Selamün Aleykum ve Rahmetüllahi Ve Berekatüh
Muhterem Kardeşim
HMCK nin Sorusuna Gelen Ali Mihirin Cevabi Yazısı 0101.2000
Cevap 1:Rasül kime denir?
Rasül hidayete ulaştırmak üzere Allah c.c nin isbat vasıtaları ve beyyineler ile risalet ve tebliğ ile görevli zat dır.
Sou 2 :
Vahiy Nedir?
Vahiy:Allahın doğrudan doğruya veya perde arkasından veya Rasül göndererek ona dilediğini vahyetmek üzere bir insanla konuşmasıdır.Süre 51
Soru 3:Veliye Gelen Manalar Nedir?
Kuranı kerimin bütünü içinde veli kavramını değerlendirdiğimiz de,Allah u tealı ulaşmayı dilemekle başlayan ve Allahın zatını görmekle noktalanan geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
Allah'a ulaşmayı dileyip,Allah'ın kendisi için tayin ettiği mürşide tabi olan kişi nefsin üçüncü tezkiye kademesinde ilhamlar almaya başlar.
İlaham Nasıl Gerçekleşir?
İlham belli bir konu da Allah'ın o kişinin talebine bağlı olarak kalbine gönderdiği mana ile gerçekleşir.Allah herkese ilham verebilir.
Vahi ise Allah'ın kullar ile doğrudan konuşmasıdır.
Herkim İslam merdiveninin 26. basamağına ulaşırsa,kalbi yedi tabaka müzeyyen olan ve kalb kulağı açılan bu kişi ehli tezekkür oması nedeniyle
Allah dan vahiy almaya başlar.Bu vahiyalış bundan sonraki bütün basamaklar da devam eder.
28.Basamağın 5. kademesin de kim iradesini de Allaha teslim ederse O Allah tarafından irşada memur ve mezun kılınır.
Artık o veli mürşid Allahın izni ile başkaların kendisine tabi olduğu bir kişdir.Bu vasıfları sahibi veli mürşid doğrudan doğruya Allah dan vahiy yoluyla aldığı emir ile irşad görevini yürütür.Öyle ise veliye gelen manalar nefs tezkiyesi başlar.28. basamağın 5. kedemesinde irade teslimi ile vahiy şeklinde devam eder.
4-Bu devir de ve her devir de Rasüllerin mevcüd olduğunu isbat eden ayetler..
Bakara 87,Müminun 84,
Nahl 36,Nisa 165,Maide 19,İbrahim 19,İbrahim 44,
İsra 15,Taha 134,Kasas 47,Zümer 71.
HADİSLER
Ey Allahın rasülü biz dinmimiz senden öğrendik fakat senden sonra gelenler dini kimden öğreneckler,deyince;
1-Benim sahabem gökteki yıldızlar gibidir.Hangisine tabi olursanız hidayete erersiniz,buyuruyor.
Bu sahabelerin hepsinin veliyyi mürşid oduğunu isbat ediyor.Zaten tevbe 10 bunu isbat ediyor.
2-Benden sonra nebi gelmeyecek ama benden sonra imamlar geleek,buyuruyor.
Kuran-ı kerimde her nebi devrinin aslaeten imamıdır.
Esnbiya 73,ama nebiler arasın da fetret dönemi var.
Maide 19,nebilerin olmadığı zaman dilimi için de
Allahın bütün kavimlere secdiği rasüllerden bir tanesini
Ali imran 179, göre secerek vekaleten onu devrin imamı olarak tayin eder.Bu duruma göre bu kişi Allh'ın veli rasülüdür.
3- Benim ümmetimin velileri beni israil'in peygamberleri gibi dir.Bu hadisi şerif bu devir de rasül olduğunu isbat
ediyor.
4-Her devirde beni temsilen bir kişi,kardeşim hz.isa yı temsilen üç kişi olacak.Hz.Musa a.s temsilen yedi kişi,
Hz.İbrahimi temsilen kırk kişi vardır.Temsil edilenler Allahın nebi rasülleridir.Peygamber efendimizden sonra
nebi gelmiyeceğine göre ve bunlar nebi olduğuna göre,
bunlar veli rasüllerdir.
5-Arabi ilimlere Nekadar Sahibsiniz,vakıfsınız,sarf,nahiv,meani,mantık,hadis ve tefsir ve kelam ilimlerini nereden ve kimden öğrendiniz?,diye soruyorsunuz.
