2- BAKARA SÛRESi
Medine döneminde inmi?tir. Kur’an-? Kerim’in en uzun sûresi olup 286 âyettir. Ad?n?, 67-73. âyetlerde yer alan “bakara (sigir)” kelimesinden al?r. Sûre, ?slâm hukukunun ana konular?yla ilgili pek çok hüküm içermektedir.
Bismillâhirrahmânirrahîm.
1. Elif Lâm Mîm.
2. Bu, kendisinde ?üphe olmayan kitapt?r. Allah’a kar?? gelmekten sak?nanlar için yol göstericidir.
3. Onlar gaybe inan?rlar, namaz? dosdo?ru k?larlar, kendilerine r?z?k olarak verdi?imizden de Allah yolunda harcarlar.
4. Onlar sana indirilene de, senden önce indirilenlere de inan?rlar. Ahirete de kesin olarak inan?rlar.
5. ??te onlar Rab’lerinden (gelen) bir do?ru yol üzeredirler ve kurtulu?a erenler de i?te onlard?r.
6. Küfre saplananlara gelince, onlar? uyarsan da, uyarmasan da, onlar için birdir, inanmazlar.
7. Allah, onlar?n kalplerini ve kulaklar?n? mühürlemi?tir. Gözleri üzerinde de bir perde vard?r. Onlar için büyük bir azap vard?r.
6.Küfre saplananlara gelince, onlar? uyarsan da, uyarmasan da, onlar için birdir, inanmazlar.3Sürenin ba??nda önce gaybe inanan gercek iman sahibi olanlarin özelliklerinden bahsettikten sonra inanç bakimindan insanlarin üç guruba ayrildigi 8.,9.ayetler bir kisim insanlarin kâfir ve10.-20. ayetleri diger bir kisim insanlarin da münafik olduklarindan anlatmatadir.Bu ayetler münafiklara ve kafirlere kar??, finte ve zülümlerden kurtulmak amaciyla okunmasi durumunda büyük istifade edilir.Taberi der ki, Ibn-i Abbas‘ göre;Bakara süresinin 6.ayeti Medine civarinda bulunan yahudiler hakkinda inmistir.Ikrime veya Said ibni Cubeyr’in yine Ibn-i Abbas’dan naklettigine göre;Bakara 1-100 e kadar ayetler,birer birer isimlerini bildigim yahudi Hahamlari ve Evs ve Hazrec kabilelerindan münafiklar hakkinda inmistir.Ibn-i Cerir’n er Rabi Ibn-i Enes`den tahricine göre,Bedir gazvesinde öldürülen müsrik elebaslari ve komutanlari hakkinda inmsitr.Buna ragmen kiyametin sabahina kadar gelecek münafik kafirlerin özelliklerini anlatir.
7.Allah(c.c) onlar?n kalplerini ve kulaklar?n? mühürlemi?tir. Gözleri üzerinde de bir perde vard?r. Onlar için büyük bir azap vard?r. Hatem ve hatim mühürlemek anlamina,kalbi duyarsizlik ve sözden anlamamtan kinaye olarak mühürlenmistir,denilir.
8. ?nsanlardan, inanmad?klar? halde, “Allah(c.c)’a ve âhiret gününe inand?k” diyenler de vard?r. Bu ayet münafiklarin özelliklerini anlatir.Bu konuda alimlerin ittifaki vardir.Ibn-i Abbasdan gelen bir rivayete göre;Bunlar Abdullah b.Ubey ve Muattib ibn Kuseyr ve Vucd ibn-i Kays dir.
9. Bunlar Allah’? ve mü’minleri aldatmaya çal???rlar. Oysa sadece kendilerini aldat?rlar da fark?nda de?illerdir.
10. Kalplerinde münaf?kl?ktan kaynaklanan bir hastal?k vard?r. Allah(c.c) da onlar?n hastal?klar?n? art?rm??t?r. Söyledikleri yalana kar??l?k da onlara elem dolu bir azap vard?r.
11. Bunlara, “Yeryüzünde fesat(fitne) ç?karmay?n” denildi?inde, “Biz ancak islah edicileriz!” derler. Islah;barisci ve yatistirici,düzeltici anlamlarina gelir.
12. ?yi bilin ki, onlar bozguncular?n ta kendileridir. Fakat fark?nda de?illerdir.
13. Onlara, “?nsanlar?n inand?klar? gibi siz de inan?n” denildi?inde ise, “Biz de ak?ls?zlar gibi iman m? edelim?” derler. ?yi bilin ki, as?l ak?ls?zlar kendileridir, fakat bilmezler.
Ibn-i bbas derki;Bu ayet Abdullah ibn-i Ubeyy,Muattib ibn-i Kuseyr ve Cedd ibn-i Kays gibi yahudi münafiklari hakkinda inmistir.Yahudilerden müslüman olan ise Abdullah ibn-i Selam ve arkadaslarinin imani örnek gösterilir.
14. ?man edenlerle kar??la?t?klar? zaman, “?nand?k” derler. Fakat ?eytanlar?yla (münaf?k dostlar?yla) yaln?z kald?klar? zaman, “?üphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz ancak onlarla alay ediyoruz” derler.
15. Gerçekte Allah(c.c) onlarla alay eder (alaylar?ndan dolay? onlar? cezaland?r?r); azg?nl?klar? içinde bocalay?p dururlarken onlara mühlet verir.
16. ??te onlar, hidayete kar??l?k sap?kl??? sat?n alm?? kimselerdir. Bu yüzden al??veri?leri onlara kâr getirmemi? ve (sonuçta) do?ru yolu bulamam??lard?r.
