Birgivi Şerhi Kadı Zade Trcm.S.96
Konu Kıyamet ve Alametleri
Ve dahi malum olaki;peyğamberlerin cesedi şerifleri çürümez.Bir hadisi şerif de“El enbiyau ahyaun
fi guburihihim“Yani peyğamberler kabirlerin de sağdırlar.Ve bazı ehli ilim indin de şuhedanın
cesedleri çürümez.Ve imamı Kurtubi zikir ettiki bir mümin ziyade sabir edici olup ahirete salik ola.
Onun cesedi çürümez.Ve bazıları dediler ki Bir cesed ki günah etmemiş ola.
O cesed çürümez.Alim amil ve hafız u kuran ve hasbetellillah müezzin ve ehli vilayet olanların cesedleri çürümez,
demişler.Vallahu alemu bissavab.Ve ileyhil mercu vel meab.İmdi alem harab olup bu nizam tebdil olsa gerektir.
(bunun üzerine bir nice zaman geçtikten sonra )Bir rivayet de kırk yıl varid olmuştur.Nitekim imamı
Fahreddin böyle zikir etti.İbni Abbas ra. dan Lakin adedi tayin olunmamak evladır.İmdi baés zamanı geldikte
(geru Hak teala yeri)büyük ve düz bir meydan edup beyaz gümüş gibi olur.
Bazı ehli ilim buyurdular ki Yerini sıfatı tebdil olunup dağlar ve yüksek nesneler zail
olup bir büyük meydan olur.,dediler.Ve Katade r.arivayetine göre yedi kat gökler
kızıl altun gibi olur.Velhasıl Allahu teala yeri ve göğü dilediği gibi.(düzeltup cümle olanları diriltse gerektir.
Ve bir ayeti kerime de“sümme iza de a kum daveten minel erdı iza entum tuchracune“Yani ey kullar
Hak teala sizleri bir kerre yerden davet ettiği zaman da nagah sizler birden yerden taşra çıkarsiz demektir.
Ve bir ayeti kerime de „İnnallahe yebasu men fil kuburi“Yani tahkik Hak teala
kubur da olanları diriltse gerektir.ve bir ayeti kerime de „Yevme teşakkakul erdu anhum siranzalike haşrun
aleyna yesirun“buyurdu.Dsahi hakkında çok ayat ve ahadisi sahihe vardır.Evvelin ve ahirin
küçük ve büyük kara da ve derya da hayvanlar yecuc ve mecuc cün ve şeyatın ve yedi kat gökler de
olan melaike ve hameleyi arşve ğayrılar cümlesi ol meydana gelseler gerektir.(cümle)nas
(çıplak ve yalın ayak ve başı kabak kabirlerin den kopsalar gerektir.)
Herkes dünya daki gibi kameti ve sureti üzere yerden çıksalar gerektir.Cümleden evvel Peyğamberimiz
a.s kabri şerifinden kalksa gerektir.Badehu sair peyğamberler.Badehu Medine de
olanlar badehu Mekke de olanlar Badehu sair yerler de olanlar kalksalar gerektir.Ahireti inkar eden
kafirler mutehayyir olup Bizleri kabirlerimizden kaldırup baas eden kimdir?dediklerin de şöyle cevap
verilurki şu yevmul baas Hak teala nın vaad ettiği ruzi kyametdir.Ve murseller haber verup
sıdıkları zuhur ettiği yevmul cezadır.
Bu ruzi ceza şöyle heybetlu şedid gündür ki cümle gök ehli ve yer ehli ondan haşbet ve hazer üzredir.
Ve onun şiddet ve heybetine evmul delalet eder nice isimler ile tesmiye olunmuştur.Yevmul kıyameh
yevmulvakia yevmurracife yevmurradife yevml ğaşiye yevmul zelzele yevmul
asıfeh yevmul ezife yevmul hakah yevmuttammeh yevmussachche
yevmuttelak yevmulfirak yevmul misak yevmul kısas yevmuttenad eyevmul eşhad yevmul miyad
yevmul mırsad yevmussual yevmul hısab yevmul azab yevmul firar yevmul kaza yevmul ceza
yevmul buka yevmul bela yevmul haşir yevmunneşir yevmul cem yevmul baas yevmul arad
yevmul Hak yevmul vezin yevmulk hukum yevmul fasıl yevmu akıym yevmu azim yevmu abus
yevmutteğabun yevmu kamtarir yevmul masir yevmuddin yevmul yakın ,ennebeul azim,el karia,el
hakkah yevmul kadab yevmurrahneh yevmul mağfireh yevml vaad ve dahi bunlardan ğayri isimleri
vardır.Her birisi ol günde zuhur edecek ahvala delalet eder.Hak teala ol zaman da mukarreb
kullarına ikram etse gerektir.(Pryğamberlere ve evliyaya ve ulemaya ve sulehaya cennetden hulleler
ve buraklar gelup gidup ve btün arş gölgesinde otursalar gerektir.)
İmamı tirmizi ihrac eder.Ebu Hureyre r.a rivayeti ile peyğamber a.s şöyle buy
urdu ki ruzi kıyamet de insan üç sınıf haşrolunur. Bir sınıfı ayağı ile yürür.
Bir kısmı rakipler,binicilerdir.Ve bir kısmı yüzü üzere yürür.Hz.Ali r.a dan rivayet olundu ki
Buyurmuşturki Hak tealaya yemin ederim ki tahkik muttakiler kabirlerinden kalkdıkları saat de
onlara beyaz nakahlar ve binekler getirulur.Ve ol bineklerin ve nakahların kanatları vardır.Ve altundan eğerleri vardır.
Bu rivayeti İmamı fahreddin nakil etti.Hak teala „Yevme nahşrulmuttekine ilerrahmani vefda“ayeti
kerimesi tefsirin de yani rüzi kıyamet de muttakileri rahmanın huzuru maneviyesine rakib oldukları halde haşir ederiz.
Ulemayı kiram şöyle beyan ettilerki;
Ehli takva ve ehl zühüd olanlar bu nakil olunan keyfiyet üzere haşir olunurlar.
Nitekim Hz.Aliden nakil olundu;Amma şol müminler ki amalı salihayı
kalil ve ısyanı ve zülmü kesir ettiler onlar piyade yürüyüp mahşere öyle gelseler gerektir.
Amma kafirler yüzleri üzerlerine sürünüuphaşir olunur.Nitekim Hak teala buyurur.
„Ve nahşuruhum yevmel kıyameti ala vucuhihim umyen ve summan ve bumaa“
Yani kafirleri ruzi kıyamet de yüzleri üzerine haşir ve cemederiz.Körler ve sağırlar
ve dilsizler oldukları halde Buchari ve Müslim hadisi şeriflerin den bir hadisi şerif de
Ebu Hureyre r.a rivayeti ile vaki oldu ki yedi tai feye Hak teala Arş gölgesin de ikram etse gerektir.
1.Adil padişahlar
2.Gencliklerinde ibadetle iderek hasıl olanlar.
3.Mescidler de cemaat ile namaz kılanlar.Ve kalpleri mescidlere gitmeye
merbut olup vakti gözedir olanlar.
4.Hak tealanın rızası içun birbirlerine muhabbet edup ol halde iftirak edenler.
5.Bir hüsün ve cemal sahibesi avret kendi nefsine davet ettikte Hak tealadan korkup fahişeden
ictinab edenler.
6.Sağ eliyle fukaraya sadaka verdikte sol eli bilmeye .Yani riyadan ve imtinandan
ziyadesiyle hazer edenler ve birisi tenhalar da Hak tealayı zikir ettikte korkup bana edenler.
Bunlardan ğayrı ehli salah ve ve ashabı hayır müminler vardır ki Arşu ala gölgesin de
rahat ve zevketseler gerektir.
