muaz'dan rivayet etmişlerdir. Yine
Muaz'dan bir başka rivayet yoluyla şu lafız da gelmiştir: "Ölürken
Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına ve benim Allah'ın Rasûlü olduğuma
şehadet eden herbir kimse bunu yakîn ile inanan bir kalb ile söylemiş ise
mutlaka Allah o kimseye (günahlarını) bağışlar."(1)
2.Talha b. Ubeydullah (r.a)'dan dedi ki: "Ömer, Talha b. Ubeydullah'ın ağır
(hasta) olduğunu gördü. Ona: Ey filanın babası ne oldu sana? Galiba senin
amcanın hanımı sana kötülük yaptı ey filanın babası dedi. Talha hayır dedi
(ve Ebu Bekir'den övgü ile sözetti). Ancak ben Rasûlullah (s.a)'dan bir
hadis dinledim. Ona bu hadis hakkında o ölene kadar bu hadis hakkında soru
sormamı engelleyen tek husus buna güç yetirebileceğim (bir gün gelir
sorabileceğim) düşüncesi ben onu şöyle buyururken dinlemiştim: Şüphesiz ki
ben bir söz biliyorum ki ölümü sırasında bir kul onu söyleyecek olursa,
mutlaka onun sebebiyle rengi parıldar ve Allah onun sıkıntısını açar.
(Talha b. Ubeydullah) dedi ki: Bunun üzerine Ömer şöyle dedi: Ben onun
hangi söz olduğunu biliyorum. (Talha) hangisidir diye sordu. Ömer dedi ki:
Sen ölüm esnasında amcasına söylemesini emrettiği la ilahe illallah
kelimesinden daha büyük bir söz biliyor musun? Talha: Doğru söyledin odur.
Allah'a yemin ederim odur dedi."(2)
Bu hususta telkin bahsinde zikredilmiş başka hadisler de vardır.
02.ALAMET: Alnı terleyerek ölmektir. Çünkü Bureyde b. el-Hasib (r.a) şöyle
demiştir: "Horosan'da bulunduğu sırada hasta olan bir kardeşinin ziyaretine
gitti. Ölmek üzere olduğunu gördü. Alnının da terlemekte olduğunu gördü.
Bunun üzerine şöyle dedi: Allahu ekber! Ben Rasûlullah (s.a)'ı şöyle
buyururken dinledim: Mü'minin ölümü alın teri ile olur."(3)
"Hadis Müslim'in şartına göre sahihtir." Zehebi de bu hususta ona muvafakat
etmiştir. Ancak bu hususun böyle olması tartışılabilir bir konudur. Burada
bunu sözkonusu etmenin yeri değildir. Özellikle Nesai'nin isnadlarından
birisi Buhari'nin şartına göre sahihtir. Ayrıca Abdullah b. Mesud (r.a)'ın
rivayet ettiği hadiste buna şahittir.Bu hadisi Taberani, el-Evsat ve
el-Kebir'de rivayet etmiş olup, ricali sika (güvenilir) ve sahih hadisin
ravileridir. Mecmau'z-Zevaid (II, 325)'de olduğu gibi.