Bu sayfa da 10 ayet ve 95 kelime var
17. Onlar?n durumu, (geceleyin) ate? yakan kimsenin durumuna benzer: Ate? tam çevresini ayd?nlatt??? s?rada Allah(c.c) ???klar?n? yok ediverir de onlar? göremez bir ?ekilde karanl?klar içinde b?rak?verir.
18. Onlar, sa??rd?rlar, dilsizdirler, kördürler. Art?k (hakka) dönmezler.
19. Yahut onlar?n durumu, gökten yo?un karanl?klar içinde gök gürültüsü ve ?im?ekle sa?anak halinde bo?anan ya?mura tutulmu? kimselerin durumu gibidir. Ölüm korkusuyla, y?ld?r?m seslerinden parmaklar?n? kulaklar?na t?karlar. Oysa Allah, kâfirleri çepeçevre ku?atm??t?r.Ibn-i Abbas ve Ibn-i Mesuda göre; Önce müsriklere dönen daha sonra tekrar müslüman olacak olan Iki yahudi hakkinda inmsitir.
20. ?im?ek neredeyse gözlerini al?verecek. Önlerini her ayd?nlat???nda ?????nda yürürler. Karanl?k çökünce dikilip kal?rlar. Allah dileseydi, elbette onlar?n i?itme ve görme duyular?n? giderirdi. ?üphesiz Allah her ?eye hakk?yla gücü yetendir. Bu iki ayet de Allah (c.c) ilk anda islamin nurundan aydinlanmayi,karanlik gecede yanan me?aleye, ondan faydalanip ve sonra küfre dönmeyi,me?alenin tekrar sönmesine benzeterekbazen hakikati gördüklerini anlatmakta, ayetde Kafir ve münafiklarin helet-i ruhaniyesinin de bozuk ve korkular ya?ad??n? anlatmak için ölüm korkusunu tasvir etmi?tir.
21. Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet edin ki, Allah’a kar?? gelmekten sak?nas?n?z.
22. O, yeri sizin için dö?ek, gö?ü de bina yapan, gökten su indirip onunla size r?z?k olarak çe?itli ürünler ç?karand?r. Öyleyse siz de bile bile Allah’a ortaklar ko?may?n.
23. E?er kulumuza (Muhammed’e) indirdi?imiz (Kur’an) hakk?nda ?üphede iseniz, haydin onun benzeri bir sûre getirin ve e?er do?ru söyleyenler iseniz, Allah’tan ba?ka ?ahitlerinizi ça??r?n (ve bunu ispat edin).
24. E?er, yapamazsan?z -ki hiçbir zaman yapamayacaks?n?z- o halde yak?t? insanlarla ta?lar olan ate?ten sak?n?n. O ate? kafirler için haz?rlanm??t?r.Bu sahife de 99 Kelime var.
25. ?man edip salih ameller i?leyenlere, kendileri için; içinden ?rmaklar akan cennetler oldu?unu müjdele. Cennetlerin meyvelerinden kendilerine her r?z?k verili?inde, “Bu (t?pk?) daha önce (dünyada iken) bize verilen r?z?k!” diyecekler. Halbuki bu r?z?k onlara (dünyadakine) benzer olarak verilmi?tir. Onlar için orada tertemiz e?ler de vard?r. Onlar orada ebedi kalacaklard?r.
26. Allah(c.c)(gercegi aciklamak icin) bir sivrisine?i, ondan daha da ötesi bir varl??? örnek olarak vermekten çekinmez. ?man edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek oldu?unu bilirler. Küfre saplananlar ise, “Allah örnek olarak bununla neyi kastetmi?tir?” derler. (Allah) onunla bir çoklar?n? sapt?r?r, bir çoklar?n? da do?ru yola iletir. Onunla ancak fas?klar? sapt?r?r.5 (cünki onlar kibirli ve nankör topluluktur.Bu sebepten nimetin büyüklügü ve kücüklüg ile alay edebiliyorlardi.Yoksa Allahin sinek örneginde büyük ibretler vardir,onu anlliyamadilar)Bu ayet puta tapan müsrikler i muhatap almatadir.Bazi rivayetlere göre bu ayetin muhatabi yahudilerden bir gurup insandir.
27. Onlar, Allah’a verdikleri sözü, peki?tirilmesinden sonra bozan, Allah’?n korunmas?n? emretti?i ba?lar? (iman, akrabal?k, be?eri ve ahlâki bütün ili?kileri) koparan ve yeryüzünde bozgunculuk yapan kimselerdir. ??te onlar ziyana u?rayanlar?n ta kendileridir. Bu ayet de yahudiler ve onlarla icli disli olan bazi müsrikler hakkinda inmistir.Ayetde gecen kesinve ahid ise önceden tevratda okuduklari hakikate inanmis ve söz vermislerdi,o hak peygamber gelince sözlerinden döndüler.Fasik sözünden dönen anlamina geldigi gibi inkar anlamina da gelmektedir.
28. Siz cans?z (henüz yok) iken sizi dirilten (dünyaya getiren) Allah’? nas?l inkar ediyorsunuz? Sonra sizleri öldürecek, sonra yine diriltecektir. En sonunda ona döndürüleceksiniz. Bu ayetde insanin ilk yaratilmasindan önceki haline ölü denilmesi bazilarinin iddia ettikleri gibi tenasuh degildir.hayatin üc safhasi anlatliyor;yani yoktan yaratilma,ölüm,öldükten sonra tekrar dirilme olarak belirliyor.