İmamı Müslim ıhrac etti;
Abdullah bin Ömer r.a huma dan mervidir.
Rasülü kainat s.a buyurdularki dünyada adalet edenler Arşurrahman gölgesin de
nurdan minberler üzerin de olsalar gerektir.Onlar hükümlerin de vesair
hüküm altın da olanlara adalet edenlerdir.Ve dahi adalaet edenlerdir.
Ve dahi ehli seadet hakkın da İbni Abbas ras.anhuma dan mervidirki ;
Onlara nakahlar götürülür.Üzerlerin de altun dan eğerler ve zebercedden zimamleri vardır.
Onların üzerlerine haşir olunurlar.Murad ederler ise yürür.Onların üzerlerine binerler.
Hz. Aliden menguldur ki;
Onlar yayan haşir olmazlar.Belki nagahları eğerleri altun ve yakut eğerli binekleri üzerlerinde
haşir olunurlar.Ma ada (geru kalan halayık aç ve susuz ve uryan ayak üzerine sıkışup bir araya cemolup dirlese gerektir.)
Rivayetler de sabit oldu ki ;Rivayetler de sabittirki „Adem
u ve min dunihi tahte livayi“Yani Adem peyğamber ve ondan ğayrı nekadar pryğamber Nuh,ve İbrahim ve ismail ve
İshak ve Musa ve İsa ve ğayrileri vesair nas hz.hurşidi aasuman risalet ve bedri alemnub nuvvet ve siyadati mefhari
enbiya ve murselin ve melceyi duafa ve muznibin hz.Muhammed salavatullah ve selamuhu aleyhi
ve ala alıhı ecmaiyn hz.nin livayıl hamdi sayesin de
haşir ve cem olsalar gerektir.Ve bazı rivayetler de varid oldu ki bu ümmeti islamiyenin abdest
isabet edn azaları beyaz ve munevver olup ve baliğ olmadan evvel ahirete giden evladları önlerin
de haşir olsalar gerektir.Ve dahi sahihi muslim hadislerinden ümmül muminin hz.Ayşe r.a rivayeti
ile sabit oldu ki Rasülüssakaleyn s.a buyurdu ki rüzi kıyamet de nas yalın ayak ve cıplak .İmamı Mazeri
şerhine göre hıtansız (sünnetsiz)haşir olunur.Hz.Sıddıka r.a süal edup Ya Rasülallah Rical ve nisvan
cümlesi cıplakmıdır.Hzret.kane kanı risalet ve senedi ehli siyadat aleyhş efdalussalat vettahiyyeh
cevabı mustatab buyurub:Ya ayşe ol zaman da iztırabı ahval eşed olup nas birbirine nazar etmeye
mecalları ve iktidarları olmaz.İmdi bu şiddt ve iztırab ancak ğarikı ısyan olan zümreyi küffara ve fussaka
olur.
Arşu ala sayesin de olan peyğamberler ve sıddıklar ve şehidler ve salihler vesair bunlara mulhak olanlara
müjdeler ve beşaretler olup „Ya ıbadi la havfun aleykum ül yevme vela entum tehzenun“Hıtabı keremi
encamıyla demektirki ey rahmetime mazhar olan kullarım bunda sizlere korku verecek azap yoktur
.Ve sizler matlubunuz hasıl olmaz.deyu masuzn olmayasız,Zira havf den eman ve
matlube vasıl olsalar gerektir.Nitekim „udhulul cennete entum ve ezvacukum
tuhberune“Bu kelamı celilüşşanın mazmununca onlara dinur ki ey ğarikı derya yı rahmet olan kullar
sizler ve ezvacınız cenneti aliyeye mesruren dahil olunuz.demek olur.
Ve bir ayeti kerime de „El ehillau yevmeizin bazuhum li bazın aduvvun illelmuttekine“
vakiadır.Fahvayı latifi budur ki ;Dünya da dost olup birbirlerine muhabbet eenler
ruzi kıyamet de birbirlerine düşman olur.Ehli takvadan ğayri zira onların ahiret de
dostlukları dahi ziyade olsa gerektir.Ve bir ayeti kerime de „Femenitteka ve eslaha
fela havfun aleyhim velahum yahzenune“Vakidir.Yani kimki takva edup amalini
ıslah edenler üzerine havf yoktur.Ve onlar mahzun olmazlar.
İmdi malum olaki İmamı Buharinin rivayet eylediği hadisi şerifin hasılıki ehli mahşerearasayı arasat da şiddet
ve siklet hasıl oldukta kendilerine bir şefi taleb ederler.Adem,Nuh,ve İbrahim,ve Musa
ve İsa ,aleyhimsselam hzr.lerine gelup şefaat ettiklerin de bu peyğamberler dahi nefsi nefsi deyup
bu minval üzere cevap verup bunlardan sonra ahir zaman peyğamberi Muhammed .as.a gelüp
şefaat taleb ederler.Peyğamberimiz a.s dahi faslı kazayı tacil içun şefaatı kubra edecektir.
Bu rivayet sabittir.Lakin peyğamberlerin nefsi nefsi demeleri haşa kendilerine bir azab
korkusu yahud mahşer de şideti olduğu içun değildir.Zira yukaruda zikir olunan ayeti kerime de
ehli takva olanlara ahiret de havf ve hüzün olmayup onlara emin ve rahat ve beşaret ve kerem ve
nimet vasıl olur.Peyğamberler ise cümle den ziyade Hak tealanın makbulleri ve mukarrebleridir.
Nimetin ve rahemetin olusu onlara vasıl olsa gerektir.
Peyğamberler ise cümleden ziyade Hak tealanın makbulleri ve mukarrebleridir.Nimetin ve rahmetin
ulusu ve mukarrebleridir.Ve bir ayeti kerime de şöyle der:“İnnellezine kalu rabbunallahu
fümmestakamu“tahkik şol kullar ki itikad edup bize rabbimiz Allahdır.dediler.Ve ömürleri tamam
oluncaya değin iman üzere istikamaet ettiler.“Tetenezzelü aleyimulmelaiketü ella techafu
vela tahzenu ve ebşiru bilcennetilleti kuntum tuadune“
Onlara melaikle nuzul edup müjde ederlerki sizler hav etmeyiniz
Ve mahzun olmayınız ve vaadolunduğunuz cennete girmekle
ferah ediniz.İmamı Vekiya r.a şöyle buyurdu ki;Bu beşaret üç mahal de
olur.Birisi mevt zamanında Yani müminlere ölüm geldikte
ve birisi kabre kabre vardıkta kitap ve birisi kabirden kalktıkta
bunun gibi beşaretleri olur dedi.İmdi bu mahal de dahi
tafsil çoktur.Büyük kitaplarda masturdur.Vel hasıl meydan arasat da
meşakkat de olan ehli küfür ve ehli fıskın halleri müşetted
olup(güneş başlarına bir mil kadar yakın gelup herkes günahı kadar
dirleseler gerektir.Kimi dizine kadar kimi depesine değin
dir.içine bansalar gerektir.ve derler yetmiş arşın yer içine
geçse gerektir.Nice rivayeti sahihe de sabit oldu ki guneş bir mil kadar
yakın gelir.Selim bin Amır şöyle buyurdu ki bir milden murad
bir measafeyi mahude ola.yahud sürmedanlık mili kadar
yakın ola.Kimi topuğuna kadar kimi dizine değin kimi kulağına kimi dizine
değin ve kimi ağzına dir için de ğayib olsa gerektir.
(Elli bin yıl bu hal üzere olsalar gerektir.)Bir ayeti kerime de
„Tarucul melaiketu verruhu ileyhi fi yevmin kane miktaruhu
hamsine elfe senetin“buyurulmuştur.