03.ALAMET:Cuma gecesi ya da cuma gündüz vefat etmek. Çünkü Peygamber (s.a)
şöyle buyurmuştur: "Cuma gündüz ya da cuma gece ölen herbir müslümanı
muhakkak yüce Allah kabir fitnesinden (azabından) korur."(4)
04.ALAMET:Savaş meydanında şehid düşmek. Yüce Allah şöyle
buyurmaktadır:"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis
onlar Rableri katında diridirler, rızıklanırlar. Allah'ın lütfundan
kendilerine verdiği ile hepsi de sevinç içindedirler ve arkalarından henüz
kendilerine katılamayanlara: 'Onlar için hiçbir korku yoktur, onlar
üzülecek de değillerdir' diye müjdelemek isterler. Onlar Allah'tan bir
nimet, bir lütuf ve Allah'ın mü'minlerin ecrini boşa çıkarmayacağı
müjdesini de vermek isterler." (Al-i İmran, 3/169-171)
Bu hususta birtakım hadis-i şerifler de vardır:
1.Şehidin Allah nezdinde altı tane özelliği vardır: Kanının ilk damlası ile
birlikte ona mağfiret olunur. Cennetteki yerini görür, kabir azabından
korunur, en büyük korkudan yana emin olur. Ona iman süsü giydirilir,
huru'l-ıyn ile evlendirilir ve akrabalarından yetmiş kişi hakkında şefaatçi
yapılır."(5)
2.Peygamber (s.a)'ın ashabından bir adamdan rivayete göre: "Bir adam ey
Allah'ın Rasûlü dedi. Mü'minler ne diye -şehid müstesna- kabirlerinde
fitneye maruz kalırlar. Peygamber şöyle buyurdu: Onun (şehidin) başı
üzerinde kılıçların parıltısı ona fitne (imtihan ve sual) olarak yeter."(6)
Bir Uyarı: Kalbinden ihlas ile şehid olmayı isteyen bir kimsenin savaş
alanında şehid düşmesi nasib olmasa dahi şehadete nail olacağı umulur. Buna
delil Peygamber (s.a)'ın şu buyruğudur: "Her kim samimi olarak Allah'tan
şehadeti dileyecek olursa, yatağı üzerinde ölse dahi Allah onu şehidler
mertebesine ulaştırır."(7)
05.ALAMET:Allah yolunda gaza ederken ölmek. Bu hususta iki hadis-i şerif
vardır:
1."Sizler kendi aranızda kimi şehid sayıyorsunuz. Ashab: Ey Allah'ın Rasûlü
! Allah yolunda öldürülen kimse şehiddir dediler. Peygamber şöyle buyurdu:
Şüphesiz o zaman ümmetimin şehidleri az olur. Ashab: Peki onlar kimlerdir?
Ey Allah'ın Rasûlü deyince, şu cevabı verdi: Allah yolunda öldürülen kimse
şehiddir. Allah yolunda iken ölen kimse de şehiddir. Taundan ölen kimse
şehiddir. Karın hastalıklarından ölen şehiddir. Suda boğularak ölen
şehiddir."(8)
2.Her kim Allah yolunda (evinden) çıkar da ölür ya da öldürülürse o kimse
şehiddir. Devesi ya da atı düşürür (boynu kırılır)sa yahut bir yer haşeratı
onu sokarsa ya da yatağı üzerinde Allah'ın dilediği herhangi bir şekilde
ölürse şüphesiz ki o kimse şehiddir ve muhakkak onun için cennet
vardır."(9)
06.ALAMET: Taun sebebiyle ölmek. Bu hususta birkaç hadis vardır.
1.Siyrin'in kızı Hafsa'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: Enes b. Malik
bana dedi ki: Yahya b. Ebi Amra hangi sebebten öldü. Ben: Taun ile dedim.
Bunun üzerine şöyle dedi: Rasûlullah (s.a) buyurdu ki: "Taun her müslüman
için bir şehadettir."(10)
2.Aişe (r.anha)'dan rivayete göre o Rasûlullah (s.a)'a tauna dair soru
sorulmuş. Allah'ın peygamberi ona şunu bildirmiş: "O eskiden Allah'ın
dilediği kimselerin üzerine gönderdiği bir azab idi. Fakat yüce Allah onu
mü'minler için bir rahmet kıldı. Bir kulun bulunduğu beldede taun baş
gösterir de o da Allah'ın kendisi için yazdığından başka hiçbir şey asla
kendisine isabet etmeyeceğini bilerek ve sabrederek bulunduğu yerde kalmaya
devam ederse, mutlaka o kimse için şehidin ecri gibi ecir vardır."(11)
3."Şehidler ile taun sebebiyle vefat etmiş olanlar getirilir. Taun
dolayısıyla ölenler şöyle derler: Biz şehid kimseleriz. Onlara şöyle
denilir: Bekleyiniz, eğer onların yaraları şehidlerin yaraları gibi kanı
akıyor, kokusu da misk kokusu ise onlar şehidlerdir. Onların bu halde
olduklarını görecekler."(12)
Yine bu hususta Ebu Hureyre'den gelen bir rivayet vardır ki beşinci fıkrada
birinci hadis olarak kaydedildi. Ayrıca sekiz ve dokuzuncu fıkrada da
gelecektir. Yine Ubade'den böyle bir rivayet olup, onuncu fıkrada
gelecektir.