Tenasuh da ise sorumluluk düsüncesi yok ediliyor,Bui se adalet sistemine aykiridir.
29. O, yeryüzünde olanlar?n hepsini sizin için yaratan, sonra gö?e yönelip onlar? yedi gök halinde düzenleyendir. O, her ?eyi hakk?yla bilendir.
Not:92 kelime var.
30. Hani, Rabbin meleklere, “Ben yeryüzünde bir halife yarataca??m” demi?ti. Onlar, “Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaks?n? Oysa biz sana hamdederek daima seni tesbih ve takdis ediyoruz.” demi?ler, Allah da, “Ben sizin bilmedi?inizi bilirim” demi?ti. Halife,vekil demektir.Allahin yer yüzündeki nimetleri kullanmak ve isteklerini yerine getirmek üzerek vekalet anlamina dir.Bu sebepten insanlarin kanun koymak ve düzenlemek akkina vekaleten sahiptir,ancak ilahi kanuna aykiri olmamasi gerekir.
31. Allah Adem’e bütün varl?klar?n isimlerini ö?retti. Sonra onlar? meleklere göstererek, “E?er do?ru söyleyenler iseniz, haydi bana bunlar?n isimlerini bildirin” dedi.
32. Melekler, “Seni bütün eksikliklerden uzak tutar?z. Senin bize ö?rettiklerinden ba?ka bizim hiçbir bilgimiz yoktur. ?üphesiz her ?eyi hakk?yla bilen, her ?eyi hikmetle yapan sensin” dediler.
33. Allah ?öyle dedi: “Ey Adem! Onlara bunlar?n isimlerini söyle.” Adem, meleklere onlar?n isimlerini bildirince Allah, “Size, göklerin ve yerin gayb?n? ?üphesiz ki ben bilirim, yine aç??a vurduklar?n?z? da, gizli tuttuklar?n?z? da ben bilirim demedim mi?” dedi.
34. Hani meleklere, “Adem için sayg? ile e?ilin” demi?tik de ?blis hariç bütün melekler hemen sayg? ile e?ilmi?ler, ?blis (bundan) kaç?nm??, büyüklük taslam?? ve kâfirlerden olmu?tu.
35. Dedik ki: “Ey Adem! Sen ve e?in cennete yerle?in. Orada diledi?iniz gibi bol bol yiyin, ama ?u a?aca yakla?may?n, yoksa zalimlerden olursunuz.”
36. Derken, ?eytan ayaklar?n? oradan kayd?rd?. Onlar? içinde bulunduklar? konumdan ç?kard?. Bunun üzerine biz de, “Birbirinize dü?man olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre bar?nak ve yararlanma vard?r” dedik.
37. Derken, Adem (vahy yoluyla) Rabbinden birtak?m kelimeler ald?, (onlarla amel edip Rabb’ine yalvard?. O da) bunun üzerine tövbesini kabul etti. ?üphesiz o, tövbeleri çok kabul edendir, çok ba???layand?r.
Hz.Ademin rabbinden aldigi ilahmlar konusunda cesitli tefsirler
Bazi yorumlar var.Bunlardan,ikaz irsad ve tavsiyeler ayrica on sahifeden ibaret kimi ayetler oldugudur.Bu anlamda ilahm vahi anlamina gelmektedir.Sübhaneke ilk defa Hz.Adem tarafinadan okundugu rivayet edilir
38. “İnin oradan (cennetten) hepiniz. Tarafımdan size bir yol gösterici (peygamber) gelir de kim ona uyarsa, onlar için herhangi bir korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir” dedik.
39. İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
40. Ey İsrailoğulları !6 Size verdiğim nimeti hatırlayın. Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki ben de size verdiğim sözü yerine getireyim. Yalnız benden korkun.
41. Elinizdeki Tevratın aslini tasdik edici olarak indirdiğimize (Kur’an’a) iman edin. Onu inkâr edenlerin ilki olmayın. Âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin ve bana karşı gelmekten sakının. Hasen ve bazi müfessirler göre;Yahudi hahamlari ,Hz.Peygamberin Tevrat da ki vasiflarini degistirmek karsiliginda ücret taleb ediyorlardi,yahut onu okutup ögretmek icin karsilik taleb ediyorlardi,bunun üzerine inmistir.
42. Ey Bilginler!Hakkı bâtılla karıştırıp da bile bile hakkı gizlemeyin. Eb’l Aliyye derki: Yahudiler:“Muhammed peygamber olarak gönderilmistir fakt bize degil.(.Kurtubi)
43. Namazı kılın, zekatı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin.
44. Ey Bilginler!Siz Kitabı (Tevrat’ı) okuyup durduğunuz halde, kendinizi unutup başkalarına iyiliği mi emrediyorsunuz? (Yaptığınızın çirkinliğini) anlamıyor musunuz? Ibn-i Abbas dan yapilan bir rivayet de,Medine yahudilerinden birisi,muhammedin dedikleri dogrudur yapin,diyordu ama kendisi yapmiyordu.bunun üzerine indi..
45. Sabrederek ve namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin.7 Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir. Burada ki sabirdan maksadin Oruc oldugu rivayet edilir.
46. Onlar, Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten ona döneceklerini çok iyi bilirler.
47. Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi ve (bir zamanlar) sizi cümle âleme üstün kıldığımı hatırlayın.Peygamberlerin geldigi ümmet risalet ve sorumluluk bakimindan üstün ve secilmis topluluktur.