Mahşerin zamanı elli bin yıl ve ahiretin bir günü dünyanın
bin yılı kadar olur.Bazı rivayet de Hak teala kullara bir deve
sağacak kadar zamanda hisab etse gerektir.İbni Atiyye şöyle rivayet ettiki
Hz. Ali r.a süal olundukta cümle ehli mahşere bir vakit de nice hisab olunur
cevabın da şöyle buyurdu ki Hak teala cümle halka bir günde rızık verdiğ gibi
kezalik bir zaman da cümleye hesab eder.Allahu teala her nesneye
kadirdir.(Dünya da meleklerin yazdığı kitapları onda verseler gerektir.)
Rivayetler de şöyle derki;Süal den ve hisapdan afüv olunmayan
kimselere dört nesneden bir rivayetde beş nesneden
süala olunur.
1.Ömüründen ne nesneye sarf ve ifna etti.
2.Civanlık halin de hangi amele sarf etti.
3.İlmiyle amel etti mi?
4.Malını ne cihetle kesbetti.
Bu süal olunsa gerektir.
Ve dahi Allahu tealanın „
ve izessuhufunuşirat“ve dahi“Ve kulle insanin elzemnahu
tairehu fi unukıhi ve nachruchu yevmel kıyameti kitaben yelgahu
menşuran ikra kitabek kefa bi nefsikelyevme aleyke hasiban
„ve dahi „ve vudial kitabu“gibi ayeti kerimelerde ehli tefsir
rahm.şöyle beyan buyurdularki kulların deftewri amallerini
ahiret de onlara verilup hasenat ve seyyiatları üzerine hisab olunsalar gerektir.
(mutilere)bundan murad müminlerdir.Zira onlar kitapları
(sağından verilup şad ve mesrur olsalar gerektir.
Nitekim ayeti kerime de „femma men utiye kitabehu biyeminihi
feygulu haumugru kitabiyeh“vakidir.Yani şol kullar ki sağından kitabı
verile .Sürürundan yanın da oanlara benim kitabımı ilk okuyun diye
..Ve bir ayeti kerime de „Ve emma men utiye kitabehu bi yeminihi
fesevfe yuhasebu hısaben yesiran ve yenkalibu ila ehlihi
mesruran „rucu etseler gerektir.(Ve kafirlere solundan veyahud
arkası ardından verilse gerektir.)Bir ayeti kerime de „Ve emma men utiye
kitabehu vera e zahrihi fesevfe yedu suburan ev yesla saiyran“vakidir demektir.
Ki şol kimseler ki kitapları solundan ve arkasından verile şedid
ile hissab olup saire dahil olsalar gerektir.(ve cümle halka hak teala
vasıtasız süal etse gerektir.Ve)dahi Hak teala adalet ile hüküm edup
(mazlumun hakkını )gerek mala muteallık arza muteallık gerek bedene muteallık
ne kadar hakkı var ise buhtan ve ğıybet ve darb etmek ve malını bi ğayri hak almak
ve bi ğayri hak katil etmek ve ğarı haklar gibi.(zalimden alıverse gerektir.)
Eğer dünyada helallaşmadıysa ,eğer zalimin (hayırlı ameli var ise )hakkı kadar
)alupmazluma verse gerektir.Ve eğer yoğise)Ve mazlumun (günahını)hakkı kadar alup
(zalime yüklense gerektir.)Ve mazlumn hakkı mal olmağa mahsus değildir.
Mesela katil ve darb ve şetim ve istihza ve ücretsiz hızmet ettirmek gibilere
hak teallauk eder.Dünya da bir vecihle helallaşmadı ise ahiret de hak sahibi hakkını
taleb etse gerektir.Ba husus hak sahibi hayvan ya kafir our ise hal müşkildir.
Zira hayvana ve kafire sevap verilmez.Ve kafirin günahı mümine verilmez.
Bu ikisinden ziyade hazerlazımdır.(Mizan)hayırlar ve şerler onunla vezin olunur.
Miktarları malum olunacak nesnedir..
Mutezile tayfası mizan ancak adaletden ibaretdir.Dedikleri batıldır.Hak budur ki
Mizan mahşer de kurulur.Bazı rivayet de şöyledir ki şöyledir ki Cebrail a.s ise
amelleri mizan ile tartsa gerektir.Mizanın keyfiyetini Allahu teala bilur.Bazı kavil de
her bir mükellef için bir mizan vardır .Ve bazı kavil de dünya mizanı gibidir.
Ve bazı ulema kiram şöyle buyurdular ki defteri amal ezin olunur.Ve bazı ehli marifet
buyurdularki amali saliha güzel nurani suretler olup ve amali seyyie kara ve habis
suretler olup vezin olunur.Bir ayeti kerime de hak teala buyurdu;“Velveznu yevme izin
nil hakku femen segulet mevazinuhu fe ulaike hümül muflihune“Ve men hafent mevazinuhu
fe ulaike lezzine chasir enfusehum bima kanu bi ayatina yezlimune“Yani kıyamet de vezin haktır.
Herkimki hasenatı ağır ola,onlar felah bulub seadete nayil olur.
Bunlar makbuller ve mugarrebler ve ashabı yemin olan müminler dir.Ve her kim ki
seyyiatı ağır olup hasenatı hafif ola.Yahud hiç olmaya onlar kendi nefislerine husran edenler
dir.Bizim ayatı ızamımızı inkar etmek sebebeiyle demektir.Bunlar ashabı şimal olan kafirlerdir.
(Ve dahi)Bize lazım olan şöyle itikad etmektir ki mahşer yerin de (Terazi kurulur)Hayırlar ve şerler
çekilse gerektir.)Hayırları ağı olanlar şerleri yok ise yahud afv ile veya şefaat ile mahvoldu ise cennete dahil
olsalar gerektirNitekim bir ayeti kerime de „femen segulet fehuve fi ıyşetin radiyeh“
Yani kimki hasenatı ağır olsa razi olduğu maişet de olsa gerektir.Yani seadete nayil olur demektir.
(ve şerleri ağır olanlar cehenneme girseler gerektir.Meğer kim Allahu teala mağfiret ede.)Günahları mahvedip
mukabelesin de azab etmeye (veya şefaat irişe)Ol günahların halasları için Hak tealadan
reca olunup azapdan necat bulalar.Ol reca dahi (peyğamberlerden ya evliyadan ve ulemadan)şehidler vesair
salihler dahi şefaat etseler gerektir.(Eğer) ol günahkar ahirete (imanla gitti ise)Ona mağfiret ve şefat
erişmek caizdir.Mahşer de şefaatı mutezile inkar edup şefaat ancak
cennet de rifatı derece için olur dediler.Ehli sünnet „nasarahumullahi teala“şöyle beyan ettiler.
Meydanı arasat ehli imanın günahkarları Ol peyğambler ve dahi sair salihler ve muttekiler erler sonra şeheda
şefaat etseler gerektir.Ve Kuranı kerimi tecvidle okuyanlara şefaat etse gerektir.
Kuranı kerimin hakkına riayet etmeyup tecvidsiz lahin ve hata ile tilavet edenlerden şekva etse gerektir.
Ve sıbyan anasına ve babasına şefaat eylese gerektir.
Ve dahi malum olsun ki cümleden ol peyğamberimiz a.s şefaat eylese gerektir.Nitekim „ve ena
evvelu şaifun ve evvelu müşeffiun“Yani ruzi kıyamet de ben cümle şefaat edicilerden ol şefaat
eyleyup ve cümle şefatlardan evvel benim şefaatım makbul olsa gerektir.deyu buyurmuştur.
Ve dahi peyğamberimizin şefatı birkaç bölüktür.