07.ALAMET:Karın hastalığıyla ölmektir. Bu hususta iki hadis vardır:
1."...Ve karın hastalığı ile ölen kimse de şehiddir." Hadisi Müslim ve
başkaları rivayet etmiş olup "beşinci" alamet sözkonusu edilirken tamamıyla
geçmişti.
2.Abdullah b. Yesar'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Ben, Süleyman b.
Surad ve Halid b. Urfuta birlikte oturuyorduk. Karın hastalığı dolayısıyla
vefat eden bir adamdan sözettiler. Bir de baktım ki her ikisi de onun
cenazesinde hazır bulunmak istiyorlar. Biri diğerine şöyle sordu:
Rasûlullah (s.a): "Karnı kendisini öldüren (karın hastalığı sebebiyle ölen)
bir kimse asla kabrinde azab görmeyecektir." diye buyurmadı mı? Diğeri evet
buyurdu dedi. Bir rivayette de: "Doğru söylüyorsun" diye cevap verdi.(13)
08. ve 09. ALAMET: Boğularak ya da yıkıntı altında kalarak ölmek. Çünkü
Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur: "Şehidler beş (türlü)dür. Taun ile ölen,
karın hastalığı dolayısıyla ölen, suda boğularak ölen, yıkıntı sahibi
(altında kalarak ölen) ve Allah yolunda şehid düşen.(14)
10.ALAMET: kadının yavrusu dolayısı ile lohusa halinde iken ölmesi. Çünkü
Ubade b. es-Samit'in rivayet ettiği hadis bunu ifade etmektedir:
"Rasûlullah (s.a) Abdullah b. Revaha'yı ziyaret etti. Yatağında ona yer
açınca Peygamber şöyle buyurdu: Sen ümmetimin şehidlerinin kim olduğunu
biliyor musun? Hazır bulunanlar: Müslümanın öldürülmesi bir şehadettir
dedi. Peygamber (s.a) şöyle buyurdu: Şüphesiz o takdirde ümmetimin
şehidleri pek az olur. Müslümanın öldürülmesi bir şehadettir. Taun (ile
ölmesi) bir şehadettir. Cenini karnında iken, cenini sebebiyle kadının
ölmesi bir şehadettir. (Çocuğu annesini göbek bağı ile cennete doğru
çekecektir.)" (15)
11. ve 12.ALAMET: Yangın ve zatu'l-cenb diye bilinen hastalık sebebiyle
ölmek. Bu hususta birtakım hadisler vardır ki bunların en meşhuru Cabir b.
Atik'den merfu olarak gelen şu rivayettir: "Şehidler Allah yolunda
öldürülmenin dışında yedi kişidirler: Taun ile ölen şehiddir. Suda
boğularak ölen şehiddir. Zatu'l-cenb hastalığı ile ölen şehiddir. Karın
hastalığı sebebi ile ölen şehiddir. Yangında ölen şehiddir. Yıkıntı altında
kalarak ölen şehiddir. Karnındaki cenin2 sebebi ile ölen kadın da
şehiddir." (16)
Ben bu hadisin metninin sıhhatinde şüphe etmiyorum. Çünkü bu hadisin çoğu
daha önce kaydettiğimiz pekçok şahidi de bulunmaktadır.Taberani (4607)'de
Rebi el-Ensari'den yıkıntıyı sözkonusu etmeksizin buna yakın merfu bir
rivayet kaydetmektedir.el-Münziri -ve ona uyarak el-Heysemi (V, 300)- şöyle
demektedir: "Hadisin ravileri ile sahih'de ihticac edilmiştir." Ahmed (IV,
157)'de, Ukbe b. Amir'den gelen merfu bir rivayeti şu lafızla
zikretmektedir: "Zatu'l-cenb'den ölen kimse şehiddir."