48.Öyle bir günden sakının ki o gün hiç kimse bir başkası adına bir şey ödeyemez. Hiçbir kimseden herhangi bir şefaat(Allah izin vermedikce) kabul olunmaz, fidye alınmaz.8 Onlara yardım da edilmez. Kurtubi ve diger müfessirlere göre;Yahudiler „Biz Allahin ogullari ve peygamberin cocuklariyiz,babalarimiza bize sefaatci olacaklardir,diyorlardi.yahut biz ibrahimin evlatlariyiz Allah bize mi azab edecek onlar bize sefaatci olurlar,diyorlardi.Bunun üzerine bu ayet indi.
Bu sahife de 11 ayet ve 109 kelime var.
49. Hani, sizi azabın en kötüsüne uğratan, kadınlarınızı sağ bırakıp, oğullarınızı boğazlayan Firavun ailesinden kurtarmıştık. Bunda, size Rabbinizden (gelen) büyük bir imtihan vardı. Eski misir hükümranlarindan faravun Hz.Musanin dogumundan önce kahinlerin kehaneti üzere,dogan cocuklari kesdirtmisti,kehanete göre dogacak o cocuk firavunun tacini ve tahtina yikacak ti.
50. Hani, sizin için denizi yarmış, sizi kurtarmış, gözlerinizin önünde Firavun ailesini suda boğmuştuk. Rivayete göre bu mucize kizildeniz de gecmektedir.
51. Hani, biz Mûsâ ile kırk gece için sözleşmiştik. Sizler ise onun ardından (kendinize) zulmederek bir buzağıyı tanrı edinmiştiniz.
52. Sonra bunun ardından şükredesiniz diye sizi affetmiştik.
53. Hani, doğru yolu tutasınız diye Mûsâ’ya Kitab’ı (Tevrat’ı) ve Furkan’ı9 vermiştik.
54. Mûsâ kavmine dedi ki: “Ey kavmim! Sizler, buzağıyı ilah edinmekle kendinize yazık ettiniz. Gelin yaratıcınıza tövbe edin de nefislerinizi öldürün10 (kendinizi düzeltin). Bu, Yaratıcınız katında sizin için daha iyidir. Böylece Allah da onların tövbesini kabul etti. Çünkü o, tövbeleri çok kabul edendir, çok merhametlidir.”
55. Hani siz, “Ey Mûsâ! Biz Allah’ı açıktan açığa görmedikçe sana asla inanmayız” demiştiniz. Bunun üzerine siz bakıp dururken sizi yıldırım çarpmıştı.
56. Sonra, şükredesiniz diye ölümünüzün ardından sizi tekrar dirilttik.
57. Bulutu üstünüze gölge yaptık. Size, kudret helvası ile bıldırcın indirdik. “Verdiğimiz rızıkların iyi ve güzel olanlarından yiyin” (dedik). Onlar (verdiğimiz nimetlere nankörlük etmekle) bize zulmetmediler fakat, kendilerine zulmediyorlardı.
58. Hani,(israilogullarina:) “Şu kasabaya11 girin. Orada dilediğiniz gibi, bol bol yiyin. Kapısından eğilerek tevazu ile girin ve “hıtta!” (Ya Rabbi, bizi affet) deyin ki, biz de sizin hatalarınızı bağışlayalım. İyilik edenlere ise daha da fazlasını vereceğiz” demiştik. Ayet de gecen kasaba Kudüs yahut Eriha dir.
59. Derken, onların içindeki zalimler, sözü kendilerine söylenenden başka şekle soktular. Biz de haktan ayrılmaları sebebiyle o zalimlere gökten bir azap indirdik.12Allah(c.c) Veba gibi bir takim hastaliklar vermistir.
60. Hani, Mûsâ kavmi için su dilemişti. Biz de, “Asanı kayaya vur” demiştik, böylece kayadan on iki pınar fışkırmış, her boy kendi su alacağı pınarı bilmişti. “Allah’ın rızkından yiyin, için. Yalnız, yeryüzünde bozgunculuk yaparak fesat çıkarmayın” demiştik.
61. Hani, “Ey Mûsâ! Biz bir çeşit yemeğe asla katlanamayız. O halde, bizim için Rabbine yalvar da, o bize yerden biten sebze, kabak, sarımsak, mercimek, soğan versin” demiştiniz. O da size, “İyi olanı düşük olanla değiştirmek mi istiyorsunuz? Öyle ise inin şehre! İstedikleriniz orada var” demişti. Böylece zillet ve yoksulluk onları kapladı. Onlar, Allah’ın gazabına uğradılar. Bunun sebebi, onların; Allah’ın âyetlerini inkâr ediyor, peygamberleri de haksız yere öldürüyor olmaları idi. Bütün bunların sebebi ise, isyan etmek ve aşırı gitmekte oluşlarıydı. Hakki inkar ettiklerinden beni israil’e alcaklik ve yoksulluk damgasi vurulacak.
103 kelime var.