Bu süalinizin cevabını,baba erenlerin kıssası ile cevaplandırmak istiyorum;
Osmanlı döneminde enderun mezun talebeler boğaz sefasına gezintiye çıkmışlar.Kayıkcı baba erenler onlaı kayıkla onları boğaz da gezdiriyorlar.Bir ara boğaz keyfini yaşıyan genc talebeler baba erenlere sen matematik biliyormusun,baba erenlerin cevabı hayır.
Ömrünün yarısı gitti,öteki öğrenci sen kimya biliyormusun,baba erenlerin cevabı yine hayır olur.
ömrünün dört de üçü gitti demektir der.
Bir başkası sen fizik biliyormusun,baba erenler tebessüm ederek hayır der.Ömrünün yüz de doksanı gitti derken,şiddetli bir lodos fırtınası kayığı şiddetle sarsmaya başlar.Baba erenler ey gençler,siz yüzme biliyormusunuz? Genclerin cevabı hayır olur.
Baba erenleri ömrünüzün tamamı gitti der.
Bu bahsettiğiniz ilimlerin hiçbirini bilmiyoruz,kabül edelim.Ama efendimiz Allahdan öğrendiği kuranı kerimi biliyor.Siz muhterem pek aziz sevgili dostum bu bahsettiğniz ilimleri bliyorsunuz ama Allaha ulaşmayı
dilemek istediniz mi?
Eğer dilemiyorsanız,Kuranı bilmiyorsunuz demektir.
Ömrünüzün tamamı boşa gitti demektir.O zaman yüklendiğin elyazması bütün kitaplarne yazık sana bir faydası olmaz.Allaha ulaşmayı dilemediğin için cehennemden kurtulamıyacağınızı biliyormusunuz!
6-İtikat da ehli süünet den bahsetmediğimizi söylüyorsunuz.Size göre öyle olabilir.
Fakat nebiler sultanı Peyğamber efendimizin hadisi şeriflerinde ehli sünnetin kim olduğuna bakalım;
Peyğamber efendimiz,sahabe ve tabiin denilen ehli sünetin topluluğuna sarılın,tabi olun buyuruyor.
Bu hadisi şerife göre, Ehli sünnet kimdir?
Bunu açıklayan ayet:Tevbe süresi ayet 100
Tabiinin sahabeye ıhsanla tabi olduğunu rabbimiz açıklıyor.
Siz Allah'a ulaşmayı dilemiyorsanız, mürşide tabi olmayanın itikadı yoktur.O kişi istediği kadar lisanı ile herkese ballandıra ballandıra el yazması kitaplardaki
sözleri tekrar ededursun Allah katında hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.
7-Tefsir konusun da 12 ilimden hangisine vakıfsınız?
Bu bahsettiğiniz ilimlerden hiçbirine vakıf değiliz.
Ama Allah'ın ilmi olan kur'anı rabbimizden öğrendik.
Bu sana yetmez mi?
14 asır önce peyğamber efendimizin ,ümmetimin en hayırlısı diye bize müjdelediği ve ahir zaman da bütün semayı fitnelerin sardığı yani kuranı kerimin resmi,islamın isminin kaldığı dönem de MEHDİ a.s min gelecğini biliyormusunuz?
Mehdi a.s'a Allah'ın ilim öğreteceğini biliyormusunuz? Allah'ın öğrettiği ,terbiye ettiği kimsenin insanların zanlarına ihtiyacı olmayacağını biliyormusnuz?
Tefsir de indi mutalalardan bahsediyorsunuz.
Allahın tasarrrufnda olan,devrin imamının tasrrrufnda olduğunu bilseydiniz,Allah'ın tasarrufunda olan bu zatında indi mutalalarda bulunmayacağını da bilirdiniz.
Çünkü Hz. Aişe validemizin bir bedevinin sorduğu soruya verdiği cevaba benzer olarak diyoruz ki;
Eğer zamanın imamının tasarruf da olduğunu bilseydin
kendinden tefsir yapıyor,idiasında bulunmazdınız.
Efendimiz Mehdi a.s Hz leri içinde bulunduğumuz Hidayet çağının önderi,devrin İmamı ,asla indi mütalaları olamaz.
Çünkü Kasas süresinin 68.ayeti kerimesine bir bakarsan
onlar için bir serbest irade ,seçim hakkı yoktur.
Devrin imamı Allah'ın dilediğni diler,yaptırdığını yapar,söylettirdiğni söyler.
Bizi bukadar zaman dinledikten sonra,
1-Allah'a Ulaşmayı diledin mi?
2-Dilemediysen,dokunduğun bütün konular da sahib olduğun derin ilme rağmen cehennemden kurtulamıyacağını biliyormusun?