13.ALAMET: Verem hastalığıyla ölmek. Çünkü Peygamber (s.a) şöyle
buyurmuştur: "Allah yolunda ölmek bir şehadettir. Lohusa (iken ölmek) bir
şehadettir. Yangın (ile ölmek) bir şehadettir. Suda boğularak ölmek bir
şehadettir. Verem hastalığı (sonucu ölmek) bir şehadettir. Karın hastalığı
(sonucu ölmek) bir şehadettir."
Mecmau'z-Zevaid (II, 317) ile (V, 301)'de şunları söylemektedir: "Hadisi
Taberani el-Evsat'ta, Selman'dan rivayet etmiştir. Senedinde Mendel b. Ali
vardır. Hakkında çok şeyler söylenmiştir. Sika kabul edildiği de olmuştur."
14.ALAMET: Gasbedilmek istenen bir mala karşı savunma yaparken ölmek. Bu
hususta birkaç hadis vardır:
1."Malı uğrunda öldürülen (bir rivayette: haksız yere malı alınmak istenip
de çarpışan ve öldürülen) kimse şehiddir." (17)
Bu hususta Said b. Zeyd'den de gelmiş bir rivayet vardır ki onbeşinci
alametten sözedilirken gelecektir.
2.Ebu Hureyre (r.a)'dan dedi ki: "Bir adam Rasûlullah (s.a)'ın yanına
gelerek şöyle dedi: Ey Allah'ın Rasûlü! Ne dersin? Bir adam gelip malımı
almak istese (ne yapayım). Peygamber (s.a): Malını ona verme diye buyurdu.
Adam: Ya benimle döğüşecek olursa ne dersin. Peygamber: Sen de onunla döğüş
diye buyurdu. Adam: Peki ya beni öldürürse görüşün nedir? Peygamber: Sen
bir şehidsin diye buyurdu. Adam: Peki ya ben onu öldürürsem ne dersin
deyince, Peygamber: O cehennemdedir diye buyurdu." (18)
3.Muharik (r.a)'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Bir adam Peygamber
(s.a)'a gelerek şöyle dedi: Bir adam gelip benim malımı almak isterse (ne
yapayım). Peygamber: O kimseye Allah'ı hatırlat diye buyurdu. Adam: Şâyet
Allah'ı hatırlamaz (vazgeçmez)se ne yapayım. Peygamber: Çevrende bulunan
müslümanlardan ona karşı sana yardım etmelerini iste diye buyurdu. Adam:
Şâyet etrafımda müslümanlardan hiçbir kimse yoksa (ne yapayım). Peygamber:
Bu sefer ona karşı yönetim sorumlularının yardımını iste diye buyurdu.
Adam: Eğer devlet sorumluları benden uzakta bulunursa [ve benim üzerime
gelmekte elini çabuk tutarsa] ne yapayım diye sordu. Peygamber şöyle
buyurdu: Sen ahiret şehidlerinden olasıya kadar malın uğrunda çarpış ya da
malını koru." (19)
15. ve 16.ALAMET: Dini ve canı korumak uğrunda ölmek. Bu hususta iki
hadis-i şerif vardır.
1."Her kim malı uğrunda öldürülürse o kimse şehiddir. Her kim aile halkı
uğrunda öldürülürse, o kimse şehiddir. Her kim dini uğrunda öldürülürse o
kimse şehiddir. Her kim kanı uğrunda öldürülürse o kimse şehiddir." (20)
2."Kendisine yapılan haksızlığı önlemek uğrunda öldürülen kişi de
şehiddir."(21) Hadisi Nesai (II, 173-174)'de Süveyd b. Mukarrin'den, Ahmed
(2780) İbn Abbas'tan rivayet etmiş olup, eğer Sad b. İbrahim b.