62. Şüphesiz, inananlar (Müslümanlar) ile, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sâbiîlerden13 (her bir grubun kendi şeriatında) “Allah’a ve ahiret gününe inanan ve salih ameller işleyenler için Rableri katında mükafat vardır; onlar korkuya uğramayacaklar, mahzun da olmayacaklardır” (diye hükmedilmiştir).14 Yahudi kelimesi,buzagiya tapmaktan tevbe ettikleri vakit(dogruya döndü)anlamina Israilogullarina takilmis addir,Hz.Ya’kub’un en büyük oglu Yahuzaya nisbet edilmistir.Nasara,Hz.Isanin indigi Nasira kasabasina nisbet edilir.Nasara,sözlük anlami,Yarddimcilari demektirbir diger rivayet de,Hz.Isayi anlatan,Ali Imran 52, Saff 14.ayetlerin de gecen“men ensari ilallah“sözünden alinmistir.Sabiiler,hakkinda cesitli rivaetler vardir.Bir rivaete göre Hz.Ibrahime inananan bir grup insanlardir.bazi müfesirlere göre,Yahudiler ile hiristiyanlar arasinda tevhide inanana bir grub insanlardirBunlar zamanla babilde yasamislar,Hz Yahyanin tabiilerie benzedikleri ifade edilmistir.
63. Hani, (Tevrat ile amel edeceğinize dair) sizden sağlam bir söz almış, Tûr dağını da tepenize dikmiş ve “Sakınasınız diye, size verdiğimiz Kitab’ı sıkı tutun, onun içindekileri düşünün (gafil olmayın)” demiştik.
64. Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Allah’ın bol nimeti ve merhameti olmasaydı herhalde ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
65. Şüphesiz siz, içinizden Cumartesi yasağını15 çiğneyenleri bilirsiniz. Biz onlara, “Aşağılık maymunlar olun” demiştik.
66. Biz bunu, hem onu görenlere, hem de sonra geleceklere bir ibret ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlara da bir öğüt kıldık.16 Israil ogullarindan kötülükte israr eden bedtbahtlari önce maymun kiligina sokmus,sonra da helak etmistir.Bunun insanlarin maymundan gelme iddiasi ile hic ilgisi yoktur.
67. Hani Mûsâ kavmine, “Allah size bir sığır kesmenizi emrediyor” demişti. Onlar da, “Sen bizimle eğleniyor musun?” demişlerdi. Mûsâ, “Kendini bilmez cahillerden olmaktan Allah’a sığınırım” demişti.17
68. “Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın.” dediler. Mûsâ şöyle dedi: “Rabbim diyor ki: O, ne yaşlı, ne körpe, ikisi arası bir sığırdır. Haydi emrolunduğunuz işi yapın.”
69. Onlar, “Bizim için Rabbine dua et de, rengi neymiş? açıklasın” dediler. Mûsâ şöyle dedi: “Rabbim diyor ki, o, sapsarı; rengi, bakanların içini açan bir sığırdır” dedi.
70. (Ey Musa!)“Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın. Çünkü sığırlar, bizce, birbirlerine benzemektedir. Ama Allah dilerse elbet buluruz” dediler.
71. (Mûsâ (a.s.)) dedi ki: “Rabbim buyuruyor: O, çift sürmek, ekin sulamak için boyunduruğa vurulmamış, kusursuz, hiç alacası olmayan bir sığırdır”. Onlar, “İşte, şimdi tam doğrusunu bildirdin” dediler. Nihayet o sığırı(bulup) kestiler. Neredeyse bunu yapmayacaklardı.
72. Hani, bir kimseyi öldürmüştünüz de suçu birbirinizin üstüne atmıştınız. Halbuki Allah(c.c) gizlemekte olduğunuzu ortaya çıkaracaktı.
73. “Sığırın bir parçası ile öldürülene vurun” dedik. (Denileni yaptılar ve ölü dirildi.) İşte, Allah ölüleri böyle diriltir, düşünesiniz diye mucizelerini de size böyle gösterir. Bu ayetler de gecen sigir kesme kssasi, daha ziyade Israil ogullarindan iki gencin,mirasina konmalari icin amcbalariini öldürmelerine baglanir olay Hz.Musa ya sorulur. Hz.Musa bu konuda Allha(c.c) sorar,Allah(c.c.) de bir sigir kesilmesini onun bir parcasiyla ölüye vurulmasini,ölünün dirilip katili haber verecegini bildirir.Netice de böyle olur.Ayetin zahirin de bunu haber vermektedir,Bazilarina göre; inege yahut buzaga tapan topluluklara uyari olsun diye bu emrin geldiginin isareti var dir.Bazi alimlere göre de ölen inegin bir parcasiyla vurulmasindan sonra inegin dirilip katilin kim oldugundan bahseder,bu durum de bir mucize dir.
74. (Ne var ki)Sonra bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı, taş gibi; hatta daha katı oldu. Çünkü taş vardır ki, içinden ırmaklar fışkırır. Taş vardır ki yarılır da içinden sular çıkar. Taş da vardır ki, Allah korkusuyla (yerinden kopup) düşer. Allah yaptıklarınızdan hiçbir zaman habersiz(gafil) değildir.
75. Şimdi,(es müminler!) bunların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa içlerinden bir takımı, Allah’ın (c.)kelamını dinler, iyice anladıktan sonra, onu bile bile tahrif ederlerdi.18
76. (Münafiklar) iman edenlerle karşılaşınca, “İman ettik” derler. Birbirleriyle baş başa kaldıklarında da şöyle derler: “Rabbinizin huzurunda delil olarak kullanıp sizi sustursunlar diye mi, Allah’ın (Tevrat’ta) size bildirdiklerini onlara söylüyorsunuz? (Bu kadarcık şeye) akıl erdiremiyor musunuz?” 77. Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah(c.c) onların gizli tuttuklarını da bilir, açığa vurduklarını da.
78. Bunların bir de ümmî takımı vardır; Kitab’ı (Tevrat’ı) bilmezler. Onların bütün bildikleri bir sürü (emaniyye)kuruntulardır. Onlar sadece zanda bulunurlar. Bu ayet de gecen „Ümmi“ okuma yazmasi olmayan demektir.