1.Cemi ehli mahşerden şiddeti def ve faslı husumeti tacil içundur.Buna şefaatı kubra
ve makamı mahmud denir ki Peyğamberimiz a.s a mahsusdur.
2. Bir tayifeyi bi ğayri hisab cennete nidhal içundur.Nitekim sahih rivayetler de şöyledir;
benim ümmetimden yetmiş bin kimse bi ğayri hisab cennete girseler gerektir.
İmamı Ahmed hz.Ebu Bekrissıddık r.a dan ichrac ettiki Bu yetmiş binden her bir kimse yanında
yetmişbin dahi olsa gerektir.Bunların yüzleri Bedir de ay zıya verdiği gibi munevver olsa gerektir.
3. Bir taifeye hisab ounup cehenneme musteahak olduktan sonra afuc olunup cennete ıdhal içundur.
4. Cehenneme girmiş muminleri çıkarmak içundur.
5. Cennete müminler girer cennete girdikten sonra dereceleri aşağı
olanların dereceleri yüksek olanların yüksek ve ali olmak içindir.
6. Ebu Talibin azbını tahfif içundur.Zira nice hadis şerifler de varidir ki Ebu Talib ateşin şedid yerinde
çıkarup hafif yerine kodursa gerektir.Lakin fahri kainat a.s ın anası ve babası hakkında sükut munasib
olduğu gibi Ebu Talib hakkın da dahi sükut munasibdir,demişler.
Iha olunmak rivayeti bunların haklarında menkuldür.
7. Ehli medine içundur.Ve ehli mekke içundur.Ve ehli Tayif içundur.Ve bir şefat dahi mü ezzinlere icabet eden ,
kabri şeriflerini zıyaret edenler içundur.demişler lakin Savab budur ki;
şefaatın aksamı munhasıra olmamaktır.Zira rivayetler de sabit odu ki >Rasülüllah s.a buyurdu ki yerde olan şecerden
adedinden çok adet kimselere kıyamet de şefat etmeyi memul ederim.deyu buyurmuşlardır.Ve dahi Hak teala
kıyamet de yüzkat rahmet ile ehli iman kullarına rahmet etse gerektir.ve (eğer) ahirete (gittiyse )neuzu billah
min zalik(Ona)asla mağfiret (şefaat olmaz ve hiç)dahil olduğu (cehennemden çıkmaz).
Cümle kafirler böyledir.Zira Hak teala küfr yarğılama,ondan ma ada günahları dileiği
müminlerden yarlığar.(ve eğer9ahirete imanla gidup (günahı)mizan da (ağır gelup)Hak tealadasn
(mağfiret)ve şefaatlerden bir(şefaat irişmedi ise cehennem de)üst tabaka da (günahı mikdarı
yanup)sonra biznillahi teala (cıkup cennete girseler ggerektir.İmamı Suyuti Keşif name isimli risalesin de
nakil etti.Hakim Tiemizi nin Nevdirul usu kitabın da Ebu Hureyre ra.rivayetiyle Rasülü kainat s.a
buyurdu ki şefatım ancak kıyamet de ümetimden kebairi irtikab edup tevbesiz kebair üzerine
ahirete gidnler içundur.Ehli kebair olanlar cehennem d ilk kapıda olurlar.Onların yüzleri kara omaz.
Ve gözleri gök olmaz.e Buğau ile bağlı olmazlar.Ve şeytanlar ile bağlı olmazlar.Ve kamcu darbolunmazlar.
Kimisi bir saat meksedup çıkar.Kimisi bir ay mekseder kimisi bir yıl meskeder,çıkar.cümleden ziyade meks eden .
Dünya halk olunup kıyamet olduğu müddet kadar mekseder.çıkar.Ol müddet Yedibin yıldır.deyu buyurdu.
İmdi dünya hesabıyla İmdi dünya hesabıyla yedibin yıl eder.Ahiret hesabıyla yedi yıl eder.
Evvelki kapu demek evvelki tabaka dmektir.Ve dahi İmamı Muslim ihrac etti Ebu said el Hudri
r.a Rasülüllah sa. buyurdu :Amma ehli nar olanlar ki onlar narın ehlidir.Onlar ölmezler.Ve bir faydalı hayat
ile hayat bulmazlar.Lakin müminlerin asilerinden bir taifeye günahları sebebiyle
ateş isabet eder.Hak teala onlara mevt verir.Takim onlar ateşde kömür gibi oldukta Hak teala Hak teala
şefate izin verüp onlar ateşden cemat cemat götürülüp cennet irmakları üzerine konup sonra
ehli cennete nida olunur ki Ey ehli cennet bunların üzerine su akdınız filhal sünbüle habbe dan hasıl olur
gibi onların vucudları taze et,ve deri ile hasıl olur.
İmdi Hak teala onlara mevt verir.Konlara ulun da Ulema nice dürlü vecih ettiler.
Birisi budur ki:fil hakika hak teala onların ruhlarını kabız eder.Ateşin azabını duymasınlar
deyu onlar üst tabaka da mahbus kalurlar Zindan da mahbus olan kimseler gibi .ikincisi budur ki ;
Hak teala onlardan şuuri ve hissi selbeder..Onlara bir uyku arız
olur.onlara lutuf içun ve iman şerefini izhar içun .
Üçüncü onlara bir uyku arız our.Ve bir hadisi şerif de dahi varid oldu ki Hak teala ehli tevhid den bir
taifeyi cehenneme idhal ettikte onlara mevt verir.
Sonra çıktıkları saatde azabın elemini onlar duyurur deyu beyan olundu.İmdi ehli sünnet şöyle icma
ettilerki müminlerin asilerinden bir taifeye mağfiret ve şefaat olmayup cehennemin üst tabakasında
günahdan tathir içün meks olunsalar gerektir.Sonra çıkan yedibin yıl mekseder.
(Zerre kadar imanla )ahirete (giden elbette cehennemden çıksa gerektir.)Ce cennete girse gerektir.
Yedi bin yıldan ziyade cehenem de mekseder bir asi yoktur.Böylece itikad eylemek vacibdir.
Zerre kadar iman demek imanı icmalid demektir.Yahud hiç ameli salih etmeyen kimsenin
imanından kinaye demektir.Mesela bir kimse islamı kabül eylese ve bir hayır amel etmeden
eceli gelüp ahirete gitse onun imanı sair amali salih eyleyen müminlerin imanı yanın da guya
zerre kadar ola.(Sırat)ehli sünet mezhebin de sarat fil hakika chennem üzerin de cenete doğru
kurulu bir köprüdür.Mutezile tayfası bunu inkar ettiler.Dediler ki;Bu mumkin değildir.Ve eğer
mumkin olsa böylece ince nesneden murur etmek azabdır.Salihlere hususen peyğamberlere
eziyet ve elem hasıl olur.Böyle uluncak bu sırat cennet cehennem tariklarıdır.dediler.
Bazıları dediler ki;Sırat zahir ve bahir delilden ibaretdir.Bazıları ibadet ve istrikamet den
kinayedir.dediler.Bazıları şol günahlardan ibaretdir ki kişi ondan süal olunur.Ve çok süal
ve hisab olunmak ondan murur etmek gibidir.dediler.Ehli sünnet ram..onlara şöyle cevap verdiler
ki bu sırat mumkindir.Ve ondan murur etmek dahi mumkindir.Alemi dünya da muşahede olunur ki
havada kuşlar hiçbir nesneye dayanmadan uçup istedikleri canibe giderler.Ve hava da cesim bulutlar
yürüdüğü müşahede olunup bir kimsenin inkar etmeye mecalı yoktur.Kezalik hak teala
kadir dir ki böyle kıldan ince ve kılıncdan keskince sıratdan kullarını geçüre.Bahusus nice ahadisi
sahiha ile beyan olunup Kibarı sahabe r.a ecmain vukuuna ittifak etmişlerdir.Böyle şeri şerif de
vuku sabit üzerine sahabeyi kiram ittifak ettikleri nesneleri inkar ve tevil etmek dini islam ve
şerif hakkı istihfaf edup laab eylemektir.İmdi ehli sünnet uleması ra.“ve in minkum illa variduha“
nazmı kerimini sırat üzerine uğramak ile tefsir ettiler.