Allah razi olsun
Mihir Vakfı
Cevaba Cevabı Yazim...HMCK
1-Maide 19 ve Bakara 87,Müminun 44,Nahil 36,Nisa 165,Maide 19,İbrahim 44,İsra 15,Taha 134,Kasas 47,Zümer 71 ayetlerinin hepsine imkan dahilin de baktım,bu zamanımız da Rasülüllahdan sonra kıyamete kadar bir Rasülün geleceğine dair
bir metin ve ibare görmedim.
Buralarda aksine anlatılan Rasüllerin gönderilmesi ifadesi mazi(geçmiş zaman )ibaresiyle "gönderdik",şeklinde gelmektedir.Yani geçen ümmetlere gelen Peyğamber ve Rasüllerden bahsetmektedir.
Ayetin bir kısmını alarak"işte burada geçmiş zamanla ifadesi olmayan bir "Rasül"kelimesi
olmaya ayet var demek,biraz da "Sarhoş iken Namaz kılmayın"ayetinin ifade bütünlüğünü bozmaya benzemektedir.
Ayetlerin sıyak ve sibakından ayırarak tefsir yapıldığında sonu bilinmez yollara,çıkmaz sokaklara varılması tehlikesi mevcüddur.
Bu ve bir çok sebeplerden dolayı ayetlere verdiğiniz tasavvufi tefsirler mana itibarı ile uygun düşmesede maksadınız itibarıyla yoruma açık bir konu teşkil etmektedir.
Benim endişem gerçekten ilmi üsul ve tefsir kaidelerinden uzak bir tefsir ile sıkca ayetlerin harekelerini yanlış okuyorsunuz ve (Vema Halktül cinne ila liy'abudun)doğrusu budur.
Cümlenin arapca kuruluşlarından bi haber Arap edebiyatına sahib değilken tefsire kalkışmış olmanız,fikirlerinizin butlanına(temelsiz ve yanlışlığı)'na delil teşkil etmektedir.Sonuc itibarıyla Kur'an da olmayan manaları ile kur'anı tefsir etmiş oluyorsunuz.buna Tefsir ilmin de Tefsir alerra'y denir.Bunun mümkün olması ancak arap dili edebiyatına vukufiyet ve islamın geneline aykırılık teşkil edecek tefsirler de bulunmamaktır.
Bu durumda Ehil olmayanların ra'y ile tefsir de bulunması sahibi ve uyanları ilhad(dinden çıkaracak zındıklık) noktasına götürür.
Daha doğrusu sizi dinlersek;
La ilahe illallah Ali Mihir Rasülüllah demeyi şart koşmuş olursunuz.Ki bu İslamdan çıkmak yeni bir din ihdas etmek demek olur.
Rasülün bir kitab ve Şeri'at ile gelmiş olması konusu da ayrıca üzerinde durulmaya değer bir konu.
Size göre her söylediğniz Allah c.c adına söylediğnize göre,sizi tenkid etmek de pek mümkün olmayacaktır.Belki de izim bu ğayretlerimiz beyhude bir çaba olacaktır.
Tarih'de Pakistan da Geldaniler,Afganistan da Ahmedi Behaiyler gibi ayrı bir din anlayışına doğru sapmış olacaksınız.
Bir İmam ve bir mürşide tabi olmayan Allah'a nefsini ve ruhunu teslim etmeyen kişi'nin müslüman olarak kabül etmiyorsunuz,oysa ehli sünnet alimlerine göre bunlar fasık ve günahkar kullardır,denir.
Hanefi ve Sünni kaynaklara göre,amel imandan bir cüz değildir.
Fen ve müsbet ilimlerde başkalarında pekala alıntı yaparken nedense dini konularda belki de işinize gelmediği için bundan şiddetle kaçınıyorsunuz.Oysa alimlerden bir kaç örnek verseniz, konunuz da daha inandırıcı olurdunuz.
Kimin cnnetlik ve kimin cehennemlik olduğu konusuna gelince; Bunu ancak Alla c.c bilir.
Birisi cennete gidecek deseler,o benim der.Birisi cehenneme gidecek desnse, O benim der.Havf ve rea arasında bir imana ve güvene sahibdir.
Hz.Ömer r.a Bütün sahabelerin imanı Havf ve reca ,ümit ve korkuyla dop doluydular.Kişinin kendisinden bu derece emin olması, iman'ın aksine nifak alameti olarak kabül ettiler.
Tefsire ehil değilken derin ufuklara dalmanız sizi deniz de boğulmuş ve bu yüzden ilhad ve ifsad eden bir kişi olarak değerlendiriyorum.
HMCK
Einfach ein eigenes Xobor Forum erstellen |