79. Vay o kimselere ki, elleriyle Kitab’ı yazarlar, sonra da onu az bir karşılığa değişmek için, “Bu, Allah’ın katındandır” derler. Vay ellerinin yazdıklarından ötürü onların haline! Vay kazandıklarından dolayı onların haline!
80. Bir de(Israil ogullari) dediler ki: “Bize ateş, sayılı birkaç günden başka asla dokunmayacaktır.” Sen onlara de ki: “Siz bunun için Allah’tan söz mü aldınız? -Eğer böyle ise, Allah verdiği sözden dönmez-. Yoksa siz Allah’a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?”
81. Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
82. İman edip salih ameller işleyenler ise cennetliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
83. Hani, biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz, anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz, herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekatı vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek sözünüzden döndünüz. (israil ogullarinin yaptigi isler ve davranislar olarak bildirilen ayetler Kur’anin geldigi devirdeki yahudilerin durumlarini belirtmektedir.o günün yahudileri önceden ahir zaman pygamberinin geleceginden bahsettiler ve ,o peygamberin kendi soylarindan olmayinca birden agiz birligi yaptilar, ve ahir zaman pygamberinin gelecgini inkar eden iddialar da bulunan iddia ve yazilar yazdilar.)
Not:87 kelime var.375 Harf var.
84. Hani, “Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız” diye de sizden kesin söz almıştık. Sonra bunu böylece kabul etmiştiniz. Kendiniz de buna hâlâ şahitlik etmektesiniz.
85. Ama siz, birbirinizi öldüren, içinizden bir kesime karşı kötülük ve zulümde yardımlaşarak; size haram olduğu halde onları yurtlarından çıkaran, size esir olarak geldiklerinde ise, fidye verip kendilerini kurtaran kimselersiniz. Yoksa siz Kitab’ın (Tevrat’ın) bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Artık sizden bunu yapanın cezası, dünya hayatında rezil olmaktan başka bir şey değildir. Kıyamet gününde ise onlar azabın en şiddetlisine uğratılırlar. Çünkü Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
86. Onlar, ahireti verip dünya hayatını satın alan kimselerdir. Artık bunlardan azap hiç hafifletilmez. Onlara yardım da edilmez.
87. Andolsun, Mûsâ’ya Kitabı (Tevrat’ı) verdik. Ondan sonra ardarda peygamberler gönderdik. Meryemoğlu İsa’ya mucizeler verdik. Onu Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Size herhangi bir peygamber, hoşunuza gitmeyen bir şey getirdikçe, kibirlenip (onların) bir kısmını yalanlayıp bir kısmını da öldürmediniz mi?
88. “Kalplerimiz muhafazalıdır” dediler. Öyle değil. İnkarları sebebiyle Allah onları lânetlemiştir. Bu yüzden pek az iman ederler.20 Bu sayfa da5 Ayet,341 harf,ve 97kelime var.
89. Kendilerine ellerindekini (Tevrat’ı) tasdik eden bir kitap (Kur’an) gelince onu inkar ettiler. Oysa, daha önce (bu kitabı getirecek peygamber ile) inkarcılara (Arap müşriklerine) karşı yardım istiyorlardı. (Tevrat’tan) tanıyıp bildikleri (bu peygamber) kendilerine gelince ise onu inkar ettiler. Allah’ın lâneti inkarcıların üzerine olsun.
90. Karşılığında nefislerini sattıkları şeyi kıskançlıkları sebebiyle Allah’ın, kullarından dilediğine lütfuyla indirdiği vahyi inkar etmeleri ne kötüdür! Bu yüzden gazap üstüne gazaba uğradılar. İnkâr edenlere alçaltıcı bir azap vardır.
91. Onlara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) iman edin” denilince, “Biz sadece bize indirilene (Tevrat’a) inanırız” deyip, ondan sonra geleni (Kur’an’ı) inkâr ederler. Halbuki o ellerinde bulunanı (Tevrat’ı) tasdik eden hak bir kitaptır. De ki, “Eğer inanan kimseler idiyseniz daha önce niçin Allah’ın peygamberlerini öldürüyordunuz?”
92. Andolsun, Mûsâ size açık mucizeler getirmişti de, arkasından sizler nefislerinize zulüm ederek buzağıyı ilah edinmiştiniz.
93. Hani, Tûr’u tepenize dikerek sizden söz almıştık, “Size verdiğimiz Kitab’a sımsıkı sarılın; ona kulak verin” demiştik. Onlar, “Dinledik, karşı geldik”21 demişlerdi. İnkârları yüzünden buzağı sevgisi onların kalplerine sindirilmişti. Onlara de ki (Tevrat’a beslediğinizi iddia ettiğiniz) imanınızın size emrettiği şey ne kötüdür, eğer inanan kimselerseniz!
Not:Bu sayfa: 89 kelimedir.Bu sahife de 5 Ayet,87 kelime ve 447 harf vardir.
94. De ki: “Eğer (iddia ettiğiniz gibi) Allah katındaki ahiret yurdu (cennet) diğer insanlar için değil de, yalnız sizinse ve doğru söyleyenler iseniz haydi ölümü temenni edin!”
95. Fakat kendi elleriyle önceden yaptıkları işler yüzünden ölümü hiçbir zaman temenni edemezler. Allah o zalimleri hakkıyla bilendir.