Ve dahi nice hadisi şerifler de (Sırat köprüsüne )edakku mineşşaar (yani kıldan ince )
Ve ehaddu minesyf (yani kılıncdan keskincdir.)Yedribu ala cehennemeYani (cehennemin üzerine
kurulsa gerekdir.)deyu beyan olunmuştur.İmamı Müslim rüvayetiyle şöyle der ki;
Cümleden evvel ben ve benim ümmetim geçse gerektir.Sırat üzerinden gçeriken bir kimse
bir söz syleyemez.Peyğamberler den ğayrı,onlar dahi Allahumme sellim sellim deseler gerektir.
Demektir.Ya rabbi selamet ihsan eyle..ümmetlerimze selamet ver demektir.Vel hasıl:
(cümle halk )mükellefler (onun üzerinden geçseler gerektir.)kimi tarfetul ayın yani göz açup
yumacak kadar zaman da geçer.Ve kel bergıl hatıf yani (kimi yıldırım gibi geçer)Ve kimi ruzgar
gibi ve kimi kuş gibi ve kecavadil hayli(ve kimi sekerder kimi yürür.ve kimi ekeleye emekleyearkasına
ginahı yüklenmiş ve kimi ) at gibi ve kimi düşüp cehenneme girse gerektir.
İmamı Mucahid ve imamı Dahhak şöyle beyan ettiler ki Sıratın uzunluğu üç bin yıllık yoldur.
Üçbin yıl aşağı ve üçbin yıl yukarı ve bin yıl düz,
Ve bazı ulema buyurdular ki Cehennem halk olunduğu zaman da sırat halk
olundu bir muferrah ağac gelir.Altından iki ağaç akar.Birinden ğasil ederler.
Kametleri altmış arşın olup yüzlerin de behcet ve nur hasıl olur.Ve birisinden
içerler içlerinden eziyete mutaallak nesneler var ise cümlesi mahvolur.Ve melaike
onlara karşu gelup selam verirler.Ve bazı eserler de ve nekadar kötü huyları var
ise cümlesi mahvolur.Ve bazı eserler de şöyle derki;Cennetden ılmanlar ve hadimler
karşu gelüp onlara ıhsan olunan seadtleri ve dereceleri ve nimetleri ihsan edup güne
güne nimetler ve lezzetler hazır etmişdir.Ve mülki daim ve naimi mukim ata etmiştir,deyu tarif ve tavsif ederler.
Her ne isterse o kez hasıl ve nazir ettikte sürur vereek saltanat ve huri ıyn ve
ğıman ı mehya olmuştur.deyu mudeler Ve beşaretler ederler.Ve beşyüzyıllık yoldan cennetin kokusunu kokulayup
sürüru neşat ve zevkle cennet kapularına doğru gitseler gerektir.
“Allahumme yessirlena azihinnimetel uzma bi fazlikel azim ve
bi hurmeti rasülikelkerim“amin.Malu olaki bazı ehli ilim
indin de cennet sekizdir.Ve bazıları indin de yedidir.1.Ceneti adin 2.cenneti firdevs 3.cenneti naim
darul chuld 5.cennetul meva 6.Darusselam 7.illyyin bunlar birbirinin
canibin de olurlar.Cümlesinin ulusu cenneti adindir.
Vesile derecesi ondadırki ;peyğamberimiz a.s ın derecesi oldur.
İmamı Taberani rivayetin de peyğamberler ve sıddıklar ve
şehidler adine girseler gerektir.Ve cenneti firdevs sair cennetin evsatıdır.
Ve onda bostanlar kati çoktur.İmamı Muslim ichrac etti.
Ebu Musal Eşari den r.a rivayet eyledi ki Hadisi şerif de:
“Cennetani min fıddah aneytehuma vema fihima“Yani iki cennet vardır ki
içinde ibrik ve kase ve bardak ve sairi ne varsa cümlesi gümüşdür.
Ve ennetean min zehebin ve anitehuma vema fihima“ve iki cennet dahi vardır ki
kapları ve içinde olan nesneleri altundur.Bunlar fiirdevs cennetleridir.demişler.
Ondan sonra cennetul chuld ondan sonra cnnetu naim
ondan sonra cennetul meva ve bir ayeti kerime de „inde sidretil meva
indeha indeha cennetulmeva“vakidir imdi sidretul munteha yedinci kat gökte bir ulu ağaçtır.
Ki büyüklüğünü hak teala bilur.Bu ayeti kerimeye göre cennetul meva ol efacın yanındadır.
„sagaful cenneh arşurrahman“rivayetine göre bütün cennetler arşu ala altında olmak görünür lakin
bazı ulema ra.cennetlerin mekanlarını tayin etmişlerdir.İmdi sahih rivayetler
de sabit olduki ol cennete giren taifenin yüzleri bedir gibi munevver olsa gerektir.Ardınca giren taifenin yüzleri
gökte büyük ve bir ak yıldızlar gibi munevver olsalar gerektir.Ve otuz üç yaşın da civanlar oup
sakal ve bıyık ve bedenler de kıl olmasa gerektir.Ve gözleri kudretden sürmeli ve
her birisi hüsün ve camal sahibleri ve her birisin de yüz adem kuvveti olsa gerektir.
Ve dahi(Cennet ehli cennete girdikte sonra ebeda orda kalurlar.Hiç )Taşre de (çıkmazlar.
Ehli Hak bunun üzerine ittifak etmişlerdir.Kuranı kerim de ehli cenet hakkında
„halidine fiha ebeda“deyu nice ayeti kerimeler vaki olmuştur.Yani ehli seadet
cennet de ebeda kalsalar gerektir.,demektir.(onda olmak )ve erkekler yaşları
ziyade olmak (ve kocamak)ve avretlerin dahi tazelikleri gitmek (vefarımak(eskimek)
olmaz)cümleler ve avretler ve huriler ve ğılmanlar bir hal üzre
olup tazeliklerine ve cemallerine ve zevk ve sefalarına zeval ve tağayyur gelse gerektir.
Bazı mulahıde taifesi cennet ve cehennem ve içlerin de olan nesneler fani olsalar gerektir.
Dedikleri batıldır.ve küfürdür.Zira cennet ve cehennem ve ehilleri bakilerdir.Ve ebedilerdir.
Fani olmaktan berilerdir.(Ve kaftanlar eskimez.)sündüs ve istebrak ve harirden yeşil hulleler giyinip
başlarına taçlar ve bileklerine altun dan ve gümüşden ve inciden bilezikler ve yüzükler vesair
ziynetler ile muzeyyen olsalar gerektir.Gerek ere gerek avret cümle envayı ziynet ziynet ile
zeyyin olup her zaman da cemalleri ve zevkleri ziyade olsa gerektir.Cefaya ve zahmete muteallik
nesne onda yokdur.(Ayak yoluna varmak ve uyumak)ve yorulmak ve dermanı azalmak,ve burun da
ve kulak da ezalu nesne olmak(yoktur.)Dahi cennet şol kadar latif ve ve pakdır ki asla onda ğubar
olmaz.ve bir kimse de bedhava yokdur.Cümlesi karındaş gibi birbirlerinin didarına muştak
ve kemali muhabbet üzre birbirlerine dost olup bed kelamdan ve lağivden berilerdir.