Abdu'r-Rahman b. Avf ile İbn Abbas arasında inkita (rivayetteki zincir
kopukluğu) yoksa senedi sahihtir. Çünkü el-Alai, Camiu't-Tahsil (s. 180)'de
İbnu'l-Medeni'den naklettiğine göre bu zat (Sad b. İbrahim) ashabdan
herhangi bir kimseden hadis dinlemiş değildir fakat iki yoldan biri
diğerini pekiştirmektedir. Birinci rivayette ise İbn Hibban dışında
kimsenin sika kabul etmediği ravi(ler) de bulunmaktadır.
17.ALAMET:Allah yolunda murabıt iken (sınır koruyuculuğu yapar- ken) ölmek.
Bu hususta iki hadis-i şerif zikredeceğiz:
1."Bir gün ve bir gece ribat yapmak (İslam devletinin sınır koruyuculuğunu
yapmak) bir ay oruç tutup, namaz kılan kimsenin amelinden hayırlıdır. Eğer
bu kişi ölürse yaptığı ameli ona yazılmaya devam edilir, rızkı verilir ve o
çok fitneci (şeytanın fitnesinden) emin olur." (22)
2."Her ölenin ameli (ölümü neticesinde) mühürlenir. Ancak Allah yolunda
ribat yaparken ölen kimse müstesna. Buna ameli kıyamet gününe kadar
arttırılır durulur ve kabir fitnesinden yana emin olur."(23)
18.ALAMET: Salih bir ameli işlerken ölmek. Çünkü Peygamber (s.a) şöyle
buyurmaktadır:"Her kim Allah rızasını umarak la ilahe illallah derken ameli
onunla mühürlenirse cennete girer. Her kim Allah rızası için bir gün oruç
tutar da onunla ameli mühürlenirse cennete girer, her kim Allah rızasını
umarak bir sadaka verir de onunla ameli mühürlenirse cennete girer."
Ahmed (V, 391)'de Huzeyfe'den şöyle dediğini kaydetmektedir: "Peygamber
(s.a) göğsüme dayanıp şöyle buyurdu ...." diyerek hadisi zikretti, senedi
sahihtir.el-Münziri (II, 61)'de: "Bir sakıncası yoktur" demiştir. Hafız İbn
Hacer, Fethu'l-Bari (VI, 43)'de şehadetin sebeblerini ve özelliklerini
sözkonusu ederken şunları söylemektedir:
"Ceyyid rivayet yollarından toplam olarak bunların yirmi hasletten fazla
olduğunu tesbit ettik." Bir uyarı: Buhari Sahih'inde (VI, 89) şöyle bir
başlık açmıştır: "Filan şehiddir denilmez babı." Bu husus insanların
çoğunlukla işi önemsemediği konulardan birisidir. Bu sebeble şehid filan...
şehid filan der dururlar."
----------------------------------------
1-İbn Mace 2-İmam Ahmed 3-İmam Ahmed 4- İmam Ahmed 5-Tirmizi
6-Nesai 7-Müslim 8-Müslim 9-Ebu Davud 10-Buhari 11-Buhari 12-İmam Ahmed
13-Nesai 14-Buhari 15.İmam Ahmed16-İmam Malik,Nesai 17-Buhari, Müslim
18-Nesai, Ahmed19-Nesai, İmam Ahmed 20-Ebu Davud21-Derim ki: Bu hadis bu
mutlak ifadesiyle birinci hadiste ve diğerlerinde sözkonusu edilen dört
türü de kapsamına alır.
22-Müslim 23-Ebu Davud.)


--

ZAFER HOCA

   

MÜMINLER KARDESTIR
Çanakkale Savaşı,

Anfragen und Anregungen bitte direkt an tiav@hotmail.de adressieren. Vielen Dank!
Xobor Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen
Datenschutz