96. Andolsun, sen onların, yaşamaya, bütün insanlardan; hatta Allah’a ortak koşanlardan bile daha düşkün olduklarını görürsün. Onların her biri bin yıl yaşamak ister. Halbuki uzun yaşamak onları azaptan kurtaracak değildir. Allah onların bütün işlediklerini görür.
97. De ki: “Her kim Cebrail’e düşman ise, bilsin ki o, Allah’ın izni ile Kur’an’ı; önceki kitapları doğrulayıcı, mü’minler için de bir hidayet rehberi ve müjde verici olarak senin kalbine indirmiştir.”
98. Her kim Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mîkâil’e düşman olursa bilsin ki, Allah da inkar edenlerin düşmanıdır.
99. Andolsun, biz sana apaçık âyetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkâr eder.
100. Onlar ne zaman bir antlaşma yaptılarsa içlerinden bir takımı o antlaşmayı bozmadı mı? Zaten onların çoğu iman etmez.
101. Onlara, Allah katından ellerinde bulunan Kitabı (Tevrat’ı) doğrulayıcı bir peygamber gelince, kendilerine kitap verilenlerden bir kısmı, sanki bilmiyorlarmış gibi Allah’ın Kitabı’nı (Tevrat’ı) arkalarına attılar.
70. (Ey Musa!)“Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın. Çünkü sığırlar, bizce, birbirlerine benzemektedir. Ama Allah dilerse elbet buluruz” dediler.
71. (Mûsâ (a.s.)) dedi ki: “Rabbim buyuruyor: O, çift sürmek, ekin sulamak için boyunduruğa vurulmamış, kusursuz, hiç alacası olmayan bir sığırdır”. Onlar, “İşte, şimdi tam doğrusunu bildirdin” dediler. Nihayet o sığırı(bulup) kestiler. Neredeyse bunu yapmayacaklardı.
72. Hani, bir kimseyi öldürmüştünüz de suçu birbirinizin üstüne atmıştınız. Halbuki Allah(c.c) gizlemekte olduğunuzu ortaya çıkaracaktı.
73. “Sığırın bir parçası ile öldürülene vurun” dedik. (Denileni yaptılar ve ölü dirildi.) İşte, Allah ölüleri böyle diriltir, düşünesiniz diye mucizelerini de size böyle gösterir. Bu ayetler de gecen sigir kesme kssasi, daha ziyade Israil ogullarindan iki gencin,mirasina konmalari icin amcbalariini öldürmelerine baglanir olay Hz.Musa ya sorulur. Hz.Musa bu konuda Allha(c.c) sorar,Allah(c.c.) de bir sigir kesilmesini onun bir parcasiyla ölüye vurulmasini,ölünün dirilip katili haber verecegini bildirir.Netice de böyle olur.Ayetin zahirin de bunu haber vermektedir,Bazilarina göre; inege yahut buzaga tapan topluluklara uyari olsun diye bu emrin geldiginin isareti var dir.Bazi alimlere göre de ölen inegin bir parcasiyla vurulmasindan sonra inegin dirilip katilin kim oldugundan bahseder,bu durum de bir mucize dir.
74. (Ne var ki)Sonra bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı, taş gibi; hatta daha katı oldu. Çünkü taş vardır ki, içinden ırmaklar fışkırır. Taş vardır ki yarılır da içinden sular çıkar. Taş da vardır ki, Allah korkusuyla (yerinden kopup) düşer. Allah yaptıklarınızdan hiçbir zaman habersiz(gafil) değildir.
75. Şimdi,(es müminler!) bunların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa içlerinden bir takımı, Allah’ın (c.)kelamını dinler, iyice anladıktan sonra, onu bile bile tahrif ederlerdi.18
76. (Münafiklar) iman edenlerle karşılaşınca, “İman ettik” derler. Birbirleriyle baş başa kaldıklarında da şöyle derler: “Rabbinizin huzurunda delil olarak kullanıp sizi sustursunlar diye mi, Allah’ın (Tevrat’ta) size bildirdiklerini onlara söylüyorsunuz? (Bu kadarcık şeye) akıl erdiremiyor musunuz?”
77. Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah(c.c) onların gizli tuttuklarını da bilir, açığa vurduklarını da.
78. Bunların bir de ümmî takımı vardır; Kitab’ı (Tevrat’ı) bilmezler. Onların bütün bildikleri bir sürü (emaniyye)kuruntulardır. Onlar sadece zanda bulunurlar. Bu ayet de gecen „Ümmi“ okuma yazmasi olmayan demektir.
79. Vay o kimselere ki, elleriyle Kitab’ı yazarlar, sonra da onu az bir karşılığa değişmek için, “Bu, Allah’ın katındandır” derler. Vay ellerinin yazdıklarından ötürü onların haline! Vay kazandıklarından dolayı onların haline!
80. Bir de(Israil ogullari) dediler ki: “Bize ateş, sayılı birkaç günden başka asla dokunmayacaktır.” Sen onlara de ki: “Siz bunun için Allah’tan söz mü aldınız? -Eğer böyle ise, Allah verdiği sözden dönmez-. Yoksa siz Allah’a karşı bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?”
81. Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
82. İman edip salih ameller işleyenler ise cennetliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.
83. Hani, biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz, anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz, herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekatı vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek sözünüzden döndünüz. (israil ogullarinin yaptigi isler ve davranislar olarak bildirilen ayetler Kur’anin geldigi devirdeki yahudilerin durumlarini belirtmektedir.o günün yahudileri önceden ahir zaman pygamberinin geleceginden bahsettiler ve ,o peygamberin kendi soylarindan olmayinca birden agiz birligi yaptilar, ve ahir zaman pygamberinin gelecgini inkar eden iddialar da bulunan iddia ve yazilar yazdilar.)Bu sayfa da 87 kelime var.375 Harf var
84. Hani, “Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız” diye de sizden kesin söz almıştık. Sonra bunu böylece kabul etmiştiniz. Kendiniz de buna hâlâ şahitlik etmektesiniz.