(Ve ondan olan huriler)bunlar cennet de halk olunmuştur.ve latafet de beyaz inciye ve yakuta benzerler.
Ve safa da mercana benzerler ve gözleri gudretlle sürmeli ve büyükce ğayet de cemal
üzre olup daima ehillerine nazar edup envayı naz ve safa ile tekellum edup hamd şol Allahu tealaya olsunki
bizi sana ve seni bize nasib ve muyesser eyledi.deyup hıdmetlerin de say ve ehilleri rızalarında
olurlar.(ve avretler)bunlar insandan dunya hatunlarıdır ki imanları ve ibadetleri sebebiyle
hurilerden ala ve efdaldir.(hayızdan ve nifasdan ve yaramaz halktan)ve kskanmak ve tekebbur
ve sair ahlak zemimelerden berilerdir.Ehli cennetin cümle hurileri ve sözleri güzeldir.Ve cümlesi
birbirlerine muhabbet edup hasedden ve buğuz dan ve buhtandan ve sair mezmum olan nesnelerdn
(berilerdir.)Bir ayeti kerime de hak teala buyurur“ve nazana ma fi sudurihim min ğıllin ıchvanen“
Yani biz ehli cennetin sadırların da olan ğılli ve kin tutmaklığı çıkarırırız.Birbirlerine karındaş olurlar.
(her ne dürlü taam ve şarab isterlerse hazır önlerine gelir)onda zahmet ve meşakkat ve açlık
ve susuzluk olmaz.Taamı ve şarabı heman lezzet içun yiyup içerler.Zevk ve ziynet içun dürlü libaslar ve
zeytinler ile muzeyyen olurlar.Kaçan taam yeyup ve şarab içseler vucudlarından bir güzel kokuludur.
gelur ve canları istedikleri kuş eti ve dürlü meyveler ile tenaaum ve telezzuz
iderler.Ve cennet de (bişirmek ve kurutmak olmaz.)Heman isteikleri pişmiş kurutulmuş yaratılıp
önlerine gelir.Ve istedikleri taamlardan ve şerbetlerden menolunmazlar.(ve)dahi cennetin (toprağı miskdendir.)
E
dna mertebe (binasının bir kerpiçi altun bir kerpiçi altun ve bir kerpiçi gümüşdür.)
Dahi cennet de dört derya vardır.Biri su dan su deryası.Biri Bal dan Bal deryası.
Biri Süd den,Süd deryasıdır.Biri arabdan Şarap deryasıdır.,Bunlar dan ırmaklar hasıl olup ehli cennetin dereceleri
altından agar.Ve bunarlar vardır.Biri kafür,ve biri Tesnim,ve biri Selsebil dir.Bir ayeti kerime de
„fihima aynani tecriyan“vakidir.Bazı ehli tefsir buyurmuşlarki Bu iki aynı Hak tealanın
emri iile ehli cennet e nice kerametler ile cereyan eerler.İmamı Mekki şöyle buyurdu ki Onların ufak taşları
yakutdan ve zebercdden ve toprağı misk ile kafur dan dır.Ve etrafları zağferan ile bunyan
olunmuştur.Ve misk den dağlar ve nurani sahralardan bir ve akar.
Ve bir ayeti kerime de „Fihima aynani neddahatani“vakidir.Ehli tefsir şöyle buyururlar ki
Bu iki aynı fevarelerdir ki ğayet de sürat ile zuhur ederler.Hz.Abdullah bin Mesud r.a buyurdular ki
Onlar misk ve kafur şerbetleridir.
Ve Hz.Enes r.a buyurdular ki ehli cennetin hanelerine bu iki ayından misk ve anber akar
şadırvan fevaresi gibi dahi cennet için de kevser ırmağı vardır.Etrafı altundan ve su akdığı
mahal incu ola.Ve toprağı miskdir.Ve suyu baldan tatlıdır.Ve kardan beyazdır.Ve cennet de
müminler içün çadır misullu latif haymeler vardır ki mecuf inciden yaratılmış uzunlğu altmış
mil ve eni otuz mil mikdarınca ola.Ve dahi ehli cennetin Ve dahi ehli iz cennetin cümlesinden
aşağı olan kimsenin on dünya kadar menzili olur.Seksen bin hizmetkarı olur.
Ve inci,yakut ve zeberced den kubbeleri olur.O kadar derecesi ve köşkleri olur.Hizmetkarların
başların da şöyle taclar ola ki Her bir incisi ziya verir.Ve cennet de hiç kimse zevcesiz değildir.
İki dünya hatunu ma adası huri ayn yetmiş kat hulleden bedenlerinin letafetleri görünür.
Bu seadet edna mertebesidir.Ve dahi cennet için de müminler birbirine şefaat ederler.Ol dahi ala
olur.Hak teala evladı hakkın da babaların şefaatın ve babalar hakkında evladlarının şefaatını kabul eder.
Ve peygamberler ve sair salihler dahi sefaat ederler.Dereceleri ali olur.Ve dahi cennetde
gozler gormemiş ve kulaklar isitmemiş ve bir kimsenin hatirina gelmemiş nimetler ve riziklar hazir olmuştur.
Ve Hak telal cumle ehli cennetden razi olup ebeden gazap etmese gerektir.
Ve dahi cennet de guneş yoktur.Arşu alanin nuru ile aydinlik olur.Imdi bu kadarca ihtisar üzre
beyan olundu.Tafsil murad eden bizim Anebtu billahi Serhu fevaid namin da risalamize muracaat eylesun.
Ve dahi malum olaki Dari ikab yedi katdir.1. Cehennem 2.Lazza 3.Hutameh 4.Saiyr 5.Sagar 6.Haviyeh
7.Cahim Bu tertib üzeredir.Bu tabakalar birbiri altin da olup altindaki ustundekinin siddetinden eseddir.
Üst tabaka ki ona cehennem tesmiye olunur.Ehli imandan bir asi taifeye girup cümleden sonra
cikan yedibin yil mekseder.Ve cikup cennete girdikte ol tabaka da bir kimse kalmasa gerektir.Ondan ma ada
alti tabaka imansizlar ebeden kalirlar. Ve kafirin gövdeleri sol kadar buyuk olurki yaliniy bir azi disi Uhud
dagi kadar olur.Omuzundan bir omuza varinca suratli atyürümesi ile ücgünlük yol olur.
Ve dirsegi kalinligi kirk iki arsun kadar olur.Yüzleri kara ve gözleri gök olur.Ve kör ve ac susuz
ve herbirisi bir seytan ile bile yetmis arsun zincir ile baglu ve bogazlarin da bukagu
ve arkalarin da Katrandan libas ile feryad ve figan ederek cehennem kapularindan iceru
sürülüp cezalarini bulsalar gerektir.Imdi Imami Fahrettin vE SAIR EHLI TEFSIR söyle
beyan ettiler ki 2.tabaka da Yahudiler.3.Tabaka da Nasara
4.Sabiyn 5.Tabaka da Mecusiler 6.Musrikler.7.Tabaka da munafiklar muazzeb olurlar.
Velhasil(cehenneme giren kafirler ve seytanlar onda kalirlar.hic )ebeda (cikmazlar.
Ölüm ve rahat olmaz.Ve bir miktar azaplari sakin olmayup gittikce sedid olur
Ve atesin siddeti dunya atesinden yetmiskat ziyade sedid olsa gerektir.Eger bir
kafir bir mikdar cehennem atesin de muazzeb olduktan sonra dunya atesine koysalar
rahat bulup tenderstler gibi rahat ederler idi.El iyazu billah.teala.
(pesrek)büyük (deve boynu gibi yılanlar ve semerlu katırlar gibi akrebler
ile azab olunurlar.) Ve timurden kamçılar ile azab olunurlar.Bazı ulemayı
kiram ulil ihtiram ram.tela şöyle buyurdular ki cehennemin her köşesin de
nice ejderhalar ve büyük yılanlar vardır.Ve büyük akrebler vardır.Ve dişleri
hurma ağacına benzer .Kafirler içun hazır olmuştur.Kuru deve diğnini gibi zekkum
kafirlerin taamı olsa gerektir.(ve od ile )şedid ateş ile (ve ısı)kaynar su ile zebaniye
melaikesi kafirlere (azab ederler.)Her ne zaman su isteseler ısıcak su verilur.
Ve kaçan yüzlerine yakın götürseler yüzleri pişup içdikileri vakitde içerlerini yakup
bağırsaklarını pare pare eder.Ve başlarından aşağı kayar su dökülür.
Bazı ehli tefsir şöyle buyurdu ki :
Kafirlerine depelerini dolup içerisine isicak su dökerler.Ve dahi cehennem de
kafirler kendilerini idlal eden bi tarikın ve papazları ile ve sair büyükleri ile
mucadele ve muhasame ve niza ederler. Ve cehennem de ondokuz zebaniye
melaikesi başlarıdır.Bunların etbaı ve katı çoktur.Ve cümlesinin başı maliktir.
Kafirlerin(gövdeleri)ateş de yanıp kömür gibi püryan(oldukta hak teala giru
taze etler dirilir.böylece azab etse gerektir).
Nitekim Kuranı kerim de zikir olundu:”innellezine keferu bi ayatina sevfe nuslihim nara kullema
nazıcet culuduhum beddelnahumculuden ğayreha liyezugul azabe”yanitahkik şol kimseler ki
bize ayetimize küfür ve tekzib ettiler idi.Elbetde onları narı cehenneme idhal ederiz.Her ne zaman ki onların
derileri püryan olup yandıkta aher deriler suretine tebdil ederiz.Ya eseri ihragı izale edup tazeliğine
tebdil ederiz.Azabı devam üzere tatsunlar içun bu minval üzre (hiç azabları dükenmez.)Kendince
azabları ziyade olsa gerektir.(onlara dahi ölüm yoktur.)Bir ayeti kerime de “Ve yetihil mevtu min
kulli mekanin vema huve bi meyyit”Yani her bir inad edici cebbar kafire ölümün sebebleri olan azaplar
ve şiddetler gelür her canibden lakin ölmez ve müsterih omaz.cennet )ve onlarda olanlar (ve cehennem)
ve onlarda olanlar(bakiler dir.)ebediler dir.Bunun hılafı küfürdür.EL İYAZU BİLLAH teala (kaza ve kader)
muteallık mesail zikir olunur.(ve dahi )kalbim ile itikad edip lisanım ile (şehadet ederim hayır ve şer ve
her nesne)ki var olur,(Allahu tealanın kazasıyla)hükmü ve iradetile (ve kudretiyledirVe her olup ve olacağı
ezel de)yerleri ve gökleri yaratmazdan evvel bir rivayet de ellibin yıl evvel (takdir)ve her nesnenin
mikdarını zamanını ve mekanını ve ne vecihle olacağını tayin ve tahsis (etmiştir ve) kaleme emretmiştir.
(Levhi mahfuza yazmıştır.Hiç ona muhalif nesne olmaz.)Ve ehli sünnetin ekseri levhi mahfuz tebeddül ve teğayyur
kabül etmez demişler.Bazısı kabül eder demişler.(müminin imanı ve muti in taatı ve)nekadar(hayırlar)varise
(Hak tealanın bilmesiyle ve dilemesiyle ve takdiriyle ve levhi mahfuz a
yazmasıyla)ve kullar iradelerini sarfedup kesb etmeleriyle (ve)Hak tealanın (yaratmasıyladır.Lakin)Hak
tealanın (rızasıyla ve sevmesiyle değildir.(masiyet olan nesnelere Hak teala gadab ve ıkab eder.Vel hasıl
(İmanı ve taatı ve cemi hayırları bilur ve diler.Ve yaradır.Ve sever ve razi olur.)Ve sevabı cemil ve ecri cezil verir.
(küfrü ve fıskı vesair şerleri ve sevmez.Ve razi olmaz.Ve lakin onları dahi bilur.Ve diler ve yaradır.)Ve ğadab ve
azab eder.(eğer)Ey akıl sen,hikmetden ve kulların iradeleri ile kesbettiklerinden
ğaflet edup (dersek ki Hak teala şerleri)ve günah olan nesneleri (niçun yaradır.Ve niçun diler.)Ve niçun şeytanı
ve nefsi emmareyi ve ahlakı zemimeyi yaradub kullara musalat eder.(Cevap)Ya savab oldur ki Hak tealanın şerleri
yaradup dilemesin de ve şeytanı yaradup kıyamete değin ömür ve zürriyet (verüp halka vesvese)ve günah oan
nesneleri muzeyyen ve emir (emeye kudret vermede)ve nemrud ve fravun ve Ebu Cehil vesair kafirleri yaradup
ömür ve rızık verme de (ve fasıkları yaratma da ve küfürlerini )ve fısıklarını (yaradub bu cümleyi murad etmekte
nice hikmetler )ve maslahatlar (vardır.Biz onları tafsilen bilmek lazım)
Ve vacib değildir.Ve akıl ol hikmetleri anlamaz,hemen bizim üzerimize farz)ayın (olan Allahu tealanın
her bir işin dehikmetler ve faideler vardır.deyu itikad etmektir.) Şerri Cüzi Hayrı külliyi mutezammındır.
Mesela ateşde yakmanın zararı vardır.Lakin nice faydalarıda vardır.Aş pişurmek gibi,Ve yılan da bir türlü
mazarrat var ise nice türlü menfat da vardır.kezalik şeytan nice kimselerin dalaletine sebeb olduğu gibi
ona muhalefet eyleyen zahidlerin dereceleri ala ve tagarrubleri ziyade our.Şeytana ve nefsi emmareye
muhalefet sebebiyle hak tealaya nice peyğamberler gönderip ve kitaplar ve ulamalar gönderdi.Ve insana akıl
verüp cennet ve cehennem yollarını bildirdi.Peyğamberleri ve ulemayı doğru yola ve cennete davet edici kıldı.
ve şeytani dalalaete ve cehenneme davet edici kıldı.Herkes fasili muhtardır.kimisi tariki hakkı ihtiyar eder.
Hak subhane ve teala dahi yaratir.Ve kimisi dalaleti kasdeder
Allahu teala dahi yaratır.Cebir ve izdırar yokdur.Hayır ve şer kulların iradeleri ve kesbıyle Hak teala yaratır.
(ol dilediğini işler Ona kimse)itiraz tarikiyla (süal etmez)Zira mülkün de malik ve mutasarrıfdır.
(Ol cümleye )dileiği minval üzre (süal eder.)Zira cümleye maliktir.Ve hakimdir.Cümle kainat ona muhtacdır.
Ol cümleden mustağnidir.Üluhşyetin manası budur.İmdi kaza iki kısımdır.Bir kısmı kazayı mubrem bir kısmı kazayı
muallakdır.Mubrem oldur ki Bir şartla meşrut bir sebeble merbut olmayup
hemen kati ve cezim tarikı ile kaza ve hüküm olunmuştur.Böyle kaza da sebebe yapışmak hiç fayda etmez.
Bunda lazım olan teslim ve inkıyad üzre olmaktır.Ve dahi kazayı muallak oldur ki Kaza olunan nesnenin husulu bir
şart la meşrut ve bir sebeble merbut olup şaretları ve sebebleri bulundukta hasıl olur.