85. Ama siz, birbirinizi öldüren, içinizden bir kesime karşı kötülük ve zulümde yardımlaşarak; size haram olduğu halde onları yurtlarından çıkaran, size esir olarak geldiklerinde ise, fidye verip kendilerini kurtaran kimselersiniz. Yoksa siz Kitab’ın (Tevrat’ın) bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Artık sizden bunu yapanın cezası, dünya hayatında rezil olmaktan başka bir şey değildir. Kıyamet gününde ise onlar azabın en şiddetlisine uğratılırlar. Çünkü Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
86. Onlar, ahireti verip dünya hayatını satın alan kimselerdir. Artık bunlardan azap hiç hafifletilmez. Onlara yardım da edilmez.
87. Andolsun, Mûsâ’ya Kitabı (Tevrat’ı) verdik. Ondan sonra ardarda peygamberler gönderdik. Meryemoğlu İsa’ya mucizeler verdik. Onu Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Size herhangi bir peygamber, hoşunuza gitmeyen bir şey getirdikçe, kibirlenip (onların) bir kısmını yalanlayıp bir kısmını da öldürmediniz mi?
88. “Kalplerimiz muhafazalıdır” dediler. Öyle değil. İnkarları sebebiyle Allah onları lânetlemiştir. Bu yüzden pek az iman ederler.20 Bu sayfa da5 Ayet,341 harf,ve 97kelime var.
89. Kendilerine ellerindekini (Tevrat’ı) tasdik eden bir kitap (Kur’an) gelince onu inkar ettiler. Oysa, daha önce (bu kitabı getirecek peygamber ile) inkarcılara (Arap müşriklerine) karşı yardım istiyorlardı. (Tevrat’tan) tanıyıp bildikleri (bu peygamber) kendilerine gelince ise onu inkar ettiler. Allah’ın lâneti inkarcıların üzerine olsun.
90. Karşılığında nefislerini sattıkları şeyi kıskançlıkları sebebiyle Allah’ın, kullarından dilediğine lütfuyla indirdiği vahyi inkar etmeleri ne kötüdür! Bu yüzden gazap üstüne gazaba uğradılar. İnkâr edenlere alçaltıcı bir azap vardır.
91. Onlara, “Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) iman edin” denilince, “Biz sadece bize indirilene (Tevrat’a) inanırız” deyip, ondan sonra geleni (Kur’an’ı) inkâr ederler. Halbuki o ellerinde bulunanı (Tevrat’ı) tasdik eden hak bir kitaptır. De ki, “Eğer inanan kimseler idiyseniz daha önce niçin Allah’ın peygamberlerini öldürüyordunuz?”
92. Andolsun, Mûsâ size açık mucizeler getirmişti de, arkasından sizler nefislerinize zulüm ederek buzağıyı ilah edinmiştiniz.
93. Hani, Tûr’u tepenize dikerek sizden söz almıştık, “Size verdiğimiz Kitab’a sımsıkı sarılın; ona kulak verin” demiştik. Onlar, “Dinledik, karşı geldik”21 demişlerdi. İnkârları yüzünden buzağı sevgisi onların kalplerine sindirilmişti. Onlara de ki (Tevrat’a beslediğinizi iddia ettiğiniz) imanınızın size emrettiği şey ne kötüdür, eğer inanan kimselerseniz! . 89 kelimedir.Bu sahife de 5 Ayet,87 kelime ve 447 harf vardir
94. De ki: “Eğer (iddia ettiğiniz gibi) Allah katındaki ahiret yurdu (cennet) diğer insanlar için değil de, yalnız sizinse ve doğru söyleyenler iseniz haydi ölümü temenni edin!”
95. Fakat kendi elleriyle önceden yaptıkları işler yüzünden ölümü hiçbir zaman temenni edemezler. Allah o zalimleri hakkıyla bilendir.
96. Andolsun, sen onların, yaşamaya, bütün insanlardan; hatta Allah’a ortak koşanlardan bile daha düşkün olduklarını görürsün. Onların her biri bin yıl yaşamak ister. Halbuki uzun yaşamak onları azaptan kurtaracak değildir. Allah onların bütün işlediklerini görür.
97. De ki: “Her kim Cebrail’e düşman ise, bilsin ki o, Allah’ın izni ile Kur’an’ı; önceki kitapları doğrulayıcı, mü’minler için de bir hidayet rehberi ve müjde verici olarak senin kalbine indirmiştir.”
98. Her kim Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mîkâil’e düşman olursa bilsin ki, Allah da inkar edenlerin düşmanıdır.
99. Andolsun, biz sana apaçık âyetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkâr eder.
100. Onlar ne zaman bir antlaşma yaptılarsa içlerinden bir takımı o antlaşmayı bozmadı mı? Zaten onların çoğu iman etmez.
101. Onlara, Allah katından ellerinde bulunan Kitabı (Tevrat’ı) doğrulayıcı bir peygamber gelince, kendilerine kitap verilenlerden bir kısmı, sanki bilmiyorlarmış gibi Allah’ın Kitabı’nı (Tevrat’ı) arkalarına attılar.
Kurban
Beiträge:128
Registriert am: 19.08.2010