Tezevüc şartdır.Evlad dünyaya gelmek meşrutdur.Tarlaya tohum ekmek sebebdir,Ekin hasıl olmak musebbebdir.
Ve ğayrısını dahi buna kıyas et.Pes kullara lazımdır ki Evvela esbaba teşebbüs edup sonra muradı taleb edeler.
İmdi malum olaki bi hasebittakdir Umur üç kısımdır.
1.Oldurki husulu insan içun mukadder olamaya,hikmet böyle iktiza ettiği içun.
2.Husulu insan içun mukadder ola..Lakin insanın iradetiyle ve kudreti ile olmaya..
Hüsün ,cemal ve itidal,mizac ve selameti aza gibi..
3.Husulu insan içun mukadder ola lakin insan ona iradetini ve kudretini sarf edup sayve kesb
etmektir şartıyla hasıl olur.İlim ve amel gibi..İmdi kısımı ula talab ve temenni etmekte bir fayda hasıl olmaz.
Mukadder omadığı içun ..Ve kısmı sani dahi böyledir.Kulun iradeti ona tealluk edmeyup makduru beşer
olmadığı içun lakin Hak teala dilediği gibi kulları yaratur.Üçüncü kısım Kullar iradelerini ve kudretlerini
sarf edup sayu kesb etmeleri ile hasıl olur.Teklifi şeri ile mukellef ve memur olmağa akıl temyiz sebebei
olduğu gibi hayre ve şerre sevaba ve ıkaba irade sarf edup say ve kesb olmuştur.
Mesela tarlaya çift sürüp tohum ekmek ekin hasıl olmaya şartı adi olmuştur.
Kesb ve say olmayınca matlub hasıl olma.İmdi Mutezile tayfası hikmetden ğaflet ve chalet edup şurur ve
measi takdir ve kaza ile olduğunu inkar edup onları nefsi emmare ve şeytan ihdas eder deyu bir batıl itikada
düşmüşlerdir.El iyazu billah teala şöyle der ki;”el kaderiye”yani şerler ve masiyetlere takdir ile olduğunu
inkar eden taifeyi cahile dir.”mecusi haihil ümmet”bunlar şu ümmeti islamın mecesileridir.”ve in meradu
eğer onlar hasta olsalar.”fela teudu hum “onların hatırını sormaya gitmeyiniz.”ve in matu”eğer
ahirete gitseler “fela teşheduhum”onların cenazelerine hazır olmayınız.demektir.Mezheplerinden Hak
tealaya sığınırız.(ve bil cümle)icöalen amentu billah ila ahirih manası budur.(inandım
Allahu tesalaya ve)melaikeye(meleklerine) ve kutubihi kitablarına..
(meleklerine ve kutubihi)kitablarına(rüsulihi)peyğamberlerine(velyevmil ahiri(ahiret
gününe(kıyamet gününe)bilkaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teala(hayır ve şerrin
Allahu tealanıntakdiri ve dilemesiyle ve yaratmasıyla olduğuna (bazı ehli ilim şöyle zikir
ettler ki bir kimse arabice kelimeyi şehadeti getirse manasını bilmese itibar olunmaz.
Manasını bilmek lazımdır demişler.(İman ve islam)lüğat de iman emin etmek ve tasdik etmek
manasına gelir.Ve islam inkiyad etmek ve selamet de olmak manasına gelir.Lakin şeriatı
muhammediyede mümin bih leri kalb ile tasdik ve lisan ile ikrar etmek dir.Cumhuru ulema
indin de Ve bazı muhakkın indin de Yalınız kalb ile tasdik netmektir.(ve dahi iman ve islam
(şeri mutahhere de birdir)İkisi dahi kalble inanıp ve dil ile ıkrar etmektir.)Eğer mani yok ise
(Hz.Muhammed.as ın hak peyğamber olduğuna)inanmak ve ıkrar etmekimandır ve islamdır.
Her bir mümin müslimdir.Ve her bir müslim mümindir.Ve peyğamber a.s ın (getirdiği
zikir ettiğimiz şeylerdir)Onlar altı müminim bih dir.
İmdi ehli sünnet mezhebinde amel ve gerek farz ve gerek vacib ve ba sünnet eda
etmek ve günahlardan içtinab etmek imandan cüz değildir.Mesela bir kimse müminim
bih leri tasdik etse dil ile de ikrar etse lakin asla amel etmese ol kişi mümindir.
Ama asidir.Ve ehli itizal mezhebin de Amel imanın hakikatinden cüzi aslıyesidir.
Ameli terkeden ve kebirayı irtikab eden kimse imandan çıkar.Kalbinden tasdik olma hasebiyle
kafir de olmaz.Dediler.Ve haricye taifesi Ameil imanın hakikatından cüzü aslidir
deyup amel olmasa iman olmaz dediler.Onun içun kebireyi veyahut sağireyi irtikab
eden kafir olur dediler.Ama ameli saliha ve ahlakı hamide ve zühüd ve takva imanın
şubeleri olup kemalinden adolunur.mesela tasdik ve ikrar dan sonra amali salihayı kesbetse
mümin kamil ve muti amil olur.Ama mümini bihleri inanub ikrar ettikden sonra amel de kusur
eylese ve günahları irtikab eylese imandan ve islamdan çıkmaz.Lakin kemal de bulunmaz.
Yani mümini kamil değildr. Günahkar olduğu içun bu dahi mezhebi
muhaddisin ve meşrebi selefi salihindir.ram..teala ecmein.(din ve millet)
S125-126
İmdi Tevbeyi Nasuh Nedir?
Tevbeyi Nasu:Kişi günah ettikte ona tevbe edip ve günaha işman olmak ve terk etmektir.
Bu konunun tefsirinde 23 kadar akvale vakıf oldum.
Hz. Ömer ra. Rivayeti sahiha ile mervidir ki tevbeyi nasuh:kişi günah
ettikte ondan tevbe edup min bad anı irtikab etmeye.
İbni Mesu r.a dahi den böyle rivayet olunur.
Bir rivayeti zayife de oldur ki günahdan tevbe ve istiğfar ede.min bad elbette işlemeye .
Bir başka rivayet de Günahdan tevbe ve ona adavet ve her zaman hatıra geldikc istiğfar ede.
Bu rivayet Hasanı Basriden menguldur.Ve katade den mervidir ki Tevbeyi
sadıka bir kavil de tevbeyi makbul olmaması hakkın da korkmaktır.
Bir kavil de Tevbe ile bir başka tevbeye ihtiyac olmamaktır.
Başka bir kavil de Tevbesi havf ve reca üzerine müştemil olmaktır.Ve taate mudavemet etmektir.
Bir kavilde günahdan tevbe ve sü-i karin den içtinab etmektir.Bir kavil de günahdan tevbe ettikten sonra
ol günaha daima gözü karşısında gibi olup havf ve nedamet de daim olmak vesair akval dahi vardır.
Ve dahi günahdan tevbe etmek alelfevr vacibdir.
Eğer bir saat tehir olunsa bir başka günah dahi hasıl olur.
İmdi tevbe ettim demek ile tevbe olmaz.Zira Tevbenin şartı üçdür.
1.Fil hal günahı terk etmektir.
2.Ol günahı işitince Hak tealadan korkduğu içun nedamet ve pişman olmaktır.
3.Bir dahi yapmamaya (ibda)azimet etmektir.Tevbenin kabülü hakkında akval vardır.
Ehli Hak mezhebin de şöyledir ki;
Hak tealanın üzerine tevbeyi kabül netmek vacib değildir.
Zira bir şey ona vacib değildir.Lakin vadi kerim ettiğine binaen kabul eder.
Bir kimse bu şart ile tevbe etse,kabül katimidir? Zanimidir? ihtilaf vardır.